Dolar (USD)
32.53
Euro (EUR)
34.84
Gram Altın
2436.60
BIST 100
9716.77
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

29 Eylül 2020

İhanet ortaklığı

Yine şehit haberiyle yanmıştı yüreğimiz 2014 Ekiminde.

HDP’nin çağrısı ile başlayan 6-8 Ekim olaylarında 2 polisimiz şehit olmuştu, 37 vatandaşımız hayatını kaybetmişti, 326 güvenlik görevlisi ve 435 vatandaşımız yaralanmıştı.

Kaybettiğimiz canlarımıza yüreklerimiz yanarken aynı zamanda milli servet olan mallarımıza da kastetmişti hainler. 197 okul, 165 belediye binası ya da aracı, 261 banka, 729 sivil araç, 1731 ev ve iş yeri hasar görmüştü ya da kullanılamaz hale gelmişti. Ayrıca, 501 resmi araç, 61 emniyet binası, 27 kaymakamlık binası, 181 diğer kamu binaları, 32 siyasi parti binası, 33 dernek binası da tahrip edilmişti.

Yasin Börü o günün simgesiydi gönlümüzde. Diyarbakır’da ihtiyaç sahibi ailelere kurban eti dağıtırken arkadaşları ile olaylarda hayatını kaybedenler arasındaydı Yasin Börü. Onlarca kez bıçakladılar o gençleri. Terör yandaşları tarafından barbarca katledildiler. Sığındıkları binada öldürüp önce üçüncü kattan sokağa attılar ve ardından cesetlerini yakıp üzerlerinden arabayla geçtiler. Yaşanan vahşet hala hafızlardaki tazeliğini, acısı ise gönlümüzdeki yerini koruyor.

Devletimiz başlatılan olayları bastırdı. İhanet çetesi yetinmedi ve bir yıl aranın ardından bu kez farklı bir senaryo sahnelemeye başladı. Diyarbakır, Şırnak, Mardin, Hakkâri ve Van başta olmak üzere birçok yerde çukurlar kazıldı, barikatlar kuruldu. Devletin bütün iyi niyetleri suiistimal edildi ve yeni yeni saldırıların ve ihanetlerin planları yapıldı.

HDP’li yöneticilerin “sokağa çıkın” çağrısı ile başlayan olaylar sonucunda terör destekçileri sahneye çıktı ve Diyarbakır’da başlayan olaylar kısa sürede çok sayıda il ve ilçeye sıçradı. Bölge insanı dışarı çıkamaz oldu.

İhanet çetesinin tek hedefi Türkiye’yi kaosa sürüklemek ve bölmekti.

Kobani eylemleri ile ilgili olarak başlatılan soruşturma kapsamında bugün Ankara merkezli 7 ilde operasyon düzenlendi ve aralarında HDP eski milletvekilleri, Merkez Yürütme Kurulu üyeleri ve belediye başkanlarının da olduğu 82 kişi hakkında gözaltı kararı verildi.

Yıllardır içimizde habis bir ur gibi beslenen ve her gün canımızı acıtan terörün faturasını canlarımızla ve mallarımızla öderken ihanetlerinin karşılığını adalet önünde vermek için gözaltına alınan terör işbirlikçilerinin desteğine her zamanki gibi Cumhuriyet Halk Partisi yetişti. Cumhuriyet Halk Partisinden bunu beklemek abes değildi çünkü gizli ortağıydı HDP. Onun desteği ile kazanmıştı kazandığı belediyeleri. Onun desteği ile AK Parti’nin yükselişini durdurmaktı hedefi. Onun desteği ile Cumhurbaşkanlığını kazanmaktı gayesi. Bu birliktelikleri zaten ifşa olmuş ve ayyuka çıkmıştı. Cumhuriyet Halk Partisi’nin kodlarında bu vardı zaten. Millete rağmen siyaset. Millete düşmanlıkla yürünen yol. Milleti korkutmakla korunan koltuklar. Millete ihanetle alınan kararlar.

Biz bu filmi defalarca izledik ve her seferinde başrollerdeydi Cumhuriyet Halk Partisi. O kadar benimsedik ki bu ihanetlerini artık sıradan hale gelmeye başladı yaptıkları. Ha HDP ha CHP idi artık. Ama bu ülkede müsteşarlık, bakanlık, başbakanlık ve cumhurbaşkanlığı yapmış olan zevatın koltuk ve siyasi çıkar uğruna bu ihanet ve zulümlere arka çıkması ve desteklemesi akıllara ziyan bir şey. Neye ve kime destek olduklarını ya anlamıyorlar ya da anlıyor ve bu ihanete bilerek ve isteyerek ortak oluyorlar. Anlamamaları mümkün değil çünkü o kadar cahil değiller.

Neye ve kime ortak olduklarını görsünler. “Biz sırtımızı YPG’ye, PYD’ye, PKK’ya dayadık!” “Başkan Apo'’nun (!) heykelini dikeceğiz!” “Gerillaya katılım da olacak, savaş da olacak!” “PKK’nın öyle bir gücü var ki; sizi tükürüğüyle boğacak!” “Bu direniş kazanacaktır. Öyle hendek çukur diyerek küçümsemeye çalışanlar da dönüp tarihe baksınlar” “PKK sizi tükürüğüyle boğar” diyen ve bu söylemlerini fiiliyata dökerek ülkeyi bölmeye, parçalamaya ve ağzı salyalı emperyalist güçlere yem etmeye çalışan hainlere destek oluyorsunuz.

Bu cehalet değilse nedir?

Açıkça ihanet ortaklığıdır.