İskender Bayhan: Tek adam tek parti yönetimi kendi sonunu hazırlıyor

Gazeteci İskender Bayhan, Erdoğan'ın 27 Mayıs darbesi mesajını ve seçim ve siyasi partiler yasasının değiştirilmek istenmesi tartışmalarını Gündem Özel'de değerlendirdi.

28 Mayıs 2020 14:00
Paylaş

Gazeteci İskender Bayhan, Erdoğan'ın 27 Mayıs darbesi mesajını ve seçim ve siyasi partiler yasasının değiştirilmek istenmesi tartışmalarını Zeliş Irmak'ın sunumuyla Gündem Özel'de değerlendirdi.

İskender Bayhan'ın değerlendirmelerinden satır başları şöyle:

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve tek adam yönetimi Türkiye siyasi tarihinin en önemli parçalarından birisi olan darbeler içerisinde kendisine en faydalı olanını ve milli yerli propagandasına en yatkın olanını 27 Mayıs olarak seçti. Memlekette bir tek 27 Mayıs darbesi varmış gibi konuşuyor. Hatta Yassıada’yı da özgürlükler  ve demokrasi adası olarak ilan etti. Adnan Mendereslerin idamıyla sonuçlanan 27 Mayıs darbesini bugünkü ihtiyaçlarına, bugünkü çıkarlarına en çok hizmet eden darbeyi 27 Mayıs olarak seçmiş.

ERDOĞAN HÜKÜMETİ VE CUMHUR İTTİFAKI ERKEN SEÇİM İSTEMİYOR

Erken seçim tartışmalarının yeniden gündeme gelmesinde 31 Mart’taki yerel seçimde 5 büyükşehir başta olmak üzere Cumhur İttifakının ve Erdoğan’ın aldığı seçim yenilgisinin önemli payı var. Devlet Bahçeli’nin Meclis açıldıktan sonra, Meclis’in hızla atması gereken adımlar diye gündeme getirdiği değişikliklerin payı var. Türkiye’de, AKP hükümetinin değişmesi gerektiği ve yapılacak ilk seçimde değişecek beklentisini bir an önce erken seçime bağlayanlar var. Halkta oluşan hoşnutsuzluk ve Erdoğan hükümetinin ve Cumhur İttifakının güç kaybetmesinin erken seçimi artık kaçınılmaz hale getireceği ve Erdoğan’ın mecbur kalacağı düşüncesi de var.

GERİCİ, FAŞİST SİSTEM İNŞASI İÇİN YENİ ADIMLAR ATIYORLAR

Erdoğan Hükümeti ve Cumhur İttifakı erken seçim istemiyor. Devlet Bahçeli’nin çıkışlarını da bir erken seçim olarak yorumlamak bugünkü koşullarda isabetli bir değerlendirme değil. Devlet Bahçeli olası bir seçimde Cumhur İttifakının kaybetmeyeceği bir formül üzerinde duruyor. Bunun için de AKP’den kopan yeni partilerin de işini zorlaştırmak için ve hükümetteki pozisyonunu devam ettirebileceği bir durumun oluşmasının yasal zeminini açmaya çalışıyor. Erdoğan da erken seçim yok dedi. Cumhur İttifakı erken seçimden ziyade daha tehlikeli adımlar attığı gerçeğini bu tartışmalar üzerini örtüyor. Önümüzdeki dönemde erken seçim beklentisinden çok, Cumhur İttifakının çıkışıyla birlikte tek adam tek parti yönetimini daha gerici, faşist bir sitem haline getirmek üzere yeni adımlar atmasına tanık olacağız. Bu tartışma bunun bir parçası, erken seçim tartışması değil.

AKP iktidarı önümüzdeki dönem de şaibesiz ve itirazsız tek bir seçim yaptırmama tutumunu devam ettireceği gibi seçim olsa bile daha itiraz olmadan kendi sonuçlarını tayin edebileceği yasal zemin istiyor.

Tek adam tek parti yönetimi kendi sonunu hazırlıyor. Kendini kuvvetlendirecek hamleler yapıyor ama halktaki tepkiyi, sorgulama eğilimlerini, hoşnutsuzluğu, huzursuzluğu kendi seçmenine bile güven verme konusundaki kaybettiği desteği geri alma açısından sonuçlar doğuramıyor.

HALKIN TEPKİSİNİN SANDIĞA YANSIMASI ENGELLENEMEZ

Halkın çalışma ve yaşam koşullarında içine itildiği durumu, kriz ve salgın koşullarında işçi ve emekçilerin içine düştüğü tabloda hükümete keseceği faturayı teknik düzenlemelerle ortadan kaldıramazsınız. Belki engeller artar ama halkın tepkisinin sandığa yansıması engellenemez.

DEMOKRASİ GÜÇLERİNİN DAHA ÇOK TEŞHİR YAPMASI LAZIM

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin anayasal çerçevesinde de değişiklikler gündeme getirebilirler. O durumda 2023 seçimlerine doğru bir referandum ihtimalini de düşünerek bu hazırlıkları yapıyor olabilir.

Demokrasi güçleri yerellerden başlayan çalışmalarla bu değişiklere karşı halkı gerçekleri anlatmalı. Her aşamasının iyi teşhir edilmesi lazım. Her aşamada doğru mesajlar verilmesi çok önemli.

“Erken seçim olacak, gidecek. Ya gitmezse” gibi tartışmalar seçim magazinine dönüyor. Halkta bir bilinçlenme, aydınlanma, daha çok örgütlenme ile uğraşmak yerine “seçim borsası” ekseninde tartışmalar yürütülmemeli.

İŞÇİ VE EMEKÇİLERİN MÜCADELEYE NASIL SEFERBER EDİLECEĞİ TARTIŞILMALI

Tek adam yönetiminin özelliklerinden birisi de Türkiye’nin bütün gündemini tek adamın belirlemesi ve gündemin tek adamın etrafında tartışılıyor olması. Erken seçim tartışması yaratmaktan çok, koşullar zorlaştıkça, açmazlar büyüdükçe kendisi için lütfa dönüştürüyor.

Erdoğan ve Cumhur İttifakının ihtiyaç duyduğu şey: Tek adam tek parti yönetiminin gerici, faşist bir sistemle birleşerek daha da baskıcı daha da anti demokratik yönlerinin öne çıktığı bir süreci örgütlemek. 27 Mayıs da dahil erken seçim de dahil bütün her şeyi bu potada eritiyor.

Tüm bunlar karşısında işçi ve emekçilerin örgütlenmesi bilinçlenmesi ve mücadelesinin ihtiyaçlarını ortaya koyup, demokrasi güçlerinin bunu nasıl başaracağını, AKP’ye oy vermiş kesimin kopuşunun nasıl hızlandırılacağını ve kendi hakları için mücadeleye nasıl seferber edeceğini tartışması gerekiyor. (WEB TV)

Reklam
ÖNCEKİ HABER

Grup Yorum konser verebilmek için başvuruda bulundu

SONRAKİ HABER

Patara Antik Kenti'nde dönemin konseptini yansıtan çok sayıda heykel bulundu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...