KORKU

Ortalık toz duman. 7 Haziran’da ortaya çıkan tablo bir sürü ayak oyunuyla kadük hale getirildi. Bu 3 aylık dönemde yaşadıklarımız, gördüklerimiz karşısında diyecek bir şey bulamıyorum. Bundan daha beter ne olabilir diye düşündüğünüz an, birileri daha beterini bulup yapıyor. Sanki ahlaksızlık olimpiyatları düzenlenmiş. Kim birinci gelirse en muteber adam ilan ediliyor.

Herkes hükümet kurulamaması konusunu geçti, sanki hiçbir şey olmamış gibi seçim yorumları yapıyor. Türkiye’de ilk defa bir seçim sonuçları uygulanmamış, halkın iradesi yerine gelmemiş, demokrasi bitmiş, ülkede güvenilecek tek bir kurum kalmamış, kimin umurunda! Ordu, emniyet, yargı, üniversite, siyasi partiler itibarlarını kaybetmiş ama bütün tartışmalar varsa yoksa “2 puan ona kayar mı?”, “şu kesimin oyları nasıl halledilir”,”bu ayak oyunu kime yarar?” üzerine.

Önümüzdeki seçimin teması ,
Umut değil
Gelecek değil
Kalkınma değil,
Yoksulluk değil,
Özgürlük değil,
Bağımsızlık değil,
Sadece Korku!
Elindekini kaybetme korkusu,
Açlık korkusu,
Ölüm korkusu,
Bölünme korkusu.

Çünkü “tam iktidar” isteyen gücün elinde bu ülkeye verebileceği başka hiçbir şey kalmadı. Bugüne kadar devletin bütün birikimlerini satıp savarak, sıcak paraya yüksek faiz vererek, insanların umutlarıyla oynayarak, her kesimi kendi inançları üzerinden kandırarak elde ettiği yalancı iyilik hali bitti. Şimdi de aslında zaten hiçbir zaman bizim olmamış, geçici olarak elimizde tutuğumuz şeyleri kaybetme korkusu ile paniğe kapılmamız isteniyor. Bunun için özenle senaryolar yazılıyor, kurgular yapılıyor, oyunlar oynanıyor. Her dönem iktidar nimetleri peşinde koşanlarla kirli ortaklıklar kuruluyor. Bütün bu olan bitenler aleni olarak, her kesin gözü önünde yapılıyor. Bilmemek, duymamak, görmemek mümkün değil.

Korku ile elde edilen iktidarların, toplumu köhneliğe, fakirliğe, kısırlığa mahkum ettiğini, en kötüsü ise korku ile devam etmek zorunda olduğunu, büyük, küçük örnekleriyle yaşayarak görüyoruz.

1 Kasım’da kaderimizi kim belirleyecek?
Korku ile gözlerini kapatanlar mı? Yoksa umutla dik duranlar mı?
Hep beraber göreceğiz.

Benim oyum umuttan yana, dik durmaktan yana, aydınlık bir gelecekten yana.
Korkunun ecele faydası yok!