Kamu avukatlarının, kronik hale gelmiş olan mesleki ve özlük sorunlarının çözüm önerilerini ve taleplerini çözüm muhataplarına duyurmak üzere, Ankara Barosunun ev sahipliğinde, Türkiye Barolar Birliği ve 35 Baro temsilcisi ile bir araya geldi. Kamumun hukuk hizmetinin devamlılığının sağlanması için alınması gereken önlemler ve talepler üzerinde mutabık kalındı.

 

MAHALLİ İDARELERİ TEMSİL ETMEKTEYİZ

Türkiye Barolar Birliğinden bir temsilci ve 35 baronun temsilcilerinin katıldığı toplantıya Kırıkkale Barosunu temsilen Kamu Avukatları Komisyon üye Av. Mustafa Genç katıldı. Kırıkkale Baro Temsilcisi Av. Mustafa Genç yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; “Biz Kamu Avukatları, Devlet Personel Başkanlığının 2019 yılı verilerine göre toplam 4200 kamu avukatı ile Yüzbinlerce dosyada Genel Bütçeli Kamu İdareleri, Özel Bütçeli İdareler, Düzenleyici - Denetleyici Kurulları, Sosyal Güvenlik Kurumların ve Mahalli İdareleri temsil etmekteyiz. Kamu Avukatları, İdarenin iş ve eylemlerinin hukuka uygun olması için çalışmakta, Cumhuriyet Savcıları gibi kamu gücünü temsil etmekte ve kamu adına görevleri yerine getirmekte, kamunun taraf olduğu tüm davalarda devleti savunup devlet yararını korumak için çalışmaktadırlar”

 

29 YILDIR HAK ARAYIŞI MÜCADELESİ

“Kamu Avukatları, aynı meslek grubu olan hakim –savcı –avukat meslek gruplarının ücretleri arasındaki dengenin yok edildiği 1982 yılından bu yana; özveri ile sürdürdükleri görevleri karşılığı olan ücretlerinin, yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret olmadığını, Anayasanın 55. Maddesi ile Devlete yüklenen ‘çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri için gerekli tedbirleri alma´ yükümlülüğü çerçevesinde ücretlerinin, Kamu Avukatlığı mesleğine yaraşır hale getirilmesi gerektiğini, bunun bir Anayasal hak olduğunu, çözüm muhataplarına ileterek yaklaşık 29 yıldır hak arayışı mücadelesi vermektedirler. Ne yazık ki bu haklı talep, bu güne kadar karşılık bulmamış, kamu avukatlığı, hak etmiş olduğu statüye kavuşturulmamış, özlük ve mali haklarında bir iyileştirme yapılmamıştır.

 

ADALETSİZLİK YARATILMIŞTIR

“Aynı meslek grubunda olan hakim - savcı –kamu avukatına ödenen ücretin, anayasanın 55. maddesinde vücut bulan “çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri” ilkesine uygun olup olmadığını karşılaştırmaları için ekli tabloyu kamuoyunun taktirlerine sunuyoruz. Ayrıca, Başbakanlık lağvedilirken, Başbakanlık Hukuk Hizmetleri Biriminde avukatlık hizmetleri sınıfında görev yapmakta olan bir kısım kamu avukatı da, Anayasanın eşitlik ilkesine ve 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunundaki genel düzenlemenin dışına çıkılarak 3600 Ek gösterge ile Hazine ve Maliye Bakanlığı Baş Hukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğüne Hukuk Müşaviri kadrosu ile görevlendirilmiştir. Bu yönüyle meslek grubu içinde de adaletsizlik yaratılmıştır”

 

KAMU AVUKATLARININ RİSKİ ÇOK YÜKSEK

“Sigorta şirketlerinin, ‘Kamu Avukatlarının Riski Çok Yüksek´ gerekçesiyle, Mesleki Mesuliyet Sigortası yapmadığı Kamu Avukatlarının, hali hazırda ön lisans mezunu bir teknik personel maaşından bile düşük bir maaş ve emeklilik hakkı karşılığında, daha fazla kamuda çalışmayı sürdürmesi beklenemez. Bu nedenledir ki; göreve yeni başlayan kamu avukatları hakim/savcı/müfettiş kadrolarına, emeklilikleri yaklaşanlar ise noterliğe başvurup İdarelerinden ayrılmaktadırlar. Bu suretle kısa zaman, önce yaklaşık 1300 olan hazine avukatı sayısı, şu an için 800 ‘e düşmüştür. Aynı nedenle diğer kamu kurumlarında da kamu avukatı sayısı hızla azalmaktadır. Bu gidişatın durdurulmaması halinde; kamu adına yürütülen hukuk hizmetinin zaafa uğrayacağı ve kamu zararına neden olunacağı açıktır”

 

35 TEMSİLCİ BİR ARAYA GELDİ

“Artık kamu avukatlarının özlük hakları sorunu, kamu avukatının sorunu olmaktan çıkmış; kamu idarelerinin sorunu haline gelmiştir. Kamu avukatlarının mali ve özlük haklarında yapılacak iyileştirmelerin devletimize bir yük getirmeyeceği aşikardır. aksi düşünülse dahi; kamu avukatlarının taleplerinin anayasanın 55. maddesi uyarınca, bütçe olanaklarının adaletli paylaştırılması kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle biz kamu avukatları, kronik hale gelmiş olan mesleki ve özlük sorunlarımızın çözüm önerilerini ve taleplerimizi çözüm muhataplarına duyurmak üzere, Ankara Barosunun ev sahipliğinde, Türkiye Barolar Birliği ve 35 baro temsilcisi ile bir araya gelerek, kamumun hukuk hizmetinin devamlılığının sağlanması için alınması gereken önlemler ve talepler üzerinde mutabık kalınmıştır” dedi.

 

Buna göre;

 

1) Kamuda çalışan avukatların bağlı bulunduğu bir üst örgütlenme biçiminin “Kamuda Çalışan Avukatlar Yüksek Kurulu”nun hayata geçirilmesi gerekmektedir.

 

2) Kamuda yürütülen hukuk hizmetlerinin, Hukuk Biriminde çalışan kadrolu avukatlar eliyle yürütülmesi, halihazırda 399 Sayılı KHK ve 4857 Sayılı İş Kanunu kapsamında iş sözleşmesine dayalı olarak çalıştırılan avukatların kadroya geçirilmesi gerekmektedir. Zira; Kamunun taraf olduğu davaların hizmet alımı yolu ile serbest avukatlarca yürütülmesi uygulaması daha önce denenmiş, sakıncaları görülerek 1943 yılında 4353 Sayılı Devlet Davalarının Takibi Usullerine İlişkin Kanun getirilerek bu yanlıştan dönülmüştür. 2011 yılında yürürlüğe giren 659 Sayılı KHK ile 4353 Sayılı Yasa tümüyle yürürlükten kaldırılmış; hukuk hizmetinin hizmet alımı yoluyla karşılanmasının önü açılmıştır. Gelinen bu noktada, eski yanlışların tekrarlanmasından vazgeçilerek hukuk hizmetinin kadrolu avukatlar eliyle yürütülmesi gerekmektedir.

 

3) Kamu Avukatlığı Kariyer Meslek Sınıfı olarak kabul edilmelidir.

 

4) Anayasanın 55. maddesi gereği ve “Eşit İşe Eşit Ücret İlkesi “ gereği ;

-- 4800 Ek Gösterge,

-- 2000 Makam Tazminatı ve emsale uygun Temsil Tazminatı

-- %200 Özel Hizmet Tazminatı verilmek suretiyle Avukatlık Mesleğinin onuruna yaraşır bir Ücrete kavuşturulmalıdır.

 

5) Mali haklarda yapılan iyileştirmelerin maaşa doğrudan yansıması temin edilerek emekli kamu avukatlarının mağduriyetleri önlenmelidir.

 

6) Hukuk Fakültesi Mezunu olup da hakim/savcılık mesleğine 8. Dereceden başlatılan meslek grubu gibi göreve 8. Dereceden başlatılmalıdır.

 

7) Mesleki Sorumluluk sigortası yapılmalıdır.(İdarece primi ödenmek suretiyle)

 

8) Vekalet Ücreti limiti tümüyle kaldırılmalı, Vekalet ücretinin, bütçe geliri olarak, kaydedilmesinden vazgeçilmelidir.

 

9) Barolara kayıt olma zorunluluğu getirilmesi ve her türlü kayıt /üyelik aidatının İdarece ödenmesi gerekmektedir.

Sarıkızlı Köyü Derneğinden, Önal’a ziyaret Sarıkızlı Köyü Derneğinden, Önal’a ziyaret

 

10) Hukuk birimlerinin bağlı bulunduğu hiyerarşik amir hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde ve Avukatlık Kanunu´na uygun olacak şekilde kanunla açıkça düzenlenmelidir. Hukuk birimlerinde görev yapan İdari Amirlerin ve bu birimleri denetleyen denetim personelinin hukuk fakültesi mezunlarından atanması gerekmektedir.

 

11) Kamuda çalışan avukatlara, Avukatlık Kanunu ile belirlenmiş olan görev tanımlarının dışında olan kurul üyeliği vs gibi idari işlemler ve denetim hizmetlerinin gördürülmemesi, yaptırılan hizmetlerin ise mali karşılığının verilmesi gerekmektedir.

 

12) Arabuluculuk Kanunu ile İdarelere getirilen mükellefiyetlerin, ücretsiz olarak ve istekleri dışında kamu avukatına gördürülmesi uygulamasından vazgeçilmelidir.

 

13) Son zamanlarda , farklı kurumlarda çalışan kamu avukatlarını kanunda, çalışanın muvafakatı arandığı halde , ilgiliye sorulmadan re´sen Mülki Amirin kararıyla çalıştığı kurumdan farklı bir kuruma “Geçici Görev” ile görevlendirilmektedir.  Avukatın yaptığı işin niteliği gereği ve kanunda açıkça muvafakat koşulu arandığından, bu kanunsuz uygulamadan vazgeçilmeli, keyfi uygulamanın önüne geçilmesi için 375 Sayılı KHK´nin Ek Madde 25/1 uyarınca muaf tutulan Hakim ve Savcılar gibi Kamu Avukatının da muaf tutulması gerekmektedir.

 

14) “Eşit işe Eşit Ücret” dengesinin kurulabilmesi için her İdare Yönünden dosya sayısına göre norm kadro belirlenmesi , bu suretle bir İdarede, 40-30 dosyaya bir avukat bakarken, diğer idarede 700 -800 dosyaya bir avukat tarafından bakılmasının önüne geçilmesi gerekmektedir.