Giriş
Şehre daha önce gelmemiş bir yolcu için ilk intiba havalimanında oluşur.
İstanbul’a uçan bir ziyaretçinin havalimanından çıkışa adımını attığı anda karşılaştığı manzara şu:
Aşırı sigara dumanına boğulmuş kapı önü, ön bölüme yığılan araçların yarattığı kaos, bunları engellemek için sürekli düdük öttüren trafik polisleri ve durmadan kornaya basan taksiciler!
İstanbul muhteşem bir şehir olmasına karşın kendisiyle ilk kez karşılaşan bir ziyaretçiye işte bu kadar kötü bir görüntü veriyor.
Anlattığım problemlerin bir kısmı Atatürk Havalimanı’nın fiziki sıkışıklığından kaynaklanıyor ancak kötü uygulama, eksik denetim ve kurallara uymamanın da payı var.
Geçen hafta Atatürk Havalimanı iç hatlar geliş terminalinin kapısında, beni evime götürecek aracın gelmesini bekliyordum. Bir taksici çok rahatsız edici şekilde korna çalarak yanıma yaklaştı, araçtan indi.
- Aramızda geçenleri aktarıyorum:
- Taksi lazım mı?
- Hayır.
- Araç mı gelecek?
- Evet.
- Hmm olsun, yine de ben götüreyim!
Şunu biliyorum ki, bu istisnai bir durum değil. Maalesef, İstanbul’da taksicilerin önemli bir bölümü saçmalamakta sınır tanımıyor ve meslek ahlakının gerektirdiği şekilde davranmıyor.
Yağmurda yolcu almayanlar, turistleri gereksiz yere dolaştırıp fahiş paralar isteyenler, yolculara hakaret edip dövmeye kalkanlar, hatta uyuşturucu madde alan ve o direksiyonda hiç oturmaması gereken insanlar hâlâ taksicilikle uğraşıyor.
İşlerini ciddiyetle yapanların sayısı çok azaldı. Akıllı telefonlarla kullanılan bir taksi uygulaması olan UBER, bu tepkinin sonucunda ilgi görmüş ve yaygınlaşmıştı. Ancak şu an belirsiz bir süreç var. Taksi sektörünün çökmesini ve binlerce insanın mağdur olmasını hiç istemem ama bu koordinasyonsuzlukta olan İstanbullulara oluyor. Havalimanına taksiyle gitmek zorunda olan milyonlarca yabancı ziyaretçi de çok kötü deneyimler yaşıyor.
Türkiye’nin önemli bir turizm tecrübesi var ve zaman içinde ciddi yol da alındı ancak turizmde segment atlamak isteyen bir ülkenin işe önce bu sorunlu alanlardan başlaması lazım.
Yüksek gelir düzeyine sahip turistlerin sayısını artırmak ve toplam gelirlerimizi büyütmek istiyoruz.
O hâlde sadece altyapımızı yenilemekle kalmayıp zihniyeti de değiştireceğiz.
Geçen hafta CNN Türk’teki “Hafta Sonu” programıma konuk olan TÜRSAB’ın yeni Başkanı Firuz Bağlıkaya dinamik ve çok proje üreten bir insan. UBER ve Booking.com gibi tartışılmakta olan meseleler dâhil bir dizi alanda TÜRSAB bünyesinde ciddi çalışma yürütüyorlar. Bir başka yazıda bunlardan bahsedeceğim.
