02 Nisan 2020 00:00 Güncelleme: 02 Nisan 2020 07:06

İZSU’da saha işçileri koronavirüse karşı önlem alınmadığı için iş durdurdu

İZSU sayaç okuma ve açma kesme işçileri, kendilerinin ve İZSU abonelerinin sağlığından kaygı duydukları için endeks okumayı durdurduklarını söyledi.

GÜNCELLENDİ

Fotoğraf: Genel-İş İzmir 2 No'lu Şube

Reklam

Dilek OMAKLILAR
İzmir

Koronavirüs salgınının etkileri her geçen gün artarken, işçilerin de alınmayan önlemler dolayısıyla kaygıları artıyor. İZSU’nun Bergama ve Dikili birimlerindeki işçiler de ‘Evde kal’ çağrısına uyamayanlardan. Çalışma şartlarına dair konuştuğumuz Genel-İş 2 Nolu Şube üyesi İZSU sayaç okuma ve açma kesme işçileri, kendilerinin ve İZSU abonelerinin sağlığından kaygı duydukları için endeks okumayı durdurduklarını söyledi. İşyeri temsilcileri taleplerini dile getirerek acil önlem alınması çağrısı yaptı.

Bergama’da sayaç okumada çalışan İşyeri Temsilcisi Şahin Çarpıkoğlu, ilk vakanın görüldüğü günden bu yana akıllarında soru işareti olduklarını belirterek, “İş sağlığı güvenliği açısından hem biz işçilerin hem de gezdiğimiz, yeri geldiğinde evine girdiğimiz, bahçesine girdiğimiz abonelerin can sağlıkları açısından problemlerin olduğu aşikar. Sanki gönüllü taşıcıymışız gibi o evden virüsü alıp bu eve götürdüğümüz şüphesindeyiz. Sağlığın önceliğini dikkate aldığımızda ilk durdurulması gereken iş kolunun endeks okuma olduğu kesindir. Bu bağlamda kurumun, doktorların açıkladığı hijyen süresi 40 dakika olan eldivenle, tam koruma sağlamayan maskeyle ve alana dağıtılmakta geç kalınan dezenfektanla endeks okutulmaya devam edilmesi şaşılacak bir durum” dedi.

"SAHADA ÇALIŞANLARIN İHTİYAÇLARI ÖNCELİKLİ OLMALI"

Çarpıkoğlu, “Unutulmamalıdır ki bu süreç bitecek ve biz hep birlikte bu kurumda çalışmaya devam edeceğiz. Şu unutulmamalıdır ki endeks okuyucular İZSU’nun hatta büyükşehrin yüzüdür ve bu arkadaşların yüksek moralle çalışması ve vatandaşa yaşanan sıkıntılar karşısında kurumu savunması ön şart olmalı ve bu sahada çalışan arkadaşların gereksinimlerinin öncelikli olması gerekmektedir” diye konuştu.

Geçtiğimiz günlerde Genel-İş 2 No’lu Şubenin alınmayan önlemler karşısında sayaç okumayı durdurduklarını hatırlatan Çarpıkoğlu, “Kaldı ki söz konusu 19 Mart ve 24 Mart tarihindeki sendikamızın aldığı iş durdurma eylemi de sözleşmemizde de yer aldığı üzere işveren gerekli İSG tedbirlerini almadığında ‘İşten kaçınma hakkı’ çerçevesinde olmuştur. Bu süre zarfında işçinin yevmiye kesintisi kuralsızdır. Aslında, işe çıkılmadığı gün işyerlerinde tutulacak tutanaklar neticesinde disiplin kurullarına sevk edilmesi gerekmektedir. Bu durumda sağlıklı günlere ulaşıncaya kadar ve ulaştıktan sonra da iş barışının sağlanması ve o şekilde devam etmesi için sürecin bu şekilde devam etmesinden yanayız” dedi.

Şahin Çarpıkoğlu, “Ülkemizde bu kadar sıkıntı varken bizim kurum içi, iç meselelerimizle değil ülkemizi abluka altına almış zihniyetle mücadele etmemiz gerektiğini düşünmekteyiz. DİSK’in burada rolü çok önemli, işçi hangi sendikadan olursa olsun biliyor ki DİSK bu haksızlığın karşısında duracaktır. Şube Başkanımız Arif Yıldız’a da güveniyoruz” diye konuştu.

"YEVMİYE KESİNTİLERİ KURALSIZ UYGULAMADIR"

Dikili’de İZSU biriminden Bülent Dinç ise en fazla riskin saha işçileri olarak sayaç okuma ekiplerinin taşıdığını söyledi. Dinç, “Sayaç okuma personellerine verilen malzemelerin tam koruma sağlamadığı, yetersiz kaldığı bilinmektedir. Buna rağmen hâlâ çalıştırılıyoruz. 19 ve 24 Mart’ta sendikamızın aldığı iş durdurma kararlarıyla işten kaçınma hakkımızı kullandık. Bu süre zarfında yapılan yevmiye kesintileri kuralsız bir uygulama olmuştur” dedi.

Reklam