33. Dünya Takım Şampiyonası 7. defa Antalya-Manavgat Alibey Club'te gerçekleşti. 600'den fazla kadınlı erkekli oyuncu; 10 yaş kategorisinde (60+/65+/70+/ 75+ ve 80+) 30 ülkeden tam tamına 156 takımHem de ne güçlü takımlar. Kaptanlar toplantısı, açılış seremonisi, oyuncu gecesi derken bir hafta büyük mücadele ve yorgunluk içinde çok çabuk geçti. Neredeyse 15 sene önce kortlarda tanımış olduğum yaşıtlarımla tekrar karşılaşmak ve sohbet etmek, hatta sonuçları kötü de olsa mücadele etmek güzel oldu. Türkiye'den seçmeler sonunda seçilmiş ve müsabakalara katılan 7 takımımızın çok başarılı olduğu, beklendiği gibi tabii ki söylenemez. Biz, üç takımımızın, kolay olmasa da birer ülkeyi yenerek üst sıralara çıkmasından ancak mutlu olduk.
Rakiplerimizin takımları hem eski, hem güçlü, hem iyi seçilmiş ve iyi kurulmuş, hem de iyi hazırlanmış oyuncularla dolu. Bu şampiyonaya hazırlanarak desteklenerek, motive edilerek geliyorlar.
Bu arada geçen senelerde olmadığı kadar çok 80+ kadın erkek oyuncu vardı. Bunu da duyurmadan yapamadım. Son sözüm ise İzmirli milli oyuncumuz Aysel Ertuğ'a: kendisi yaptığı 5 tek maçının 4'ünü, 4 çift maçının 1'ini kazanarak kafilemizin en başarılı oyuncusu oldu ve takımını bir üst sıraya çıkarmayı başardı. Kendisini candan kutluyorum.
Unutulmayan Tokyo finali
Aynı hızla yükselmeye devam eden Kanadalı Raonic ve Japon Nishikori Tokyo'da müthiş bir tenis şöleni yaşattılar. Her dönüşte nefeslerimizi sakinleştirirken en büyük yardımı SPORTSTV'den aldık ve tekrar ayni zevkle seyre döndük. Aslında Izmir Cup'tan aşina olduğumuz manevi evladımız Nishikori'nin kazanması hepimizi çok memnun etti. Bu arada Raonic'in de hakkını yemeyelim: çok güzel mücadele ettiği gibi kazanabilirsin de... Ülkesinde ilk defa şampiyon olan Nishikori şampiyonluğunu ayakta alkışlanarak, ağlayarak ve duygusal anlar yaşayarak kutladı. Yapılan ödül töreni ise MUHTEŞEM'di. Benzer törenlerimizi düzenleyenlerin öğrenecekleri daha çok şey olduğunu bu töreni izledikten sonra bir kere daha anladık. Umarız ders almışlardır.
Çağla Büyükakçay
Çağla'mız bu hafta hocası Can Üner ile Çin'in Tianjin şehrinde elemelerde mücadele etti ama 62 sırada ki Amerikalı rakibine yenilmekten kurtulamadı. Ardından oynadığı Kremlin turnuvasında ise ana tabloya çok yaklaştı ama sonunu getiremedi. Sakatlıkla uğraşan milli raketimiz her halde Fransa'da oynamayı planladıkları turnuvaya katılamayacak. Acil şifalar diliyorum.
Marsel İlhan
Beklediğimiz yükselişe geçen milli raket, geçen hafta İzmir Cup ikincisi JAZİRİ'ye yenilerek Valancia turnuvasında ana tabloyu göremedi. İyi oyununun devamını diliyoruz.
WTA Shangai
Kadınlar sene sonu turnuvası başladı ve SportsTv sayesinde seyredebiliyoruz. İstanbul'dan alışmıştık, oyuncuları yakından izleyip alkışlayabiliyordukBu sene ilk maçları TV den izlemek bana biraz garip geldi, ama yine de mutluyuz. Detaya girmek istemiyorum. Çünkü biliyorum ki tenis severler programı çok iyi takip ediyorlar. Favori mi? Bence Sharapova bu sefer ve bir ihtimal Halep.