İlk basımı bin adet yapılan 408 sayfalık kitap raflardaki yerini aldı. Karacasu’nun 1400 ve 1500’lü yıllarına ait tapu tahrir defterleri sayesinde ilçenin bu yıllardaki bilgilerine ulaşabilecek. Hacı Ali Ağa Cami Çeşme kitabesindeki tarihe göre 1590’a kadar gittiği bilinen ilçenin yazılı kayıtlara geçmiş tarihi bu eserdeki yayımlanan belgelerle böylelikle 1400’lü yıllara kadar uzanmış oldu. Araştırmacı-yazar İsa Özbilen, okurların kitapta bulabilecekleri hakkında, “Karacasulu okurlar sadece yaşadıkları yerlerin bulunduğu sayfaları okuyarak yaşadıkları yerin ne kadar eskiye dayandığını, yetişen ürünleri, atalarının ödediği vergi çeşitlerini ne kadar vergi verdiklerini, yaklaşık nüfuslarını, yer adlarını, hangi Türk boylarından geldiklerini, vakıflarını ve gelir kaynaklarını ve daha birçok bilgi öğreneceklerdir. Geçmişini bilmeyen toplumların geleceğinin olmadığı herhalde tartışılmaz” ifadelerini kullandı. Röportaj teklifimizi geri çevirmeyen Özbilen’le yayımlanan eser ve bundan sonraki çalışmaları hakkında konuştuk.

Özgür Dedeoluk: Kısaca sizleri tanıyabilir miyiz?

İsa Özbilen:Ben 1960’da Karacasu Ataeymir mahallesinde ailenin ilk çocuğu olarak doğmuşum. Nüfus cüzdanımda doğum yeri olarak Karacasu yazmaktadır. Babam ve annem okula gitmemişlerdir. Babam evde ağabeyinden okuma ve yazma öğrenmiş, askerde de okuma yazmasını geliştirmiştir. Annemin okuması yazması yoktur. Onlar, tam anlamıyla ‘topraktan öğrenen, kitapsız bilen’ insanlardır.

HEM TARİHÇİ HEM AVUKAT

Ben, Ataeymir İlkokulu ve Ortaokulunu, Nazilli Lisesini, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih–Coğrafya Fakültesi ve Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdim. Ayrıca, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinde lisans ve Orta Doğu Teknik Üniversitesinde yüksek lisans için okudum, ancak bu okulları bitirmeden bıraktım. Yüksek Lisansı bitirmeden bırakmamın asıl nedeni çalışmak zorunda olmamdır. Milli Eğitim Bakanlığı okullarında tarih öğretmeni/uzman tarih öğretmeni olarak, yine Milli Eğitim Bakanlığında, Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğünde, Mamak İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünde avukat olarak çalıştım ve emekli oldum. 2000 yılından bu yana Ankara Barosuna bağlı olarak serbest avukatlık yapmaktayım. Özgür Dedeoluk: Kitabı yazma fikri de dahil olmak üzere baskıya giden süreç hakkında neler söylemek istersiniz? İsa Özbilen: 2000 yılların başlarında, Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü’nden ve Ankara Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nden (TKGM), Aydın Yenişehir (Karacasu) kazası tarihi ile ilgili araştırma yapmak için araştırma izni aldım. Önce İstanbul’daki Osmanlı Arşiv Dairesi’nden Aydın Yenişehir kazasının çevirisini yaptığım Tapu tahrir defterlerinin ve başkalarının fotokopilerini aldım. İstanbul Osmanlı Arşivleri Daire Başkanlığı o zamanlar defterlerin tamamı olmamak şartıyla istenen fotokopileri vermekteydi.

ATAEYMİR TARİHİ KİTABI BASIMA HAZIR

Daha sonra Ankara’daki TKGM- Kuyûd-i Kadime Arşivi’ndeki defterleri inceledim. Ankara’daki defterler henüz mikrofilme alınmadığı için örnek verilmiyordu. Defterleri arşivde incelemek gerekiyordu, benim ise arşivde geçirecek zamanım yoktu. Ankara’da 571 nolu Aydın Vakıf defterindeki Yenişehir vakıflarıyla ilgili birkaç sayfanın ve 144 nolu Tapu Tahrir defterinin Eymir köyü ile ilgili bölümünün fotokopisini alabildim. Aldığım arşiv malzemesini ve 1845/46 tarihli Temettüat Defterleri’ni kullanarak “Ataeymir Tarihi-Tarih ve Kültür” adında bir kitap yazdım. O zamanın Ataeymir Belediyesi’nin yayını olarak basılması için belediyeye -sanırım 2002 yılında- teslim ettim. Ancak kitap maddi imkânsızlıklar nedeniyle basılmadı ve öylece kaldı.

SOSYAL MEDYADAN DUYURUSU YAPILAN İMECE İLE BASILDI

Yenişehir Kazasına ait MAD-232 ve 8 No’lu Tapu tahrir defterlerinin çevirisini 2003-2004 yıllarında büyük oranda yaptım. Hatta o yıllarda Karacasu Vakfı Dergisi’ne üç kısa yazı gönderdim, bu yazıların ikisini basıldı, bir tanesi nedense basılmadı. Ben de niye basmadıklarını dergi yöneticilerine sormadım ve ardına da düşmedim. Aydın Yenişehir(Karacasu) Kazasının 15-16. Yüzyıl Tapu Tahrir defterlerinin hepsini yeni harflere çevirmek ve bir kitap hazırlamak düşüncesi beynimin köşesinde duruyordu. İşin zorluğunun farkındaydım ve bir taraftan da defterdeki bilgiler kimsenin ilgini çekmez diye düşünüyordum. Bu düşünceler içindeyken 2013’te bir yaz günü Karacasu’da Üstad Hüseyin Kuruüzüm Bey ile karşılaştım. Sohbet sırasında söz geldi dolaştı Karacasu Tapu Tahrir Defterlerine. Ben defterlerin bir kısmını çevirdiğimi, TKGM’deki defterlerin fotokopilerinin eksik olduğunu, hepsini yeni harflere çevirip bir kitap olabileceğini söyledim. Hüseyin Kuruüzüm Bey Karacasu Tarihi ile böyle bir kitap hazırlarsam kitabı bastırabileceği söyledi.

HÜSEYİN KURUÜZÜM VE KATKI SUNANLARA TEŞEKKÜR

2013 yılının güzünde yeniden TKGM’den araştırma izni aldım. TKGM Arşivindeki defterlerin hepsi mikrofilme alınmıştı. Özellikle 571 nolu Aydın Evkâf(vakıflar) Defteri’nin Yenişehir ile ilgili bölümünün ve 144 nolu Tapu Tahrir Defterinin Yenişehir ile ilgili bölümünün tamamının fotokopisini aldım. Elimdeki bütün defterlerin çevrisini yapıp, değerlendirmesini 2019 yılı Mart ayında bitirdim. Artık kitap basılacak hale gelmişti. Kitabın bittiğini Hüseyin Bey’e bildirdim. O da “ dosyayı gönder bastıralım” dedi. Sonra Hüseyin Bey bir imece başlatmış, Karacasulu hemşerilerim onun imecesine katıldılar ve kitap bu şekilde basıldı. Ben Hüseyin Bey’in imece başlattığını sosyal medyada gören bir arkadaşımdan öğrendim. Benim sosyal medya hesabım yoktur. Kitabın basım aşamasındaki bütün külfetini üstad Hüseyin Bey çekti. Onun emeği ve özverisi, imeceye katılan Karacasu hemşerilerimin katkıları sayesinde “Karacasu Tarihinin Sosyal ve Ekonomik Tarihi-15.16. Yüzyıl Tapu Tahrir Defterleri”adlı kitap basıldı ve okurlarla ulaştı. Bu kitaptan hiçbir maddi menfaat beklemedik. Memleketimiz tarihine katkı için kitap basıldı. Ben Hüseyin Kuruüzüm Bey’e ve imeceye katılan hemşerilerime ayrı ayrı sizin aracılığınızla çok teşekkür eder, saygılar sunarım.

GEÇMİŞİNİ BİLMEYENLERİN GELECEĞİ YOKTUR

Özgür Dedeoluk: Bu kitabı teknik olarak okuyanlar çok şey bulacaklardır. Peki, sıradan Karacasu halkı bu kitabı neden okumalı? İsa Özbilen: Bu kitap Osmanlı Devleti’nin Yenişehir (Karacasu) Kazasında 1470- 1478-1522-1528-1573 yıllarında yaptırdığı nüfus ve arazi sayımlarını göstermektedir. Türklerin bu bölgeye 1260’tan sonra gelmeye başladıkları, 1278’ten itibaren Bizans’a karşı üstünlük kurarak yerleşmeye başladıkları, Karacasu bölgesinin Aydınoğullarının Bizans’tan ilk aldıkları topraklar olduğunu,1280-1308 arası Yenişehir’in Aydınoğullarının ilk merkezi olduğunu ve burada para bastırdıklarını biliyoruz. Yenişehir’in Aydınoğulları Beyliği egemenliğinde olduğu 1280-1390 arası, 1402 Ankara Savaşı sonrası tekrar Osmanlığı egemenliğinden çıktığı-1402-1426 arası, bölgenin Osmanlı Devleti’nin egemenliğine olduğu 1426-1470 arası dönemle ilgili elimizde Yenişehir’de vakfı olan Aydınoğlu Yakup Bey’in kızı Hafsa Hatun’un vakıf senedi örneğinden başka yazılı belge yoktur. Zamanımıza ulaşan bu defterler Osmanlının bu bölgeye geldiği ilk dönemlere ait bilgiler de vermektedir. Açıkladığım nedenlerle bu tahrir defterlerinin önemi büyüktür.
Karacasulu okurlar sadece yaşadıkları yerlerin bulunduğu sayfaları okuyarak yaşadıkları yerin ne kadar eskiye dayandığını, yetişen ürünleri, atalarının ödediği vergi çeşitlerini ne kadar vergi verdiklerini, yaklaşık nüfuslarını, yer adlarını, hangi Türk boylarından geldiklerini, vakıflarını ve gelir kaynaklarını ve daha birçok bilgi öğreneceklerdir. Geçmişini bilmeyen toplumların geleceğinin olmadığı herhalde tartışılmaz.

YENİ KİTAP YOLDA

4-Özgür Dedeoluk: Yeni kitap projesi var mı?

İsa Özbilen:Muhtemelen 2020 yılı içinde bitecek Karacasu Şer’iye Sicilleri(Mahkeme Defterleri) üzerinde çalışıyorum. Karacasu’nun 760 yıla dayanan Türk dönemi içinde sadece üç tane 19. yüzyılın sonlarına ait Şer’iye Sicili zamanımıza ulaşmıştır. Bu defterlerde mahkemeye intikal etmiş olaylar kayıtlıdır. Bu defterler Karacasu’da tutulduğu için sosyal yaşama dair ilginç bilgiler içermektedir.
Hacı Süleyman kızı Fatma hatun adlı Karacasu bir hemşerimiz öldüğünde kalan mirasının üçte birini şöyle bağışlamıştır. Belgenin tarihi,Fi 19 Zilkade sene 1315(11 Nisan 1898).Bu ne güzel bir davranıştır.Bu belgeyi hiç yorum yapmadan sizin aracınızla okurlarla paylaşmak isterim:
“…..Hacıoğlu Çeşmesi’ne yüz guruş ve Emir Hacı Ahmedler Çeşmesi’ne yüz guruş ve Sarayaltı Çeşmesi’ne iki yüz guruş ve Köseoğlu Suyu’na yüz guruş ve Hacı Kerim Çeşmesi’ne yüz guruş ve Küçük Arık Çeşmesi’ne yüz guruş ve Karcı Çeşmesi’ne yüz guruş ve ve Çarşu Camii Şerifi’ne yüz guruş ve Yâren Dede Zeresi’ne yüz guruş ve Sağir(küçük) Ağalar Camii Şerifi’ne iki yüz guruş ve Tabakhâne Camii Şerifi’ne yüz guruş ve kar hayratı iki yüz guruş ve ve tuz hayratı yüz guruş ve Hacı Arab Camii Şerifi’ne yüz guruş, Cami Önü Cami Şerifi’ne yüz guruş, Kuyucak Köprüsü’ne iki yüz guruş, seneviyei hatimesi üç yüz guruş ve müceddeden musluk inşaasına ve seneviye-i hayrata beş yüz guruş ve fitriyei hayratına iki yüz guruş ve seneviye-i fitriyeye bin guruş ki ceman dört bin guruş”

YOK OLMAYA YÜZ TUTMUŞ DEĞERLER

5-Özgür Dedeoluk: Karacasu ile ilgili neler yapılmalıdır? Düşünceleriniz nelerdir? İsa Özbilen: Son yıllarda Karacasulu birçok yazar, roman, şiir, araştırma eseri yayınlamışlardır. Bu çok sevinilecek bir durumdur. Karacasu’nun hayatlı evleri, yok olmaya yüz tutmuş su değirmenleri, dericileri, semercileri, helvacıları, ayakkabıcıları, yorgancıları, demircileri, yemekleri, yok olmadan mezarlıkları ve mezartaşları, Karacasu vakıfları üzerinde bir an önce çalışılmalı, diye düşünüyorum. 6-Özgür Dedeoluk; Zaman ayırdığınız için teşekkür ederim. İsa Özbilen: Özgür bey ben çok teşekkür ederim, uğraşlarınızda başarılar dilerim.