Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Hem suçlu hem güçlü
Saray’daki, bir dergiye yazdığı önsözde, “Musul, Kerkük, Halep, Batı Trakya, Batum, Kıbrıs, adaların bir bölümünün Misak-ı Milli ile kabul edildiğini” belirtip demiş ki:
“Kurtuluş Savaşımızın ardından Cumhuriyetimizi kurarken maalesef, Misak-ı Milli sınırlarımızdan daha azına razı olmak zorunda kaldık.
Cumhuriyeti kurarken hata ettik.”
Bunu söyleyenin döneminde sanki:
Kerkük, Ankara’da en üst düzeyde kabul edilip gönderlere bayrağı çekilen ABD mandası Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin aşiret ağası Barzani’nin denetiminde değilmiş gibi. Musul üzerinde de aynı Barzani hak iddia etmiyormuş gibi.
Suriye’deki Türk toprağı sayılan Süleyman Şah Türbesi’nin, korunamadığı gerekçesiyle yeri değiştirilmemiş gibi.
Ege’deki 16 küçük ada, Yunanistan tarafından işgal edilmemiş gibi.
Annan Planı ile birlikte KKTC’nin ve Kıbrıs Türklerinin haklarını kısıtlayacak her türlü adıma “Yes be annem” denmemiş gibi.
Zalimlik üzerine
Gazeteci Hatice Aydoğdu; dilci, yazar, eğitimci Emin Özdemir ile yaptığı nehir söyleşiyi kitaplaştırmış:
“Göğüne Sığmayan Bulut.”
Söyleşinin bir evresinde Emin Özdemir, aydınlanma düşüncesinin yerleşmediği toplumlarda çoğunluğun “kul ve köle” davranışı gösterenlerden oluştuğuna değiniyor ve ekliyor:
“Çoğunluk zalimdir.”
Zalimlik içinde “tutsak düşülebileceği”nden de söz ediyor Emin Özdemir. Tutsak düşmenin, teslim olmak ile aynı şey olmadığını da özellikle vurguluyor:
“Teslim olmak demek bütün değerlerinden, inançlarından sıyrılmak demek, kendini bırakmak demektir.”
Teslim olmadık, olmayacağız zalimliğe…
Kaosa da hayır
“Hayır” gelme olasılığı giderek yükseliyor ya; ürküntüye kapılıp halka yeni masal uydurmaya başladılar: Hayır çıkarsa kaos ile karşı karşıya kalırmışız…
Asıl “Evet” çıkarsa, başınıza gelecekleri bir düşünün:
Rejim toptan değişecek bir kere. Yargı toptan siyasallaşacak, Meclis tek kişinin ağzına bakacak. Türkiye’nin idari yapısı bir tek kararname ile değiştirilebilecek, ülke bir günde eyaletlere bölünebilecek.
Gözdeler bakan, sözdeler can yakan olacak.
Ah dedin mi, içeriye; vah dedin mi, kapı önüne konacaksın.
Egemenlik ulustan alınıp saraya devredilecek.
Özetle, “Evet” ile tam bir kargaşaya, karanlığa sürükleneceğiz.
“Hayır” çıktığındaysa, -ki çıkacak, göreceksiniz- ülke, bahar toprağı gibi kabaracak. İnsancıl bir gelecek, gelincik tarlası gibi yeniden pıtrak verecek..
Düşmanlık üzerine bina edilen yapay gerilimlerden sıyrılıp kardeşliği kurma çabasını bir kez daha yakalayacağız.
İktidarından muhalefetine siyasetin yoz, ilkesiz, halkın çıkarlarından uzaklaşmış, çıkarcı, değerlerini yitirmiş, birikimsiz, yobaz kadroları teker teker solup gidecek.
Göreceksiniz olacak.
Kendinize güvenin, egemenliği elden bırakmayın yeter!
Örnek
İleride torunlarımızın, 16 Nisan 2017’deki halkoylamasında kimlerin “Evet” kullandığını algılamaları için en iyi örnek, Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören’in resmidir.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Türkiye'deki sağlık sistemi ne durumda? Mersin Tabip Oda
- Çorlu tren faciası davasında 6 yıl sonra karar çıktı!
- Beslenme çantalarının içi boş kaldı...
- Böylesi görülmedi: Tavuk mu horoz mu?
- Özel yeni üye kampanyasını başlattı
- Bugün 23 Nisan! Arşiv görüntüleriyle Meclis'in açılışı..
- Erdal Sağlam'dan ekonomi analizi!
- Belediye başkanı 'sıkıntı olmayan belediyemiz yok' dedi
- Özdağ'dan hükümete Dünya Bankası tepkisi
- Meclis'te gerilim
En Çok Okunan Haberler
- Kayyum rektörün paylaşımına tepki
- Kadınları 'çarşaf'a çağırdılar
- Taksim bombacısı için karar çıktı
- Metin Külünk'ten, Şimşek'e 'fotoğraflı' uyarı
- Altın fiyatları güne nasıl başladı?
- Mersin’de hasat başladı: 150 bin ton rekolte bekleniyor!
- Mükemmel koca olan 4 burç
- Özgür Özel 'kırmızı motosiklet' sözünü tuttu
- Nihal Candan için yeni karar
- Perinçek’in danışmanı Adanur tutuklandı