16 Temmuz 2020 00:16

Hürmüz Diril ve Gülistan Doku nerede?

Gülistan Doku nerede yazılı döviz

Fotoğraf: MA

Paylaş

Yazımın başlığı altında, son dönem kayıpları olarak bilinen iki insanın kaybedilmesi hakkında yazmıştım.

Yazı bitmeden İHD’nin “SİVİLLERE YÖNELİK CEZALANDIRMALARA SON VERİLMELİDİR” başlıklı açıklaması geldi. Şırnak’ta piknik yapmak için 5 Temmuz günü Cudi Dağı eteklerine giden Selahattin Güngen ve Üzeyir Batmaz adlı kişiler- henüz  teyid edilemeyen bilgilere göre- PKK/HPG tarafından, kaçırılmış ve  cezalandırılmışlar. İHD Şırnak Şubesine yapılan şubat 2020 tarihli bir başvuruda da Çetin Güngör adlı kişi 9 Ekim 2019 tarihinden beri kayıptır. Başka da bir bilgi yok.

Gelelim yazımızın başlığında yer alan Hürmüz Diril ve Gülistan Doku’nun akibeti hakkındaki sorumuza ve değerlendirmelerimize:

Beytüşşebap ilçesine bağlı Kovankaya köyünde yaşayan, Keldani toplumundan, Şimuni ve Hürmüz Diril adlı yurttaşlar 11 Ocak 2020 tarihinden beri kayıptı. Kaçırıldıkları bilgisi vardı.

Şimuni’nin cenazesine bir süre sonra ulaşılmıştı. Cenazeyi, köyün yakınlarında, oğlu bulmuştu. Kaybetme ve cinayet ile ilgili olarak soruşturma makamlarının ve güvenlik kuvvetlerinin etkili bir arama ve soruşturma yürüttüğü söylenemezdi.

Hürmüz Diril’den ise hâlâ haber yok.

Oysa, soruşturma makamlarının bu ve benzeri durumlarda nasıl davranması gerektiği ulusal mevzuatta ve ulusal üstü insan hakları belgelerinde bellidir ve açıktır.

AİHM de, Jordan/ İngiltere kararında (2001), “Jordan Prensipleri” olarak anılacak olan prensipleri kabul etmiştir. Buna göre, yaşam hakkı söz konusu olduğunda soruşturma makamları bazı usullere uymak zorundadır. Bu usuller şöyledir: Soruşturma makamları,

1- Resen harekete geçmeli,

2- Bağımsız soruşturmacı olmalı,

3- Olayla ilgili tüm bilgi, belge, rapor ve tüm kanıtlar usulüne uygun toplanmalı,

4- Hemen harekete geçilmeli ve makul bir hızla soruşturma ilerlemeli,

5- Soruşturma ve kovuşturma süreçleri kamusal denetime açık olmalıdır.

Halbuki Türkiye’de zorla kaybetmelerde, yaşam hakkı ihlallerinde, yasa dışı ve keyfi infazların soruşturmalarında, koyu bir sessizlik hakimdir.  

Şimuni Diril’i kim katletti?

Hürmüz Diril nerede?

Bu iki soru cevapsızdır.

Sessizlik, cevap sayılmaktadır.

Bir soru da Gülistan Doku için sorulmalı. Nerede ve neden bulunamıyor?

5 Ocak’tan beri Tunceli Munzur Üniversitesi Öğrencisi Gülistan Doku kayıptır.

Gülistan Doku nerededir?

Arama faaliyetine neden son verilmiştir?

Başa dönelim: Şırnak’tan, Selahattin Güngen ve Üzeyir Batmaz nerededir? PKK/YPG infaz mı etmiştir? Yok, etmemişse vazgeçmelidir bu tür infazlardan, kaçırma gibi muamelelerden.

9 Ekim 2019 tarihinden beri kayıp olan Çetin Güngör nerededir?

Sorularımız çoktur.

Soruşturma makamlarına, ilgililere, yetkililere…

Bir talebe destek notu: Ölüm orucu yaparak adil yargılanma ve savunma hakkını savunan avukatlar var bu ülkede.

Yargıtay duyacaktır muhakkak.

165 gündür açlık direnişini sürdüren Avukat Aytaç Ünsal ve 196 gündür direnen Avukat Ebru Timtik var.

Çığlık var.

Yargıtay duyacaktır muhakkak…

İnsan haklarına saygı yükümlülüğüne dair bir çığlık var…

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...