İsmet Orhan yazdı: Uğur Mumcu'yu bir de benden dinleyin

Yurt Gazetesi yazarı İsmet Orhan, araştırmacı gazeteci Uğur Mumcu'nun katledilişinin 28. yılında dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.

UĞUR MUMCU’ YU BİR DE BENDEN DİNLEYİN ! ?

 

Başkent Ankara’nın,
En önemli iki ilçesi vardır...

Çankaya,
Yenimahalle...
.
Çankaya,
Cumhuriyetin “ protokol “ ilçesidir...
Cumhurbaşkanlığı köşkü
Başbakanlık konutu
Dışişleri konutu
Genelkurmay
Diğer hepsi...

Anlayacağınız,
Devletin yerleşik yönetildiği ilçedir Çankaya...

Taa ki !
Beştepe külliyesi kurulana kadar...
.
YENİMAHALLE ...

Ankara’nın kültür deposudur...
Okumuş, yazmış,
Cumhuriyetin ilk memurlarının mesken mahallesidir...

Ankara’nın,
Türkiye’ye sevkettiği,
Sanatçılar
Bürokratlar buradan çıkardı...!

Ayrıca,
Türkiye Cumhuriyeti devletinin,
Milli istihbarat teşkilatı,
Yani MİT’in merkezinin bulunduğu ilçedir...

Hele bir meyhanesi vardı ki !
Dünyadaki bütün istihbaratçıların uğrak yeriydi...
ÇALIKUŞU meyhanesi...

Bir de ünlü lisesi vardı ?
Mustafa Kemal Lisesi...

Adı gibi,
Türkiye’deki üniversitelere en çok öğrenci gönderen liseydi...
.
İşte benim,
Gençliğim,
Bu lisede...
Bu ilçede,
Yani,
Yenimahalle’de geçti...
.
Halk evi
Halk eğitim merkezi
Sanat evi
68 kuşağının alevli mücadelesinin mekanı Yenimahalle...
.
17 yaşındayım...

Halk evinde,
Aydın insanları
Yazarları
Sanatçıları
Cumhuriyet sevdalılarını...
Dinlemek,
Tanımak içinde geçiyor günlerim...

Bir yandan da,
Yeni başladığım profesyonel futbol hayatım...

Ud çalma sevdam...
Sanat musikisine düşkünlüğüm...
.
12 Eylül 1980 darbesi oluyor...
Mamak cezaevinde buluyorum kendimi...

Tek suçum var ?!
Tandoğan meydanında topluca atılan slogan...

Ne Rusya
Ne Amerika
Tam bağımsız Türkiye...

Ailemin haberi dahi yok...

9 ay işkenceli hapisten sonra,
İstanbul'a gidiyorum...
13 gün de Metris cezaevinde kalıyorum...
.
Askerlikten sonra,
Bir şekilde Almanya’da buluyorum kendimi...
...
Almanya’da,
Bir zaman sonra...

Fakir Baykurt
Gültekin Gazioğlu
Cem Karaca
Neşet Ertaş...

Bir aile gibi yaşadık...
.
Bülent Ecevit,
Bonn Üniversitesine konuşmacı olarak geldiğinde,
10 gün boyunca geceli gündüzlü Türkiye’yi ve dünyayı,
Ecevit’ten dinleme fırsatım oldu...
...
Buraya kadar neden kendimden bahsettim ?

Neden,
Uğur Mumcu ?

Niye senden dinleyelim sorusuna açıklık getirmek içindi...
.............................
İŞTE,
UĞUR MUMCU...

Almanya’dan,
Türkiye’ye dönüyorum...
Yıl,
1989...

Fakir Baykurt,
Uğur Mumcu’ya vermemi istediği mektubu verdi bana...

Ankara’da konur sokakta,
Uğur abiye verdim...

Açtı okudu !
İsmet’ciğim bak dedi...!

“ Senin iyi bildiğin ve büyüdüğün Yenimahalle’deki Çalıkuşu meyhanesine gideceğiz bu akşam...

Ben bir kaç arkadaşla sohbet edeceğim...
Senin gözüne bakınca,
Dışarı çıkıp on dakika dolaştıktan sonra gelip,
Uğur abi seni bekliyorlar diyeceksin ve buradan ayrılacağız “ dedi...

Olur abi dedim ve aynısını uyguladım...

Masaya döndüğümde,
Uğur abi ayakta...
Elleri titreyerek avazının çıktığı kadar bağırıyor !...

“ Ulen siz,
Değil bu ülkenin istihbarat başkanları,
Allemi Cihan olsanız...
Ağzınızla kuş tutsanız...
CIA
MOSSAD
KGB çalışanı olsanız dahi,
Atatürk cumhuriyetini yok etmeye gücünüz yetmeyecek...
Allah belanızı versin...
Benimle ilgili de,
Elinizden geleni arkanıza koymayın “ dedi...
Çalıkuşu meyhanesinden ayrıldık...
.
Siyah fermuarlı çantasına gözlüğünü koydu,
Hadi yavrum sen evine git dedi...
.
Anladınız mı ?
Uğur Mumcu’nun ne denli,
Atatürk
Cumhuriyet
Vatan sevdalısı olduğunu ?...