Para piyasası fonlarına ‘mevduat’ düzenlemesi

Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR
Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR EKONOMİ GÜNLÜĞÜ julide.yigitturk@dunya.com

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), para piyasası fonlarında fon değerinin asgari yüzde 50’sinin mevduatta değerlendirilmesi zorunluluğunu getirdi. Bugüne kadar para piyasası fonlarının en fazla yüzde 10’unun mevduatta tutulma zorunluluğu bulunuyordu. Düzenleme portföy yönetim sektöründe moralleri bozarken, bankacılık sektöründe olumlu karşılandı. Üst düzey portföy yöneticileri, kararı değerlendirirken ‘sert bulduk’ yorumunu yaptı. Piyasa çevreleri “Bankalara kaynak yaratacak bu düzenleme portföy yönetim sektörüne ise darbe vuracaktır” dedi. Edinilen bilgiye göre, TKYD önderliğinde portföy yönetim şirket yöneticileri hemen Ankara’ya gitti. Bankacılar da, düzenleme ile para piyasasından mevduata akacak kaynağın fonlama maliyetini azaltarak kredi büyümesini destekleyeceğini tahmin ediyor.

Sermaye Piyasası Kurulu’nun önceki akşam yaptığı ve 15 Mart itibariyle yürürlüğe gireceğini açıkladığı düzenleme ile para piyasası fonlarının, fon toplam değerinin asgari yüzde 50’si mevduat hesaplarında değerlendirilecek. Üstelik tek bir bankada değerlendirilebilecek tutar, fon toplam değerinin yüzde 6’sını aşamayacak. Bu da fonların en az 9 banka arasında bölüneceği anlamına geliyor. Bu kararın özellikle orta ve küçük sermayeli bankalara pozitif yansıması bekleniyor.

Düzenleme ile para piyasası fonlarından alınan yönetim ücreti, fon izahname ve yatırımcı bilgi formlarında yer alan mevcut yönetim ücretinin yarısı oranında uygulanması da karara bağlandı. Portföy yöneticileri tarafından en fazla tepki çeken madde de bu fon yönetim ücretlerine gelen kısıtlama oldu. “Zaten para kazanamayan sektörün en büyük gelir kaynağı elinden alınmış oldu. Karlılığımız olumsuz etkilenecek. Hepimiz yıl sonu bütçelerimizi yaptık, buradan beklediğimiz gelirlerimiz var” diyen portföy yöneticilerine göre bu düzenlemenin esas nedeni bankalara kaynak yaratmak.

Çıkan 10 milyar lira geri döndü

Hatırlanacağı gibi Ağustos 2018’te 3 ay geçerli olmak üzere Türk Lirası mevduatlarının faiz getirisinden yapılan vergi kesintisi düşürülürken, döviz mevduatlarında ise artırılmıştı. Bu tarihten itibaren yatırım fonları pazarından neredeyse 10 milyar liraya yakın bir çıkış yaşanmıştı. Buradan çıkan kaynağın TL ve döviz mevduatına yöneldiği tahmin edilmişti. Düzenlemenin sona erdiği Kasım ayından itibaren ise yatırım fonlarından özellikle para piyasası fonlarından çıkan söz konusu 10 milyar liranın piyasaya tekrar geri döndüğü belirtiliyor.

Getiri farkı dikkat çekti

Düzenlemenin gelmesinde en önemli sebep olarak mevduat faiz oranları ve para piyasası fonlarının getirisi arasındaki yaklaşık 4 puanlık fark gösteriliyor. Görüştüğümüz kaynaklar, “Likit fonlara son aylarda ciddi oranda bir kayış oldu. Mevduata ortalama olarak yüzde 20 faiz verilirken, yatırımcı likit fonlarda yüzde 25’e yakın bir faiz alıyor. Bu nedenle banka mevduatlarından bir çıkış, likit fonlara bir yönelme oldu. Ama bu geçici bir durum. Bu nedenle kısa vadeli piyasa hareketlerine/ konjonktürel döneme göre çözüm üretmek, regülasyon yapılmasını doğru bulmuyoruz. Günü kurtarmak olarak yorumluyoruz. Zaten önümüzdeki aylarda Merkez Bankası faiz indirimine giderse getiri farkı da ortadan kalkacak” diye konuştular.

15 milyar liralık kaynak

“Sermaye piyasaları geliştirilmek istendiği bir dönemde bu düzenleme sert oldu” diyen portföy yöneticileri “Bu düzenlemenin bankacılık sektörünün talebiyle geldiğini tahmin ediyoruz. Sektörde ağırlıklı görüş, ‘kredi-mevduat dengesi sıkıntıları nedeniyle bankalara yeni kaynak desteği yaratmak’ şeklinde oldu. Fakat toplam bankacılık sektörünün büyüklüğü gözönüne alındığında bu oran aslında çok küçük kalıyor. 2 trilyon liralık mevduat pazarının yanında 15 milyar liralık bir fon kaynağı ‘devede kulak’. Toplam mevduattaki payımız yüzde 1 bile değil” dediler.
Bankacılık sektörünün toplam mevduatı 1 Mart ile biten haftada 2 trilyon 123 milyar 839 milyon 97 bin liraydı. Bu tutarın 202 milyar 783 milyon doları yabancı para mevduatından oluşuyor.

Kredi faizlerindeki düşüşü destekler

İş Portföy Başekonomisti Nilüfer Sezgin, “Mevduat faizlerinin yüzde 20 seviyelerinin de altına gelmesiyle yatırımcılar son dönemde mevduat yerine para piyasası fonlarını tercih etmeye başlamıştı. Karar bankaların mevduat tabanının bir miktar artmasını sağlayacak, toplam fonlama maliyetlerinde de düşüş getirebilecek bir uygulama. Dolayısıyla kredi büyümesinde daha aktif olan bankalar açısından destekleyici görülebilir. Kredi faizlerinde de son dönemde biraz düşüş görünüyor, bu süreci destekleyecektir” dedi. Ata Yatırım Direktörü Cem Tözge, bu karar ile para piyasası fonlarında biriken kaynakları mevduata yönlendirerek bankaların fonlama maliyetini azaltmanın amaçlandığını söyleyerek şöyle devam etti: “Yatırımcılar repo ya da likit fonlarda kalmaya devam ederse bu enstrümanlardaki tutarın en azından yarısı mevduata gideceği için mevduat faizlerini de aşağı çekecek. Yani amaçlanan ağırlıklı olarak şu an için yüzde 22.75 hatta dönemsel olarak yüzde 24’e çıkan repo faizinde park eden parayı mevduata yönlendirmek. Burada park edilen paranın mevduata yönelmesi de mevduat faizini aşağı çekecek, dolaylı yansıması da ucuz kredi vermek olacak. Yani bankaların kredi verme potansiyelini artıracak.” Tözge bu kararın ardından getirisi düşeceği için yatırımcıların da para piyasası fonlarından çıkmak isteyebileceğini ve fonlar arasında kaymalar yaşanabileceğini belirtti.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar