MENÜ

Hiç yakışmadı hiç...

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Yine bir Elit Lig akşamı heyecanı yüksek. Rakip bu kez 4690 km uzaklıktaki gurubun en zayıf halkası, Kazakistan ekibi Astana. Mekan bildiğiniz üzere, bir ara ülkemizde de kullanılan ve hepimize antipatik gelen suni çim. Ekstra kullanılan özel kramponlar ve soğuk. Hamza Hoca, Selçuk’un partneri olarak Bilal Kısa’yı düşünmüş, doğru tercih olduğu tecrübeli futbolcunun enfes imzasıyla pekişti fakat daha sonra ilk golün sahibini sahada pek göremedik nedense...

İlk 45 oyuna yön veren bizdik. Topu önüne alan, sahip olan, rakibi oynatmayan yine biz. 4-2 -3-1 mantıklı, rakibin kartvizitinin düşük seviyede olmasına rağmen...

Kilit oyuncu Sneijder, eski Sneijder’den eser yok, yani salt hucüm düşünen, rakip sahada kamp kuran yıldız krampondan yeni imaj, geriye gelip arkadaşlarına yardım inanılmaz. Hollandalı biraz şanslı olsa bir imza da görebilirdik. O da sadece bir yarı ne yazık ki. Denayer ve Carole her geçen maç daha da fiyakalı. Hakan Balta’ya kırk bir kere diyelim ve ekleyelim yenilen golde gram hatası yok...

İkinci yarı bambaşka bir görüntü mantıksızca. Ev sahibi gelmeye başladı paso, durduk saçma sapan. Ailecek defans, işler kötüye giderken Hamzaoğlu’dan o ana kadar varlığıyla yokluğu tartışılacak Podolski-Rodrigez değişikliyle 4-5-1’e dönüş, merkezi kuvvetlendirmek, baskıyı atlatmak adına. Ne çare, çok basit yenilen bir gol tarifini maçı izleyenler yapsın. Semih’in inanılmaz hatası, olmaması gereken. Chedjou diyorum acilen. Ardından bir gol attık Sinan Gümüş yollu, kaleci ikramiyeli, Muslera’nın iadeli taahhaütlü cevabı. Yazık deplasmanda iki kez öne geçiyorsun bir puana razı oluyorsun. Son sözüm Selçuk’a. Neyin var be kardeş? Hiç yakışmıyor, hiç mi hiç olmuyor. Tam işler iyiye giderken yine bana hasret, yine bana hüsran...

YORUM YAZ