Kılıçdaroğlu referandumda 'hayır' oyu verecek mi?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “saldırıya uğrayan” Cem Küçük’e “geçmiş olsun” dileklerini iletmek için telefon etmesinin ardından siyasi öncelikleri bir kez daha tartışılmaya başlandı.

Haber Merkezi

Özellikle muhalif isimlerin fişlenmesi, medya ve akademiden tasfiyesi konusunda yaptığı tetikçilikle tanınan Cem Küçük’e “geçmiş olsun” telefonu etmesinin ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun siyasi amacı ve öncelikleri yeniden tartışmaya açıldı.

CHP Genel Başkanı olduğu günden bu yana adı, tepki çeken ve CHP’yi AKP Türkiyesi ile uyumlulaştırma amacı taşıyan kararlarla anılan Kemal Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’nin anayasa değişikliğine sürüklendiği gündemde Cem Küçük’e ettiği telefon, attığı adımlardan belki de en az tartışmalı olanı.

Kılıçdaroğlu’nun siyasi tercihleri ve sergilediği öncelikler gerçekten “hayır” oyu kullanıp kullanmayacağı sorusunu meşru hale getirir nitelikte.

OYLAMA YERİNE HASTA ZİYARETİ

TBMM’de Başkanlık görüşmelerine geçilmesi için 9 Ocak’ta yapılan oylamada 134 hayır, 338 evet oyu çıkmıştı. MHP’nin firelerine rağmen “hayır” oylarının Meclis’te 134’te kalmasının ve görüşmelere böyle başlanmasının nedenlerinden biri oylamaya katılmayan CHP milletvekilleriydi. Oylamaya katılmayan 7 CHP milletvekili arasında İzmir Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu da bulunuyordu.

Oysa Kılıçdaroğlu 5 Ocak’ta Tekirdağ’da yaptığı konuşmada “Pazartesi gününden itibaren parlamentoyu izleyin, CHP'nin değerlerimizi korumak için verdiğimiz mücadeleye tanık olacaksınız. Sizin için, ülkemiz için, bayrağımız için, bu ülkeyi bize emanet eden Mustafa Kemal Atatürk için bu mücadeleyi vereceğiz.” demişti.

CHP’nin “tarihi” olarak adlandırdığı bir gündemde Meclis’e gelmemeyi ve oy kullanmamayı tercih eden Kılıçdaroğlu, aynı gün rahatsızlığı nedeniyle hastanede olan TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ı ziyaret etmişti. İlerici değerlere düşmanlığı ile sık sık gündeme gelen İsmail Kahraman, bu ziyaretten kısa süre önce de anayasadan “laikliğin çıkarılması gerektiği”ni savunmuştu.

CHP’Lİ VEKİLLERE SALDIRILIRKEN BAŞBAKANLA ÇAY KEYFİ

TBMM’de anayasa değişikliği görüşmeleri esnasında muhalif milletvekillerine AKP’lilerce sık sık sözlü sataşmalarda bulunuldu ve fiziki saldırılar oldu. 

10 Ocak günü anayasa değişikliği oylaması gergin bir ortamda başlamışken Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP grup başkanvekilleri TBMM’nin “muhalefet kulisi” denen kısmında Binali Yıldırım’la birlikte çay içerken basına fotoğraf vermeyi tercih ettiler. 

Çay sohbeti esnasında Kılıçdaroğlu Yıldırım’a “Teklifi çekseniz ne güzel olur. Türkiye rahatlar” demesi kameralara yansırken aynı görüşmede CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in Binali Yıldırım’a şaka yollu “Biz sizin 2019’a kadar başbakan olarak kalmanızı istiyoruz” demesi dikkat çekmişti.

“BİLİYORUM AMA SÖYLEMİYORUM” MUHALEFETİ

Kemal Kılıçdaroğlu’nun 21 Şubat’taki CHP grup toplantısında yaptığı konuşmada “Berat Albayrak'ın Irak'ta ne yaptığını biliyoruz. Türkiye'nin gündemi olmadığı için şimdilik susuyoruz.” ifadelerini kullandı. CHP, başkanlık sistemine ilişkin bir yandan “rejim değişikliği” itirazları yükseltirken, Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadı ve Enerji Bakanı olan Berat Albayrak hakkında “zamanı geldiğinde açıklayacağını” söylediği bu bilgi için uygun zamanın ne zaman olduğu merak ediliyor.

Kılıçdaroğlu, daha önce de Gülencilerin haberleşme uygulaması olan Bylock’u kullanan bakanlar olduğu konusunda bilgisi olduğunu ama bunların kim olduğunu açıklamayacağını ilan etmişti.

Benzer şekilde, darbe girişiminin kilit isimlerinden olduğu iddia edilen ancak bir türlü yakalanamayan Adil Öksüz konusunda da “Adil Öksüz’ün kim olduğunu ben de biliyorum, onlar da biliyorlar” diyen ama bu konudaki bilgisini de toplumla paylaşmayan yine Kılıçdaroğlu’ydu.

Kılıçdaroğlu, kritik gündemlerde yaptığı “süreci izliyoruz” açıklamaları ile de gündeme gelmişti.

GEÇMİŞ SORU İŞARETLERİ

Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’nin genel başkanlık koltuğuna oturduğu günden günden bu yana hakkında soru işareti uyandıracak adımlar atmaktan geri durmuyor.

Çok güçlü bir medya desteği ve büyük bir komplo ertesinde 2010 yılında CHP’nin yönetimine gelen Kılıçdaroğlu, ilk olarak aynı yıl Eylül ayında düzenlenen ve başta yargı olmak üzere devlet kurumlarını AKP – Cemaat ortaklığına teslim eden referandumda sudan bir gerekçe ile “oy kullanmaması” ile gündeme gelmişti.

Kılıçdaroğlu, genel başkanlığı süresince CHP’nin temel ilkelerini benimsemeyen ya da bunlara açıktan karşı çıkan kişileri partiye ve parti yönetimine dahil etmesi ile de tartışıldı. Bu nedenle Kılıçdaroğlu CHP’si “Yeni CHP” olarak adlandırıldı. Mehmet Bekaroğlu, Binnaz Toprak, Faik Tunay gibi pek çok ismin yakasına CHP rozeti takan isim Kemal Kılıçdaroğlu’ydu. Bu isimlerden 24. Dönem CHP İstanbul Milletvekili olan Faik Tunay, referandumda “istikrarlı ve koalisyonsuz Türkiye için” “evet” diyeceğini açıkladı.

Bunlara ek olarak, Kılıçdaroğlu’nun kritik seçimlerde takip ettiği stratejiler de tartışmalara neden oldu. 2014 yılındaki yerel yönetim ve cumhurbaşkanlığı seçimleri için CHP’nin gösterdiği adaylar bugüne değin tartışılageldi.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, CHP ve MHP’nin “sürpriz” ortak adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’ydu. Tescilli bir siyasal islamcı olan İhsanoğlu, 2015 yılındaki genel seçimde MHP’den aday olarak milletvekili seçildi. İhsanoğlu, anayasa değişikliği oylamasında ise “evet” oyu kullanan MHP’liler arasındaydı.

Milletveki dokunulmazlıklarının kaldırılmasına dönük AKP teklifine destek olan ve partisinin bu yönde hareket etmesini sağlayan Kılıçdaroğlu’nun sunduğu gerekçe “CHP’nin terör ile ilişkilendirilememesi”ydi. AKP’nin TBMM’yi ve seçim sonuçlarını işlevsizleştirilmesi hamlesine fiilen destek olan bu adımın ardından, AKP ve yandaş medyadan CHP’ye dönük “terörist” ve “terörizme destek” suçlamaları azalmak şöyle dursun, artarak devam etti. CHP, yandaş medya tarafından “ulusal güvenlik sorunu” olarak adlandırıldı.

Kılıçdaroğlu’nun 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Yenikapı Mitingi’ne katılması “Yenikapı ruhu” adı verilen “masal”ın yaratılmasına ve AKP’nin darbe sonrası cemaatle eski ortaklığının üzerini örtecek bir söylem oluşturmasına yardımcı oldu. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, başkanlık sistemine dair anayasa değişikliğinin TBMM’ye getirilmesinden bir gün önce de “Yenikapı ruhuna ihanet etmeyen tek lider benim” açıklamasında bulunmuştu.