Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİH ALTINOK

Konyalı mı Japonyalı mı?

FETÖ dindarlar için neyse PKK da Kürtler için odur.
İmam rolünde sahneye çıkan Fetullahçılar nasıl, muhafazakârların ve dindarların yıllar içinde biriktirdikleri değerlerine "takiye" yaftası iliştirilmesine yol açmışlarsa...
Apocular da benzer şekilde, Kürtlerin Cumhuriyet'in ilk yıllarından beri süre gelen mağduriyetlerini telafi etmeye yönelik her girişimin "bölücülüğe" eşitlenmesine neden oldular.
Sonuçta her iki organizasyon da ulus devletin kuruluşundan beri çevrede tutulan Kürtleri ve dindarları düşük yoğunluklu ancak sürekli şekilde kriminalize etme işlevi gördüler.
Demokratik sorunları müzminleştirerek istismara açık hale getirdiler.
İnsanları taraflara bölerek, kutuplaştırdılar, sertleştirdiler...

***

Doğrudur... Bir kuşak Abdullah Öcalan'ı yakalayıp uçakla memlekete getiren kahramanların hikâyeleriyle büyüdü... Hatta APO'nun Türkiye getirilmesi, Ecevit'i emeklilik günlerinde yine Karaoğlan yapıp iktidara taşıdı.
Ancak bugün hepimiz biliyoruz ki, ABD Orta Doğu planında Kürtlere biçtiği rolü "yeni PKK" üzerinden dizayn etmek için o yıllarda Öcalan'ı paket yapıp elimize vermişti. Çünkü yeni konseptte örgüte başka bir imaj lazımdı.
Ve o yeni imaj hepinizin bildiği gibi, PKK'nın kurucularından Osman Öcalan'ın "ABD bizden kurmamızı istedi" dediği PYD'ydi. YPG'nin siyasi kanadı olan bu parti 2003 yılında Suriye'de Kandil tarafından bugünler için kurulacaktı.
9/11 muammasından sonra dünya siyasetini, komünizm düşmanının yerine "İslami Terör" umacısıyla domine edecek olan ABD işte tam bu geçiş sürecinde adeta bir değiş tokuş yaptı...
Abdullah bombasını "imha etmeme" şartıyla elimize tutuşturup, yerine de yeni dönemde daha etkili patlamasını planladığı Fetullah'ı aldı.

***

Bugün Kürtlere "en büyük düşmanınız Türklerdir" propagandası yapan "ecnebilere" kızmanın şaşırmanın manası yok yani.
Adamlar işlerini yapıyorlar bir yandan da ölmeyi bayılmak sanan şımarıkların vicdanını, sanatını, cüzdanını söğüşlüyorlar. Dalgalarına bakıyorlar.
Biz de üzerimize düşeni yapalıyız.
Bu topraklarda yüzlerce yıldır beraber yaşayıp beraber yönettiğimiz komşularımıza bu zor günlerde daha çok sahip çıkmalıyız. Aramızdan kimi kopartıp ayırmak istiyorlarsa ona daha çok özen göstermeliyiz.
Aman ha! Sözünü ettiğim muhabbetin ne yeni popülistlerin ağzından düşmeyen "kucaklama" söylemiyle bir alakası var... Ne de Konyalı olduğu halde "Japonyalılar" gibi "Türkü de Kürt'ü de kucaklayacağım" diyenlerin komplesiyle, üstten bakışıyla...
Günün sonunda biz bize kalıyoruz işte.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA