Karşıyaka'nın eski sporcusu, Burhan Özfatura zamanında İzmir Belediyesi'nin İmar Komisyonu Başkanı yüksek mühendis Yıldırım Karakaplan, Devletle İzmir B.Ş.Belediyesi arasındaki çekişme nedeniyle bir türlü yapımına başlanamayan Karşıyaka Stadı sorununa bir çözüm önerisinde bulundu.
Karakaplan, "Bu konu ileri geri beyanatlar ve iddialarla sulandırılmasın. Her kafadan bir ses çıkmasın. Konuşmacılar veya iddia sahipleri önce kentlerinin menfaatlerini savunsunlar" dedi ve ekledi:
"Eğer stat 15 binlik kapasiteden 8 bine indirilirse trafik sorunu daha aza indirgenir, hem de stadın inşaatı daha ucuza çıkar."
***
1968-1971 yılları arasında İzmir Atatürk Stadı'nın şantiye mühendisliğini de yapan Karakaplan, görevde bulunduğu sırada Karşıyaka Stadı için de geniş incelemeler yaptığını, özellikle stadın arkasındaki Orman Müdürlüğü sahasının da Gençlik Spor Genel Müdürlüğü'ne devri için çalışmalarda bulunduğunu ancak oraya lojmanlar yapılınca bu birleşmenin gerçekleşemediğini anlattı.
Yıldırım Karakaplan'dan bir uyarı daha. Karakaplan diyor ki:
"Karşıyaka'daki stadın yelken, tenis, atletizm, yüzme ve basketbol branşlarını ihtiva eden bir spor kompleksi haline getirilmesi daha uygun olur. 15 bin kişilik stadın da Karşıyaka Selçuk Yaşar Spor Tesisleri'nin yanındaki Hazine'nin ve B.Şehir Belediyesi arsalarının bulunduğu alana kaydırılmasında her yönden fayda vardır."
Karakaplan, Karşıyaka ve Göztepe statları için tahsis edilen 120 milyon liranın geriye gitmesinin kenti daha uzun yıllar gerileteceğini de belirterek, tarafları bir çözüm bulunması yolunda buluşmaya çağırdı.
hayattan
Kaçak elektriğin parasını ödemeyin
Yargıtay'dan, kayıp-kaçak elektrik vurgununa tokat gibi karar.
Yargıtay, elektrik dağıtım şirketlerinin vatandaşlara gönderdikleri faturalara 'Kayıp-kaçak bedeli ve sayaç okuma parası'nın yansıtılmasının hukuka uygun olmadığına karar verdi. Ve vatandaşı uyardı.
İşte bu tarihi karardan bir pasaj:
"Elektrik enerjisinin nakli sırasında meydana gelen kayıp ile başka kişiler tarafından hırsızlanmak suretiyle kullanılan elektrik bedelinin (kaçak) kurallara uyan abonelerden tahsil yoluna gitmek, hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaşmamaktadır."
* * *
Yani bu şu demektir.
"Artık bundan sonra, tellere kanca atıp elektrik araklamaya paydos."
Anlayacakları dilden konuşmaya devam:
"Bugünlere kadar çaldığınız elektriğin parasını bu ülkenin namuslu, dürüst insanları başa gelen çekilir" dedi, gişelerin yolunu tutup ödedi."
***
Bu aşamada elektrik dağıtım şirketlerine düşen görev, hırsızların yakalanması için kolluk kuvvetleri ile işbirliği yapmak ve enerji hırsızlarını, vurguncuları, soyguncuları enseletmektir.
Bu uygulamayı gerçekleştiremezlerse kaybeden bu elektrik dağıtım şirketleri olacaktır.
Çünkü, dürüst vatandaş kapısına bırakılan makbuzlardaki 'kaçak elekrik' sütunundaki rakamı ödemeyecektir.
Bu işin çaresi de, bazı kent ve semtlerde geceleri sokak lambalarını söndürmek de olmayacaktır.
Bu elektrik dağıtım şirketlerini şimdi ciddi bir sınav bekliyor.
ege'den
Dikili'de Yunanca kursu
Dikili Belediyesi'nin, bölgesel barışa katkıda bulunmak ve Türk-Yunan dostluğu duyarlılığını güçlendirmek için 'Sevgi'nin Dillerini Hep Birlikte Konuşalım' hedefiyle düzenlediği Yunanca Dil Kursu büyük ilgi gördü.
Yunanca dil kursuna toplumun her kesiminden vatandaşların yoğun katılımı olurken, 4 aylık eğitim programı sonunda kursu başarıyla tamamlayan kursiyerler, Milli Eğitim Bakanlığı onaylı Dil Sertifikası almaya hak kazanacaklar.
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Çağdaş Yunan Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı mezunu Uzman Eğitmen Gönenç Turan tarafından verilen kurslarda Yunanca temel eğitiminin yanı sıra, pratik konuşma, dil bilgisi konularında da kursiyerlere eğitim veriliyor. Hafta içi salı ve perşembe günleri 18.00 ile 21.15 saatleri arası verilen kurslarda 4O'ın üzerinde kursiyer eğitim alıyor.
küpe
Ürkek biri, tehlikeden önce çekingen, tehlike sırasında korkak, tehlike bittikten sonra da cesurdur.
J. Paul Richter
laflama
* Cepte kuruş PARA olmadığı halde, her köşebaşından sanki bir alacaklının ensemize yapışacağı korkusuna PARA-NOYAKLIK denir!
* Milletçe halimiz. Ya bahaneler, ya bana ne demeler...
* Bazen büyüklerimiz öyle pot kırıyorlar ki, "Budur. Gafı gediğine koydu işte" diyorum!
* Mutluluğun resmini çizmeyi bırak, sen asıl kadınları mutlu edebilir misin Abidin Abüüüüü?
* İsmail Dümbüllü demiş ki, "Hayatta beni tek bir kişi anladı, o da yanlış anladı!" Ahhh ahhh; beni de herkes anladı ama anlamamazlıktan geldiniz üleen!
İbrahim Ormancı'dan