Yukarı
1

Sinan Kara

Kılıçdaroğlu, Tunç Soyer’in dediğini yapar..

06 Ekim, 2019

   CHP’de kongreler takvimi açıklandı. Buna göre;

   8 Kasım mahalle delege seçim başlangıcı olarak belirlendi. İlçe kongreleri 14 Aralık 2019- 27 Şubat 2020 tarihleri arasında gerçekleşecek. 2 Ocak- 3 Mart tarihleri arasında ise il kongreleri yapılacak. Ve son olarak Nisan ayının ikinci haftasında kurultay olacak.

   Konuya Kurultaydan başlarsak Genel Başkanlık koltuğunda bir değişim olmayacağını söylemek mümkün. Şu aşamada Kılıçdaroğlu’na karşı rakip çıkma olasılığı son derece zayıf bir ihtimal. Olası bir rakibin sonu da hezimet olur düşüncesindeyim.

   Bir ikincisi, İstanbul’da bir değişime ihtiyaç duyulmadığı gerçeği. Kılıçdaroğlu’nun yeri ne kadar sağlamsa, Canan Kaftancıoğlu’nun yeri de bir o kadar sağlam görünüyor. Çünkü Kaftancıoğlu’nun gösterdiği başarı parti içerisinde de herkes tarafından takdir ediliyor.

   Gelelim İzmir’e..

   İzmir’de bir değişimin olacağı daha şimdiden aşikar. Yeniden aday olacağı bilinen İl Başkanı Deniz Yücel’in görev süresi boyunca örgüt ile yeterli bağ kuramadığını net biçimde söylemek gerekir. İki yıllık görev süresi boyunca yapılan etkinliklere bakıldığında, Yücel’in kocaman bir başarısızlık içerisinde olduğunu anlamak hiçte zor değil. Bu iki yıl içerisinde Türkiye’de olan olaylara bakıldığında, İzmir’de CHP’nin ne denli pasif kaldığı gerçeği inkâr edilemez. Bence CHP’nin İzmir’de en çok yetersiz kaldığı dönemdir bu son iki yıl.

   Yücel’in bir başka dezavantajı da, Tuncay Özkan ve ekibi ile birlikte hareket etmesi oldu. Zaten geçmişte var olan bir tepkinin yanı sıra, Belediye Başkanlığı adayı belirlemeleri sırasında izlediği yöntemden dolayı da Özkan’a tepki artmış durumda. Ayrıca o süreçte Özkan ile Yücel’in ciddi tartışmalarla karşı karşıya gelmesi ve bugün gelinen süreçte işbirliği içerisine girmeleri de örgüt içerisinde bir kez daha tepkiye neden olmuş durumda. Bu işbirliğiyle Yücel’in kendi ayağına sıktığını söylemek gerekir.

   Şunu da belirtmeden geçmeyelim. Yücel’e açık şekilde destek veren isimler arasında Tuncay Özkan’ın yanı sıra, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur da var. Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin'in de her ne kadar destek verdiği konuşulsa da bence bu durum ileride değişecektir.

   Peki, sonuç ne olur?

   İzmir’de iki cepheli bir tablonun oluştuğunu vurgulamak gerekir. Böyle bir tablodan üçüncü bir cephenin çıkmayacağını, çıkarsa da tutunamayacağını da ayrıca belirtmekte yarar var.

   Bu yarışta öncelikle Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun tavrı oldukça önemli ve belirleyici olacaktır. Ben bu tavrın İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’ın desteklediği adaydan yana olacağını düşünüyorum. Çünkü yeniden seçilecek İl Başkanı ile uyum içerisinde olması ve çalışması gereken Tuncay Özkan değil Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’dir. O nedenle Kılıçdaroğlu bu önemli farkı göremeyecek ve bilemeyecek kadar öngörüden yoksun birisi değildir. Bu arada Soyer her ne kadar kongre mücadelesi içerisinde olduğu görüntüsü vermekten kaçınsa da, tam aksine bu yarış için gövdesini ortaya koyduğunu kendisine yakın kaynaklardan teyit etmiş durumdayım.

   Sözün özü

   Tunç Soyer ve ekibinin destek verdiği, uzun yıllar gerek teorik ve gerek pratik anlamda CHP’ye emek vermiş bir isim olan Devrim Barış Çelik’in bu yarışta en şanslı kişi olduğunu söylemek abartı olmaz. Nedenine gelince?

   Çünkü Büyükşehir gibi bir gücü karşısına, hiçbir Belediye Başkanı ve hiçbir Vekil almak istemez. Bunun örneğini Aziz Kocaoğlu döneminde de fazlasıyla yaşadık ve gördük. Şu an her ne kadar Konak ve kısmen olsa da Narlıdere Belediye Başkanları Yücel’e destek veriyor gibi görülse de, bu isimlerin yakın zamanda “uzlaşı aday” adı altında, Çelik’in etrafında bir araya gelecekleri kanaatindeyim.

   Kim bilir belki “uzlaşı” adına, Deniz Yücel’e PM Üyeliği teklifi de yapılabilir. Kocaoğlu’nun desteğiyle o koltuğa paraşüt ile geldiği için, Yücel’in sonuçta kaybedeceği bir şey olmaz. Aksine İl Başkanlığının üzerine bir de PM Üyeliği gibi bir unvan eklenmiş olur.

   Şüphesiz böyle bir durumda kaybeden tek ismin Tuncay Özkan ve ekibi olabileceğini de ayrıca not etmek gerekir. Parti içerisinden edindiğim kulis bilgilerine göre, Kılıçdaroğlu’nun da bir şekilde Tuncay Özkan ve ekibinden kurtulmak istediği iddiaları var. Aynı şekilde Tunç Soyer’in de Özkan ve ekibinin isteklerinden yorulduğu ve tıpkı Kılıçdaroğlu gibi onun da bu isteklerden kurtulmak istediği konuşuluyor.

   Özetle bu kongre sürecinde değişime, bir diğer anlamda parti içi operasyonlara tanık olabiliriz. Az bir süre kaldı. İyisi mi bekleyelim ve neler olacağını hep birlikte görelim..

   Not 1: Tunç Soyer’in siyasi ekibinin başında olan, eski İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu’nun PM Üyeliği için çalıştığına ilişkin bilgiler var.

   Not 2: İsmi CHP’den İzmir İl Başkanlığı adaylığı için geçen Serkan Kalmaz aradı. Kesinlikle aday olmadığını dile getirdi.

   Not 3: Karşıyaka’da ciddi iddialar var. Emekli bir vatandaş aradı. Eşi ile birlikte geçtiğimiz yıl CHP İlçe Başkanlığına giderek üyelik kaydı yaptırdığını ancak bu kaydın işleme alınmadığını ve bunu da yaklaşık 1 yıl sonra öğrendiğini söyledi. Bu vatandaş durumu Genel Merkeze kadar taşımış durumda.

   Not 4: AKP’nin organize ettiği “Gezi Raporu”nda imzası bulunan bir ismin 1. Bölge de bulunan CHP’li Belediye Başkanı tarafından Başkan yardımcısı yapıldığına dair iddialar CHP’de çokça konuşuluyor.

   Not 5: Tuncay Özkan ekibinden olan ve Büyükşehir Şirketlerinde Genel Müdür yardımcılığına getirilen bazı isimlerin gerçek görevlerini unutup, ilçelere giderek siyasi çalışmalar içerisinde bulunduklarına dair iddialar var. Ayrıca bu isimlerin Soyer’e “Bunlar gerçek çalışan mı yoksa bankamatik mi. Asıl vazifesi bürokrat olan bu kişilerin siyaseti dizayn etmek gibi bir görevleri mi var?” diye şikayet edilmelerine rağmen, aynı siyasi çalışmaları sürdürdükleri belirtiliyor.

   Not 6: Foça’da geçtiğimiz günlerde bir esnaf ayağından vurulmuş ve vurulan kişi üstü kapalı olarak Foça Belediye Başkanını işaret etmişti. Gelen bilgiye göre bu ilçemizde işler iyice karışmış durumda. Bir başka Belediye Başkanının isminin de olayla ilgili sürece dahil edildiği ve Valilikte dosya açıldığına dair iddialar var. Konunun yakından takipçisiyiz..



Yorumlar

Bu haberde yorum bulunmamaktadir.

Yorum Ekle


SOSYAL MEDYA


MAGAZİN

'Hayat kısa, daha çok Belçika çikolatası yiyin'

Ünlü oyuncu Aslı Enver ile eşi Berkin Gökbudak tatile çıktı. Bir mekanda çekildiği kareleri sosyal medyadan paylaşan Aslı Enver, pozuna "Hayat kısa, daha çok Belçika çikolatası yiyin" not...

TEKNOLOJİ

EDİTÖR'ÜN SEÇTİKLERİ

Doğada vakit geçirmek cilde olumlu etki ediyor

Araştırmacılar, doğada vakit geçirmenin bağırsak ve cilt sağlığı ile yakından ilişkisini inceleyerek, yeşil alanların insan mikrobiyotasını artırdığı sonucuna ulaştı."Environmental International" isimli dergide yayımlanan makalede, araştırmacılar, ABD ve Avrupa'da kaleme alınan 20 çalışmayı inceleyerek doğa ile insan sağlığı arasındaki yakın bağı ele aldı.

ÇOK YORUMLANANLAR

ÇOK OKUNANLAR