22 Şubat 2020 10:41

Lüleburgaz’da iş kazası geçiren inşaat işçisi yatağa mahkum oldu

Lüleburgaz’da yaşayan İnşaat Ustası Erol Özcan, geçirdiği iş kazası sonucu yatağa mahkum oldu. Sigortası yapılmayan işçinin bakımını evde eşi yapıyor.

İş kazası sonucu yatağa mahkum olan İnşaat Ustası Erol Özcan (sağda)

Erol Özcan'ın eşi Demet Özcan (solda)

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Mehmet YİRUN
Vahit İŞBAŞARAN

Kırklareli’nin Lüleburgaz ilçesinde beton dökümü sırasında elektrik akımına kapılan 44 yaşındaki İnşaat Ustası Erol Özcan, yatağa bağımlı kaldı. Çalıştığı sırada sigortasının yapılmadığı ortaya çıkan ve hastanelerde aylarca yaşam savaşı veren Özcan’ın eşi, maddi durumu elvermediği için Erol Özcan’a hastane odasına çevirdiği evinde bakıyor. Eşinin sadece gözlerini oynatabildiğini ve yardım beklediklerini söyleyen Demet Özcan, “Çaresizce gerçekten gözüme bakması öldürüyor beni, zor. İnşallah birileri vesile olacak eşim de sağlığına kavuşacak” dedi.

​Lüleburgaz’da oturan inşaat ustası evli ve 2 çocuk babası Erol Özcan, 2019 yılı ekim ayında Babaeski ilçesinde beton firmasının beton dökme işinde çalıştığı sırada iş makinesinin hortumu, elektrik akımına temas etti. Hortuma dokunan Özcan, akıma kapılarak ağır yaralandı. Olay yerine gelen sağlık görevlilerince Babaeski Devlet Hastanesine götürülen Özcan’ın yolda kalbi durdu. Özcan’ın kalbi doktorun çabasıyla yeniden çalıştırıldı. İlk müdahalesinin ardından Lüleburgaz Devlet Hastanesine götürülen Özcan, aylar süren tedaviye rağmen yatağa bağımlı kaldı. Özcan’ın eşi Demet Özcan uzun süren tedavinin masraflarını karşılayamayınca Erol Özcan’ı eve getirmek zorunda kaldı. Evindeki bir oda hastane odasına çevrilen Özcan, yatağa bağımlı olarak yaşam savaşı veriyor, sadece gözlerini oynatabiliyor.

“İMKANLAR EL VERMEDİĞİ İÇİN MECBUREN EVE GETİRDİM”

Eşinin bakımını evde yapan Demet Özcan, iki kızının okula gittiğini, tüm süreç boyunca çok zorluk çektiklerini söyledi. Eşinin ölümden döndüğünü söyleyen Özcan, “İlk müdahale Babaeski Devlet Hastanesinde yapıldı. Uzun süre kalbi duruyor. Daha sonra Lüleburgaz Devlet Hastanesine geliyoruz ve burada 2,5 ay yoğun bakım ve 1,5 ay da serviste tedavi görüyor. Tabii eşim toparlanamadı. İmkanlar el vermediği için mecburen eve getirdim. Evde bakmaya çalışıyorum tek başıma.  Eşim günlük çalıştığı için herhangi bir gelirim yok. Eşimin iyi bir hastanede tedavi olması için bir gelir olması lazım ki ben geçinmek için de güçlük çekiyorum. Geçim sıkıntısı oluyor. Çünkü benim eşimin ihtiyaçları çok fazla. İhtiyaçlarını medikalden karşılıyorum. Bu da bizi çok zorluyor” dedi.

YETKİLİLERE ÇAĞRI

Yetkililerden eşinin tedavisini üstlenmesini isteyen Özcan, “Duyarlı insanların çıkıp eşimin tedavisini üstlenmesini istiyorum. İyi bir hastanede tedavi görmesini istiyorum. Bu çağrıma bir cevap verirseniz gerçekten çok sevinirim. Çok zor bir şey iki çocukla ve tek başımayım. Ayakta durmaya çalışıyorum ve güçlü olmaya çalışıyorum. Eşimin sağlığına kavuşması için güçlü olmaya çocuklarımı ayakta tutmaya çalışıyorum. Allah kimseye yaşatmasın. Ben bazen televizyonlarda görüyordum gerçekten zormuş. Ateş düştüğü yeri yakıyor” diye konuştu.

“SONUNA KADAR DAVAMI SÜRDÜRECEĞİM”

Demet Özcan, eşinin çalıştığı yerde sigortasının yapılmadığını belirterek, “Dava açtım. Şikayetçi oldum ve dava süreci henüz başlamadı. Sonuna kadar davamı sürdüreceğim. Eşimin başına gelenler bir başkasının başına gelmesin. Zor bir süreç. Böyle mi kalacak, iyileşecek mi veya iyileşmesi ne kadar zaman alacak? Ne yapacağım? Bir yandan onları düşünüyorum. Ben eşimi işe sağlıklı bir şekilde gönderdim. Daha sonra böyle bir manzara ile karşılaştım. Çaresizce gerçekten gözüme bakması öldürüyor beni, zor. İnşallah birileri vesile olacak eşim de sağlığına kavuşacak. Önce çocuklarım için, eşim için kendim için iyi olacak” dedi. (Kırklareli/DHA)

ÖNCEKİ HABER

Ege'nin iki yakası İzmir'de şiirlerle bir araya geliyor

SONRAKİ HABER

Teşekkürler Şekibe Abla… Saygıyla…

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...