Arabaların teknik özelliklerini araştırırsanız yakıt kullanma durumu hakkında bilgilere rastyabilirsiniz. Şehir içi ve dışında ve de karma olarak ne kadar yakıt kullanıldığı bilgisi verlir. Genellikle 100 km'de 3.5 ile 6.5 litre arasında değişir. Tabii ki motor hacmi büyük bir araç kullanıyorsanız harcadığınız yakıt da daha fazla olur. Diyelim ki, ortalama 100 km'de 5 litre tüketiyorsunuz. Harcanan yakıtın değerini şöyle bir örnek ile daha iyi anlayabiliriz. Örneğin İzmir'den Çeşme'ye ideal sürat ile gidiyorsanız en az 15 TL yakıt kullanırsınız, ideal sürat 100- 110 km arasındadır. Ancak süratinizi 140-150 km'ye yükseltirseniz harcadığınız yakıt iki misli oluyor. Normal bir sürat ile giderseniz Çeşme'ye 45 dakikada gidersiniz. Ama süratiniz 150 km olursa 15 dakika erken gidersiniz. Şimdi size sorsalar; "Şu yolu 15 dakika erken gideceksin ama karşılığında 15 TL fazla ödeyeceksin", kabul eder misiniz? "Ben 15 dakika daha hızlı gidebilmek için 15 TL'yi sokağa atabilirim" diyecek kadar aptal olanlar bu yazıyı okumasa da olur. Yani yolculuk sırasında her 15 dakikada bir defa 5 TL'yi arabanın penceresinden dışarı atar mısınız?
Sanırım hiç kimse parasını böylesine aptalca sokağa atmayı kabul etmez. Ama gel gör ki Çeşme otobanında 150-160 km'lik hız ile gidenlerin sayısı hiç de az değil. Yani Çeşme otobanında birçok kişi sokağa aptalca para savurarak yolculuk yapıyor. En fazla 15 dakika daha erken gidebilmek için daha fazla yakıt kullanmak yani gereksiz yere paranızı sokağa atmak aptallık değil de nedir?
Ama tabii ki böylesine aptalca davranışların çeşitli psikolojik nedenleri vardır. En yaygın olanı aşağılık kompleksidir. Veya bazı kişiler için kompleks kelimesi fazlalık olabilir. Kişi ne kadar hızlı araç kullanıyorsa, ne kadar çok araç solluyorsa o kadar mutlu oluyor. "Enayiler ve beceriksizler yolda kağnı gibi giderken ben hepsini geçiyorum" düşüncesi ile egosu tatmin oluyor. Kendisini kanıtladığını hissediyor. Bu arada 15 TL'yi boşu boşuna sokağa attığını tabii ki düşünemiyor.
Seneler önce bir toplantıda "En çok ruhsal veya cinsel sorunu olanlar böylesine hızlı araç kullanır" demiştim.
O zamanki gazetelerden biri de, aslında tam olarak bana ait olmayan şöyle bir manşet atmıştı."Dr. Hüsnü Uçar yatakta kuzu olanların yolda kurt olduğunu söyledi". Bu manşete çok gülmüştüm.
Yani erkekliğini yatakta kanıtlayamayanlar, yolda kanıtlamaya çalışıyorlar mı? O zamandan beri çok süratli gidenleri görünce kendi kendime düşünürüm; "Acaba aşağılık kompleksi mi yoksa cinsel sorunu mu var" derim.