Siz yaşamın ellerinde, uçmayı yeni öğrenen küçük kırlangıçlarsınız. Kanatlarınız daha mini minicik ve zamanla bu kanatlarınız büyüyecek ve yüreğiniz sizi nereye götürürse o iklimlerde nefes almayı öğreneceksiniz.
18 Kasım günü içimin duvarlarını yırtıp hayata erken gelmeyi seçmiştiniz. Dünyaya erken gözlerinizi açtığınız için size bir şey olacağından çok korkmuştum.Beni bir daha böyle korkutmayın. Hayata eksilerle başlamıştınız ve beraberce o eksileri artı yapmak için çok çaba sarf ettik. Şimdi ise, aynadaki yüzümün, yüzümdeki çizgilerin, çizgilerin içindeki hayat sizin ile beraber akıp gidiyor.
Yaşamak; aldığınız her nefesin, size verilmiş bir armağan olduğunu düşünüp şükür etmektir. Yaşanacak anlar için yaratıcıdan en hayırlısını vermesini temenni etmelisiniz. Etrafında dönen hayatın farkına varmak, çiçeğin yapraklarını kopardığını unutup üzülmek değil. Üzülmeyeceğin işler yapmak için uğraşmalısınız. Bu hayatta, her şeyin, herkesin bir rolü var, iyi ya da kötü, iyi olmak için uğraşmalısınız. İyiliklerin farkına varmalısınız. Hayata baktığınız pencerelerinize iyilikle açılan cümlelerden bir şekil çizmeye çalışın. Siz kalbini unutanlardan olmayın. Kalbini unutanlar hep yanlış yollarda nefes almaya çalışırlar. Oysa ki sizin yüreğiniz uçsuz bucaksız bir ay çiçeği tarlası ve asla o çiçekleri koparmalarına izin vermeyin.
Dünya birçok insanla dolu ve sizin kalbinize kirli elleriyle dokunmak isteyecekler, hatta kulaklarınıza kalbinizi unutturacak cümleler fısıldayacaklar. Sadece kendiniz olarak kalmayı başarmalısınız. Takmalısınız kendi bakışlarınızı içine ve kuşanmalısınız kendi kalbinizi. Hayat pencereniz ile kalp pencereniz arasına çamur yağmasına izin vermemelisiniz. Her zaman sizler yürekleri ile umut dağıtan çocuklardınız ve hep öyle kalın. Hayata bazen başka pencerelerden de bakmanız gerekebilir. Çünkü bazı gerçekleri kendi pencerenizden göremeyebilirsiniz. Hayatta en anlamlı pencere insanın kendini /kendi içini daha net görebildiği penceredir. Bazen eski ahşap aynalarda kalmış çocukluğunuzu özleyeceksiniz. Yine ip atlarken düşüp dizinizi kanattığınız günlere gitmek ve o zaman da kalmış çocukluğunuzu ahşap aynalardan geriye almak, yine yeniden kimselerden utanmadan yerlere oturup ağlamak isteyeceksiniz. Ben her zaman yanınızda olacağım, ağlamak istediğinizde yüreğime yaslanabilirsiniz.
Bu hayatta herkesin bir hikâyesi var, sizin de hikâyeniz olacak ama sizin için kötü insanların olmadığı bir hikâye diliyorum. Yüreğinizdeki iyilikleri bulup çıkartmanıza ve o iyiliklerle yolunuzu bulmanıza elimden geldiğince yardımcı olacağım. Ben her zaman yanınızda olacağım, hayattan sıkıldığınızda gelip omuzuma yaslanmanız için.
Her şey içinize saklanmış bir bahardan ibaret, ama o baharı yaza çevirmek varken bütün cümlelerde kışı aramayın. Yüreğinizden baharı yeşerten müjdeleyen cümleler çıksın. Baharı o küçücük yüreğinize hapsetmeyin. Sevdiklerinize yaz gibi sıcacık cümleler söyleyin. Hayat kısa bir öykü ve o öyküyü renkli hale getirmek sizin elinizde ve alın elinize küçüklüğünüzdeki gibi renkli kalemleri, umut cümlelerinizle öykünüzü resmedin.
Canım kırlangıçlarım, güzellikler hep sizden yana olsun. Gözlerinizdeki aynadan kalbinizi gören dostlarınız yanınızdan hiç eksik olmasın. İYİ Kİ DOĞDUNUZ.
Hayat size mutluluk, huzur, sağlık, başarı ve bol kahkahalı günler getirsin.