• BIST 9722.09
  • Altın 2428.571
  • Dolar 32.5199
  • Euro 34.8
  • İstanbul 18 °C
  • Ankara 21 °C
  • İzmir 20 °C

BAKLAVACI TRAFİK MAGANDALARI TUTUKLANDI!

BAKLAVACI TRAFİK MAGANDALARI TUTUKLANDI!
İstanbul Pendik'te bir sürücü ve hamile eşine dehşeti yaşatan trafik magandaları çıkarıldıkları mahkemece tutuklandılar.

Pendik D-100 karayolu Tuzla istikametinde meydana gelen olayda; iddiaya göre Seydioğlu Baklavaları'nın sahibi Hasan Sel idaresindeki otomobil emniyet şeridinden gidiyordu. Hasan Sel bir süre sonra tekrar yola girmek için hamle yaptı. Ancak Y.B. idaresindeki otomobil onun yola girmesine izin vermedi.

Bunun üzerine Hüseyin Sel seyir halindeyken Y.B.'nin aracına yumrukla vurdu. Daha sonra o aracı takip edip önüne geçip durdu. Arkadan gelen Y.B. idaresindeki araç da arkadan çarparak durabildi.

ARAÇTAN İNİP SALDIRDI

Aracından inen Hüseyin Sel arkadaki sürücünün kapısını açmaya çalıştı. Y.B.'nin araçta hamile kadın olduğunu söyleyerek otomobilinin kapılarını kilitledi. Bunun üzerine Hüseyin Sel önce aracın yan dikiz aynasını tekme ile kırdı. Ardından da otomobilin üzerine çıkıp zıplamaya başladı.

AİLE ŞİKAYETÇİ OLDU

Yaşanan bu olayın ardından olayın mağduru olan Y.B. ve hamile olan eşi A.B. polis karakoluna giderek şikayetçi oldu. Y.B. polise verdiği ifadesinde, “Olay günü zanlı emniyet şeridinden gidiyordu. Benim önüme kırıp yola geçmek istedi, ben buna izin vermedim. Bunun üzerine sinirlenip beni takip etmeye başladı. Aracıyla önüme geçip aniden durdu, ben de ona çarparak durdum. Eşim hamile olduğu için aracın kapılarını kilitledim. Tekme atıp aynayı kırdı otomobilim üzerinde zıplamaya başladı. Bu şahıstan hem aracıma zarar verdiği için hem de tehlikeli araç kullandığı için şikayetçiyim” dedi.

ZANLI TESLİM OLACAK

Zanlı Hüseyin Sel'in il dışında olduğu ve telefon ile yapılan ilk mülakatında, “Annem şeker komasına girmişti. Ona yetişmek için acelem vardı. Ama o araç sürücüsü beni engelledi. İl dışındayım yarın gelip teslim olup ifademi vereceğim” dediği öğrenildi.

O ANLARI ANLATTILAR

Saldırı anında otomobilde olan hamile A.B. yaşadığı dehşeti anlattı. A.B., "Korktum açıkçası. Ne yapacağımızı bilemedim. Polisi arayacağımızı söyledim. Zaten polisi de aradık. Allah korudu. Allahtan eşim inmedi aşağıya. İnseydi başımıza ne gelirdi bilemiyoruz. Silahları varmış. O yüzden iyi ki inmemiş aşağıya diyoruz. Bir daha yaşanmaz inşallah. Böyle bir şey kimsenin başına gelmesin. Bunun bir yaptırımı olmalı. Cezalarını bulsunlar" dedi.

"EŞİM O ANDA PANİK OLDU, AĞLAMAYA BAŞLADI"

Araç sürücüsü Y.E.B. yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Cumartesi saat 19.30 sıralarındaydı. Eşimle yemek yemeye dışarı çıktık. D-100 Kaynarca yolunda Tuzla istikametine doğru giderken en sağ şeritte hareket ettiğimiz sırada emniyet şeridinden siyah bir araç ani bir şekilde önümüze girmeye çalıştı. Emniyet şeridinden polis çevirmesini görerek sağ şeritte ilerleyen bizim aracımızın önüne kırmak istedi. Ben eşimin hamile olması sebebiyle trafiği sıkıntıya sokmamak adına ani fren yapmamak için devam ettim ve yol vermedim. Dolayısıyla emniyet şeridinden bizim tarafımıza giriş yapamadılar. Polis kontrol noktası geçildikten sonra, bahsettiğim araç, orta şeritten yanımıza yaklaşarak camını açıp bize sinirli ve sert bir şekilde 'Ne yapıyorsun lan sen' diyerek bağırarak yaklaştı. Yolcu tarafındaki arkadaş yumruğunu cama doğru uzattı, vurmaya çalıştı. Eşim o anda panik oldu, ağlamaya başladı. Ben de herhangi bir münakaşaya girmek istemedim. Eşimin hamile olması sebebiyle, 7 aylık hamile eşim. Daha önce de birkaç kez kaybımız olmuştu. Bizim için çok değerli. Dolayısıyla hiçbir münakaşaya girmeden uzaklaşmaya çalıştım. Devam ettim yoluma. Eşimi telkin etmeye çalıştım."

"ARABADAN İNSEYDİK, BELKİ BİZİM CANIMIZA MAL OLABİLİRDİ"

Y.E.B. şöyle devam etti:

"Camlarımı kapattım. Kapılarımı kilitledim. Daha sonra fark ettim ki arkadan hızlı bir şekilde geliyorlar. Telefonumu kayda almaya başladım. Bir sıkıntı olacağı belliydi. Sağ şeritten katılım yolundan önüme kırdılar. Ve ani bir şekilde daha araba durmadan kapıları açarak arabadan inmeye çalıştılar. O an tam duramadım zaten, arabalar birbirine dokunmuş oldu. Daha sonra hızlı bir şekilde indiler, yolcu tarafındaki şahıs, eşimin olduğu taraftan dolanıp buraya kadar geldi. Cam tamamen kapalıydı o esnada. Benim olduğum taraftaki cama yumruklar vurmaya başladı. Ben içeriden bağırmaya başladım, 'Bu kadın hamile' diye defalarca. Ben de panik oldum çünkü. Eşim polisi arayacağımızı söyledi. Aramaya başladı. Hatta duysunlar diye de çok az camı açtım. Yine aynı şeyi söyledim 'bu kadın hamile' diye ama dikkate almadılar. Sinirli bir şekilde vurmaya çalıştılar. Allahtan kırılmadı. Aynaya tekme attılar, yumruklar attılar ve aynamızı kırdılar. Yine aynı şahıs sonra arabanın üstüne çıkarak zıpladı ve aracımıza zarar verdi. Daha sonra hiçbir şey olmamış gibi araçlarına bindiler ve devam ettiler. Şikâyetçi olduk, aynı gün aynı anda ekip arabasıyla sağ olsunlar çok hızlı bir şekilde gelip bize destek oldular. Hatta 112 acil servisi aradılar eşim için. Çok teşekkür ederiz onlara da. Karakola ulaştık. Orada gereken ifademizi verdik. Şikayetimizi belirttik. Daha sonra karakolda incelediğimiz videoda kaputun üstüne çıkan şahısın belinde tabanca olduğunu gördük. Onun farkında değildik o esnada ama belki de o güvenle o hareketleri yaptılar bilmiyoruz. Sormak lazım nasıl bir mantıksa bu. Allah korumuş, arabadan inip te başımıza bir şey gelmedi. Arabadan inseydik, belki bizim canımıza mal olabilirdi. Bu hem çocuğumuzu tehlikeye sokardı. Eşimi de zihinsel olarak zor durumda bırakan bir konu. Hem de bizim için aynı şekilde sinir stres verici bir şey. Başkasının başına gelmesini istemiyoruz. En adil şekilde cezalandırılmalarını istiyoruz."

"BUNUN BİR YAPTIRIMI OLMALI, CEZALARINI BULSUNLAR"

A.B. ise, "Korktum açıkçası. Ne yapacağımızı bilemedim. Polisi arayacağımızı söyledim. Zaten polisi de aradık. Allah korudu. Allahtan eşim inmedi aşağıya. İnseydi başımıza ne gelirdi bilemiyoruz. Silahları varmış. O yüzden iyi ki inmemiş aşağıya diyoruz. Bir daha yaşanmaz inşallah. Böyle bir şey kimsenin başına gelmesin. Bunun bir yaptırımı olmalı. Cezalarını bulsunlar. İstanbul gibi bir yerde, Türkiye'de böyle bir şeyin yaşanmasını akıl almıyor. Ana caddede o kadar insanın içinde kalkıp da böyle bir şey yaşamak iyi bir şey değil. Kötü bir şey. Bir daha yaşanmaz umarım. Kimsenin başına böyle bir şey gelmesini istemem" diye konuştu.

"SEYİDOĞLU BAKLAVALARI"NDAN AÇIKLAMA

Seyidoğlu Baklavaları'ndan yapılan açıklamada, firma isminin farklı olduğuna dikkat çekilerek, "Pendik’te faaliyet gösteren SEYDİ OĞLU ünvanlı bir baklava dükkanının sahipleridir. Söz konusu şahısların SEYİDOĞLU markası ve markanın sahibi olan SEYİDOĞLU ailesiyle isim benzerliği dışında hiçbir bağlantısı ne geçmişte ne de bugün olmamıştır" denildi.

Seyidoğlu Baklavaları'ndan yapılan açıklama şöyle:

"Bugün sosyal medyada ve bazı haber sitelerinde yer alan 'Hamile Kadını Darp Eden Trafik Magandaları Seyidoğlu’nun sahibi çıktı' başlıklı haberlerin ve paylaşımların markamızla ve kurumumuzla hiçbir bağlantısı yoktur. Haberlerde ve sosyal medya paylaşımlarında adı geçen Hasan Sel ve Ağabeyi Hüseyin Sel isimli şahıslar bizim şirketimizde ne çalışmış ne de herhangi bir görevde yer almıştır. Söz konusu şahıslar Pendik’te faaliyet gösteren SEYDİ OĞLU ünvanlı bir baklava dükkanının sahipleridir. Söz konusu şahısların SEYİDOĞLU markası ve markanın sahibi olan SEYİDOĞLU ailesiyle isim benzerliği dışında hiçbir bağlantısı ne geçmişte ne de bugün olmamıştır. Bu hususta daha önce ilgili işletmeye ve ilgili işletmenin sahibi olup olaya karışan şahıslara karşı açılmış olan marka hakkına ilişkin davalarımız İstanbul Anadolu Fikri Sınai Haklar Ceza Mahkemesi 2019/75 E. ve Bakırköy 1. Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/92 E. sayılı dosyaları kapsamında devam etmektedir.

Müvekkilimiz ticari ve insani her türlü etik değerlere riayet eden son derece saygın bir firmadır. Bu isim benzerliği nedeniyle sosyal medyada ve bazı haber sitelerinde markamızın saygınlığını karalayan ve ticari itibarını zedeleyen haber siteleri ve kişiler hakkında yasal süreçler başlatılmış olup hamile bir kadını darp edecek hiçbir şahsın kurumumuzda çalışamayacağını kamuoyunun bilgisine sunarız.

Yaşanan bilgi kirliliği ve isim benzerliği neticesinde böyle vahim bir vakada markamızın adının bilinçsizce ve bilgisizce anılmasından büyük üzüntü duyduk.

Gaziantepli Habeş Seyidoğlu Baklavaları ve Ulusl. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. & Seyidoğlu Tatlıcılık Dış Tic. Ltd. Şti."

seyd.jpg

MAGANDA SEYDİOĞLU BAKLAVALARINDAN AÇIKLAMA

Pendik'te trafik terörü estiren, hamile kadının da içinde olduğu araca şiddet uygulayan Seydioğlu Baklavaları'nın sahibi Hüseyin Sel yaptığı yazılı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

Hüseyin Sel imzasıyla yayımlanan şirketin açıklaması şöyle:

"6 Temmuz 2019 günü İstanbul Pendik D100 karayolunda yaşanan üzücü hadise yazılı ve görsel basında yer almış olup, Seydioğlu Baklava A.Ş. ve sahibi Hüseyin SEL haksız bir şekilde toplumsal lince maruz bırakılmıştır. Olaya ilişkin kamuoyuna yansıyan görüntülerden anlaşılacağı üzere Seydioğlu Baklava A.Ş. sahibi Hüseyin SEL'in bu üzücü hadisede araç içindeki şahıslara yönelik hiçbir şekilde fiili ve sözlü müdahalede bulunmayıp, aksine olayların yatışması için çaba sarf ettiği görülmüştür. Buna rağmen firmamız ve sahibi hakkında sosyal medyada ağır hakaret içeren paylaşımlar yapılmaktadır. Olayın her ne kadar da basına yansıyan görüntülerinde yer almasa da, diğer araç sürücüsünün olayın başlangıcında el kol hareketleri, yol vermeme gibi tahrik unsuru içeren davranışlarda bulunmuştur. Şirketimizin sahibi Hüseyin SEL ve araçta bulunan Hasan SEL ani rahatsızlık geçiren annelerinin yanına bir an evvel yetişme gayesiyle trafikte hareket halinde iken, diğer araç sürücüsünün yukarıda bahsettiğimiz gibi olumsuz davranışları bir adım öteye giderek Firmamız sahibi Hüseyin SEL ve araçta bulunan Hasan SEL'in içinde bulundukları aracın dikiz aynasına ve arka tarafta sürüş halinde kendi aracı ile kasten vurmak suretiyle trafikte güvenliği tehlikeye sokmakla devam etmiştir. Bu durum sonrasında görüntülerde yaşanan olayların olmasında Seydioğlu Baklava A.Ş. sahibi ve sahibi hakkında yapılan bu haksız ve olumsuz haber paylaşımlara karşı bu açıklamayı yapma zarureti hasıl olmuştur. Yaşanan bu olumsuz olaylardan üzüntü duyulduğu tüm kamuoyuna saygı ile duyururuz."

Soruşturma kapsamında şüpheliler Hasan Sel ve Hüseyin Sel, ifadesi alınmak üzere Pendik İlçe Emniyet Müdürlüğü Şehit Adil Gözalıcı Polis Merkezine geldi.

Polis merkezindeki işlemleri tamamlanan şüpheliler, Anadolu Adalet Sarayı'na götürüldü. Zanlılar, savcılık ifadesinin ardından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi.

ZANLILARIN İFADESİ

Şüpheli Hasan Sel'in emniyetteki ifadesinde, Kastamonu'da yaşayan annesinin rahatsızlığı nedeniyle 6 Temmuz'da şirket aracıyla yola çıktıklarını belirterek, kardeşi Hüseyin Sel'in idaresindeki otomobille e-5 Karayolu'nda seyrettiklerini, güvenlik şeridini kullanmadıklarını söyledi.

Olaya konu aracı sollamaya çalıştıklarını belirten Hasan Sel, şunları anlattı:

"Sollarken ani bir şekilde bizim aracımızın önüne doğru geldi. Biz ani fren yapıp durduk. Bir hasar oluşmadı. Bizim aracın sol şoför tarafı yan aynası katlandı. Bir şey olmadığını gördük. Elimizde önemli değil tarzı işaret yaparak yolumuza devam ettik. Bu araç sağ tarafımızdan emniyet şeridini de kullanarak bizim yanımıza geldi. Kendi aracının sol tarafı ile bizim aracımızın sağ tarafına yaklaşarak kasıtlı olarak sağ yan aynamıza çarptı. Sonrasında, aracın şoför mahallinde bulunan kişi camını açarak bize küfürlü sözler söyledi ve dur işareti yaptı. Biz yine acelemiz olduğu için durmadık. Ben elimle 'Ne var? Hayırdır' işareti yaptım. Hiçbir şekilde bana küfürlerine karşı, küfürle ya da kötü sözle karşılık vermedim. Biz yolumuza devam ederken bizi durdurma çabaları devam etti. Sonra bizim arkamıza geçerek trafiğin yavaşladığı bir noktada bize arkadan çarptı. Bu aracımıza üçüncü çarpmasıydı."

"ARACIN ÜZERİNDEN GEÇMEK ZORUNDA KALDIM"

Hasan Sel, çarpmanın ardından kendisinin ve kardeşi Hüseyin Sel'in araçlarından inerek diğer aracın başına gittiklerini belirterek, "Biz aracımızdan indiğimizde görüntüye yansımayan tahrik edici el hareketleri yapmaktaydı. Yanına geldiğimde camı açmasını istedim. Camı açmadı. Bana aynamı kırdın diye yan aynasını gösterdi. Ben de o anın stresi ve psikolojik durumu ile istem dışı aynasını kırdım. Sonra aracını bizim araca çarptığı için geçiş mesafesi olmadığı için aracın üzerinden geçmek zorunda kaldım. Bu geçiş esnasında kaput üzerine bastım. Sonra aracımıza binerek yolumuza devam ettik" ifadelerini kullandı.

"HAMİLE OLDUĞUNU BİLMİYORDUM, ŞİKAYETÇİYİM"

Daha sonra Kastamonu'ya rahatsız annesini ziyarete gittiklerini ve haklarında şikayet olduğunu öğrendikten sonra da en kısa sürede geldiklerini anlatan Hasan Sel, "Böyle bir olayın yaşanmasını istemezdik. Ben kesinlikle bayanın hamile olduğunu bilmiyordum. Hamileyim diye bağırmasını araç camları kapalı olduğu için duymadım. Ağır tahrik altında böyle bir olay yaşandı. Bize küfür etmesinden ve aracımıza kasten verilen zarardan dolayı araç sürücüsünden davacı ve şikayetçiyim" şeklinde konuştu.

Şüpheli Hasan Sel ifadesinde olay sırasında üzerinde bulunan ruhsatlı tabancasını da kendi rızası ile polis merkezine teslim ettiğini bildirdi.

"KÜFÜRE KÜFÜRLE KARŞILIK VERDİM"

Diğer şüpheli Hüseyin Sel de ifadesinde, annesinin rahatsızlığı nedeniyle kendi idaresindeki araçla yola çıktıklarını, D-100 Karayolu üzerinde dörtlüleri yanar halde seyir halinde olduklarını belirterek, "Acelem olduğu için bazı noktalarda emniyet şeridini kullanmış olabilirim" dedi.

Diğer araç sürücüsünün trafikte yaşanan olay sırasında kedilerine küfür ettiğini öne süren Hüseyin Sel, "Yapılan küfür içinde bulunduğumuz ruh haliyle bizde ağır tahrik oluşturdu. Ben bu şahsı 'Yanında ailen var, bayan var, terbiyesizlik yapma.' diye uyardım. Acelemiz olduğu için durmadık. Küfürlerine küfürle karşılık vermedim. Yolumuza devam ederken bizi durdurma çalışmaları devam etti. Arkamıza geçerek trafiğin yavaşladığı bir noktada bize arkadan çarptı" ifadelerini kullandı.

"LİNÇ KAMPANYASI TEHLİKELİ BOYUTA ULAŞTI"

Aracın çarpmasıyla durduğunu anlatan Hüseyin Sel, şunları aktardı:

"Bel fıtığından ameliyatlıyım, platin takılı. Çarpma anında belim incindi. Ağrılarım devam etmektedir. Araçtan indiğimde maksadım olayı yatıştırıp onlarla konuşmaktı. Hiçbir şekilde sözlü ve fiili, tahrik edici hareketim olmadı. Olayı yatıştırmak niyetindeydim. Zaten görüntülerde duruşum ortadadır. Araç içindeki bayanın hamile olduğunu bilmiyordum. Sosyal medyaya yansıyan görüntülerden öğrendim. Olay anında araç camları kapalı olduğu için bayanın söylediklerini duymadım. Böyle bir olay yaşandığı için üzgünüm. Şikayete konu eyleme iştirakim olmadı. Şahsıma yapılan linç kampanyası tehlikeli bir boyuta ulaşmıştır. Bize küfretmesinden ve aracımıza kasten verilen zarardan dolayı araç sürücüsünden davacı ve şikayetçiyim."                                                      BAKLAVACI MAGANDALAR TUTUKLANDI Emniyette sürücü Hasan Sel'in ehliyetine el konularak, kendisine bin 110 TL para cezası kesildiği öğrenildi. Bu arada karakol girişinde şüpheli ile tokalaşan polis memuru da açığa alındı. Olay sırasında kendisine yol vermeyen aracın önüne geçerek durduran, daha sonra da dikiz aynasını kırdığı aracın üzerine çıkıp zıplamaya başlayan Sel, "Ani rahatsızlık geçiren annelerinin yanına gitme gayreti içinde" olduğu savunmasını yapmıştı. 2 şüpheli savcılıktaki ifadelerinin ardından tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edildi. Baklavacı magandalar çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.

 

 

Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İstanbul Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim