1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

İstanbul’daki Nevruz’dan barış çağrısı

21 Mart 2018

Bakırköy’deki Nevruz kutlamasında barış talepleri öne çıktı. Barış, alanı dolduran pek çok kişinin dilindeydi. DW Türkçe’nin görüştüğü pek çok katılımcının dileği baharla birlikte barışın da gelmesiydi.

https://p.dw.com/p/2ujn5
Türkei Nouruz-Fest in Istanbul
Fotoğraf: DW/K. Akyol

İstanbul’un Bakırköy ilçesindeki halk pazarı alanı, tamamen polis barikatlarıyla çevrili. Yüzlerce polis var. Nevruz kutlaması için gelenler öğle saatlerinden itibaren tek tek aranarak içeri alınıyor. Alanda binlerce kişi ve büyük bir coşku var. Hemen her yerde zılgıtlar eşliğinde halaylar çekiyor, türküler söylüyor.

Ellerde yüzlerce bayrak ve flama. En çok göze çarpan evsahibi konumundaki, Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) bayrakları. HDP’nin dağıttığı "Newroz piroz be", "Newroz kutlu olsun" yazılı flamaları sallıyor pek çok kişi.

Newroz şöleni, müzisyenlerin ve konuşmacıların yer aldığı dev sahne önünde geleneksel ateşin yakılmasıyla başlıyor. HDP, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu, Emek Partisi ve Alevi-Bektaşi Federasyonu’nun da aralarında bulunduğu 17 örgütün ortak Newroz mesajı Türkçe ve Kürtçe okunuyor. Mesajda barış çağrısı yapılıyor.

Türkei Nouruz-Fest in Istanbul
Fotoğraf: DW/K. Akyol

Cezaevlerinden de benzer bir mesaj geliyor. Tutuklu siyasetçilerden Leyla Güven, Mehmet Aslan, Figen Yüksekdağ, Selahattin Demirtaş, Sebahat Tuncel, İdris Baluken ve Ayla Akat Ata’nın ortak mektubunda şu ifadeler dikkat çekiyor:

"İçeride de olsak, dışarıda da olsak özgürlük mücadelemizin iradesini dimdik ayakta tutuyoruz. Halkımızla barış halaylarında buluşacağımız bizler de, beton duvarlar arasında yaktığımız Nevruz ateşleriyle, zılgıtlarımızla, halaylarımızla, sloganlarımızla katılıyoruz aranıza. Her yer bahar oluncaya, özgürlük bayramında buluşuncaya kadar her yer direniş, her yer Nevruz."

Konuşmalar, okunan mektuplar, müzikler sık sık sloganlarla kesiliyor. En çok tekrarlanan slogan "Newroz biji". “Faşizme karşı teslim olmayacağız” ve “Baskılar bizi yıldıramaz” da sık tekrarlananlardan. Konuşmalarda PKK’nın hapisteki lideri Abdullah Öcalan’dan söz edilince, sık sık “Biji serok Apo” sloganları duyuluyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı protesto eden sloganlar yükseliyor zaman zaman. Sahnedeki konuşmacı araya giriyor, uyarıyor, "Belirlenen ortak sloganlar dışında slogan atmayalım" diyor.

Türkei Nouruz-Fest in Istanbul | Sezai Temelli, HDP
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli.Fotoğraf: DW/K. Akyol

Son konuşmacı HDP’nin yeni seçilen eş genel başkanlarından Sezai Temelli. Temelli de, diğerleri gibi Suriye’nin Afrin kentinde yaklaşık 2 aydır süren askeri operasyonu eleştiriyor. "Bu savaşı ancak halklar durdurabilir, emekçiler durdurabilir. Bu savaşa ancak bizler dur diyebiliriz, yan yana gelerek mücadelemizi yükselterek durdurabiliriz" diyor Temelli.

Temelli iktidarı sert sözlerle eleştiriyor: "Kendi iktidarını devam ettirmek isteyenler zulmü her yere yayıyorlar. Evlerimizin içine, sokaklarımıza, iş yerlerimize, tarlalarımıza o zulmü taşıyorlar. Bu zulümle abat olacaklarını sanıyorlar. Halk size 'hayır' diyecek, bunu durduracak. Nasıl 16 Nisan'da hayır dediysek, şimdi de alanlarda, sokaklarda meydanlarda faşizmi yıkacağız, bu gidişata dur diyeceğiz."

Türkei Nouruz-Fest in Istanbul | Fatma Demir
Fatma DemirFotoğraf: DW/K. Akyol

Yalnızca sahnede konuşanların değil, meydanı dolduranların dilinde de çoklukla barış var. 44 yaşındaki Fatma Demir, "Bahar bayramımızdır. Bayram için biz buraya gelmişiz" diyor. "Bir ana olarak sürekli barış istiyoruz, yaşamak istiyoruz, çocuklarımızın yaşamasını istiyoruz. Bak Afrin’de bir sürü çocukları, sivil insanları katlediyorlar. Biz böyle savaşları istemiyoruz, hayır diyoruz savaşa. Barış istiyoruz, kardeşlik istiyoruz" diye devam ediyor Demir.

Fatma Demir’in beraberindeki arkadaşı 42 yaşındaki Aliye Goga söze giriyor. Mesleğini sorduğumuzda ev kadını olduğunu söylüyor, ardından sormadan ekliyor: “Ermeni’yim ben.”

Goga, kutlamalar başlamadan 30’dan fazla kişinin gözaltına alınmasını ve üst aramalarını protesto ediyor. "Nevruzumuz için, baharımız için, halkımız için buraya geldik. Nevruz bizim için gerçekten çok değerli. Senede bir gün oluyor" diye başlıyor sözlerine, "50 yaşından tut, 13 yaşındaki çocuklar bile Nevruz’a gelen insanları eğer gözaltına alınıyorsa bu devlet, her şey beklerim ben artık" devam ediyor.

21 yaşındaki Ahmet Akdağ, işçi. Hemen her sene Newroz kutlamalarına katıldığını belirtiyor. "Koşullar zor ama yine de inadına geliyoruz, bayramımızı kutluyoruz. İnsanların yılmadığını, kararlılığını görüyorum. Çok mutluyum" diyor.

Türkei Nouruz-Fest in Istanbul | Ahmet Akdag
Ahmet AkdağFotoğraf: DW/K. Akyol

Zor koşulları şöyle özetliyor Akdağ: "Berbat durumda Türkiye’de. Eğitim sistemi çökmüş durumda. İşçiler aç. Yoksulluk var, açlık var. Kadına değer sıfır, tecavüz var. Gençler olarak üzüyor bizi bunlar. Ülkemizde böyle şeyler görmek istemiyoruz."

Alandaki gençlerden 33 yaşındaki Gülistan Güner, garsonluk yaptığını söylüyor. "Çok güzel baharın gelişini kutluyoruz” diyor. Ardından “Ama çok üzülüyoruz" diye ekliyor, "En kısa zamanda bir çare bulunması lazım. Barışın gelmesini istiyoruz, başka bir şey diyemeyeceğim." 

Türkei Nouruz-Fest in Istanbul | Gülistan Güner
Gülistan GünerFotoğraf: DW/K. Akyol

“Bahar yaşamdır, heyecandır. Yaşamın yeniden doğması gibi bir şey. O heyecanı, o coşkuyu yaşamak için buradayım” diyor Şenol Özbek, 56 yaşında, tüccar, eşiyle birlikte gelmiş Nevruz alanına.

“Barışı dillendirmek çok zor bu ülkede” diye devam ediyor, “Barış dediniz mi bir şekilde derdest edilip zindanlara gidiyorsun, rehin alınıyorsun. Yani işimiz zor. Savaşı övmek, insanın insanı öldürmesini savunmak nasıl bir psikoloji, nasıl bir kültür, ben bunu anlamıyorum. Ama bu ülkede savaş, insanın insanı öldürmesi sanki onur kaynağı, övünç kaynağı.”

66 yaşındaki Salih Koç, mesleğini sorunca, “İşsizim” diye yanıtlıyor. Çok kısa konuşuyor: “Barış için, barış için buraya geliyorum. Vallahi barış istiyoruz, kardeşiz biz.”

Kürşat Akyol

© Deutsche Welle Türkçe