HABER MERKEZİ

Kızılay’a bağışlanan kanların şu an için yeterli olduğunun altını çizen Tan, “Son dönemlerde 20 binin altına düştük. Gece depomuzda 20 bin adet kanın olması gerekiyor. Son dönemlerde bunun altına düşmüştük. Genel başkanımız da bir açıklama yaparak kan sayımızın düşüp alarm seviyesine geldiğini belirtmişti. Ondan sonra halkımızdan büyük bir teveccüh gördük. Herkes sıraya girdi, kuyruklar oluşmaya başladı. Normal dönemde yani en yüksek dönemde aldığımız kanları kışın soğuğunda almaya başladık. Halkımızın sahiplenmesi çok önemli bir konu. Şu an için sıkıntılı bir kan ihtiyacımız yok. Her zaman dediğimiz gibi; acil değil devamlı kana ihtiyaç var. Kısa sürede kampanyalarla olacak bir şey değil. Şu an tabii ki o gün kan verenlerin kanın önemini anlamalarıyla kan bağışları da devam etmekte. Kan sıkıntımız yok.” dedi.

Her akşam depolarında daimi olarak en az 20 bin ünite kan bulunması gerektiğini ifade eden Tan, “Ortalama 60 bin ünite olursa rahat bir nefes alıyoruz. Şu anda da o rakamları görmeye başladık. A negatif, B negatif zor bulunuyor deniyor ama onların talebi de az oluyor. Ülkedeki nüfus ve kan ortalamasına göre AB negatif 15 günde 1 iki tane istenir, bağışçı da ona göre gelir. Mesela A pozitif çok istenir, bağışçısı da çoktur. O yüzden kanlarda o çok kıymetli, bu çok kıymetsiz gibi bir durum söz konusu değil. Tüm kanlar çok kıymetli.” şeklinde konuştu.

Kızılay olarak 20 ülkede faaliyet gösterdiklerini de aktaran Tan, sözlerini şöyle noktaladı: “Suriye konusu zaten acil konularımızdan biri. Şimdi Güney Sudan’da yardımlara başladık, Yemen de var. Yemen, Somali’den daha zor bir duruma geldi. Bu ay içerisinde, Yemen’e, Sudan’a ve Afrika’nın bir bölümüne daha 3 gemi ve 3 uçak yardım göndereceğiz. Şu an onun çalışmaları var.”