AKİT TV MUHABİRİ, ULUCANLAR CEZAEVİ’NİN BAHÇESİNDEKİ DARAĞACI ÖNÜNDE YAYIN YAPTI VE...
‘KILIÇDAROĞLU GİBİ BAZI İSİMLERİN DE BU DARAĞACINDA İDAM EDİLMESİNİ BEKLİYORUM’ DEDİ...


Aslında gerçek şuydu: Hep karşı tarafı suçladılar...… Darbeci ya da hak ve özgürlükler konusunda ‘baskıcı’ olmakla, demokrat olmamakla suçladılar. Oysa çoğu zaman kendilerinde olanı başkasına yüklediler. Daha 4 Mart’ta yaşadık bunu! SÖZCÜ’nün tarih yazarı Sinan Meydan ‘Nifak cephesinden Zillet İttifakına, kafa aynı kafa’ dedi kıyamet koptu. Ancak...Eleştirenlerin yazıyı okuduğunu, SÖZCÜ yazarını idam sephasına koyanların okumadığını söylemek zor olmasa gerek. Gelelim ‘demokrasi yalanına’...…Dün...…

DARAĞACINI GÖSTERDİ


İktidara yakınlığı ile bilinen AKİT TV, Büyük Birlik Partisi Kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölüm yıldönümü dolayısıyla müzeye dönüştürülen, Ulucanlar Cezaevi’nden gerçekleştirdiği yayında cezaevinin bahçesinde bulunan darağacını gösterdi ekranından. Akit muhabiri Mehmet Özmen, “Türk kamuoyu, PKK terör örgütüne, FETÖ’ye yandaşlık yapan, örneğin Kemal Kılıçdaroğlu gibi bazı isimlerin de bu darağacında asılmasını, idam edilmesini bekliyor diye düşünüyorum...” Haydi buradan yakalım...…Hemen söylemekte fayda var: Her türlü eleştiri, demokrasi içinde olmalı!… Bugün Türkiye’yi kuran bir partinin liderine ya da başka bir lidere ‘idam sephasını’ göstermek...… Savunulabilir mi? Hayır! Peki, Sinan Meydan üzerinden kopartılan kıyametin onda biri kopartıldı mı? Hayır! Neden? Çünkü bazıları samimi değil, sadece kendilerinden olduğu için ‘darağacına genel başkan yollamalı’ diyenlere sesini çıkarmıyor.

Gömleğin ilk düğmesi: FETÖ, beka meselesidir


Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu’nun, 18 Mart’ta kaleme aldığı “Şu F tipi İslamcılar” başlıklı yazısı... “Gömleğin ilk düğmesini yanlış mı ilikliyoruz? ‘17- 25 tabusu’ önümüzde durdukça ‘paralel’ düzenle hesaplaşamıyoruz...” dedi! Peki ilk düğme nerede başlıyor? Başta Ankara ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı olmak üzere FETÖ’yle yani ile hesaplaşmada önemli mücadele veriliyor. Ancak... İlk düğmeyi ‘çıkarlar’ üzerinden gördüğümüzde ne hukuk ne de adalet kalıyor! Miladın 17-25 Aralık olması hukuken içi boş bir tespit. Bunu ben söylemiyorum. FETÖ’yle mücadele eden savcılarımız, hakimlerimiz, açıkça yazıyor. Mesela ... 15 Temmuz TRT İstanbul baskını iddianamesi: (...) FETÖ’nün nihai hedefe ulaşmak için başlatılan eylemlerin ilk aşamasının, Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy... olduğu...” Ya da… TUSKON İddianamesi: (...) Kamuoyunda Ergenekon, Balyoz olarak bilinen... FETÖ’nün kumpası olan... ” Daha o kadar çok iddianame var ki...…Bugün FETÖ’den daha kririk yapılanmalar var: CIA, MOSSAD ya da onların kontrol ettiği örgütler gibi.… O zaman düğmeyi açalım, çünkü mesele gerçekten beka meselesi!