Kamuoyunu uzun süre meşgul etmenin yanı sıra siyasi ortamı ve medyayı sarsan; her iki kurumun da kamuoyu nezdinde güvenilirliğini zedeleyen olay nedeniyle Basın Konseyi Yüksek Kurulunun 4 Aralık 2019 tarihli toplantısında konunun re'sen gündeme alınmasına ve belirlenecek günde olağanüstü toplantıda görüşmesine karar verdiği ifade edildi.
Açıklamada, Basın Konseyi Yüksek Kurulunun, 13 Aralık 2019'da olağanüstü toplantısı gündeminde değerlendirilen gazeteci Rahmi Turan'ın 20 Kasım 2019 tarihinde yayımlanan "Müthiş bir haber" başlıklı yazısının, hem siyaset hem medyada geniş yankı uyandırdığı, "Saraya yakın kaynak" ile "Saraya giden CHP'linin kim olduğu" tartışmasını başlattığı belirtildi.
- Rahmi Turan'ın yazısında, görüşen taraflardan biri olarak adı geçen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, 22 Kasım günü İzmir'de bir toplantıda, böyle bir görüşmenin olmadığını kesin dille açıkladığı anlatılan açıklamada, olay bu safhaya gelince Rahmi Turan'ın aynı gün gece yarısından sonra Sözcü gazetesinin internet sitesinde "Haber kaynağım bana o CHP'linin Muharrem İnce olduğunu bildirdi." dediği kaydedildi.
"İspatlasınlar kendimi Taksim Meydanı'nda yakarım"
Basın Konseyi Yüksek Kurulunun, Talat Atilla yönünden yaptığı değerlendirmeye ilişkin şunlar kaydedildi:
Basın Konseyi Genel Sekreterliğince haklarında Basın Meslek İlkeleri'ni ihlalden inceleme başlatıldığına dair yazının, Rahmi Turan ve Talat Atilla'ya 5 Aralık 2019 tarihinde posta ile ulaştırıldığı, "alındı" belgelerinin geldiği ancak Turan ve Atilla'nın gönderilen yazılara süresinde yanıt vermediği belirtildi.
Değerlendirme ve sonuç
Basın Konseyi Yüksek Kurulu Turan ve Atilla ile ilgili yaptığı değerlendirmede, şu görüşlere yer verdi:
"Olayda esas sorumlu olan gazeteci Talat Atilla, kendisinin yayımlama olanağı varken bunu yapmamış; günlerce kapı kapı dolaşarak yüksek tirajlı Sözcü gazetesinin başyazarına yalan haberi yayınlatmış; meslektaşının güvenini suistimal etmiştir. Meslektaşına güvendiği için onun kendisine ilettiği haberin yalan çıkacağına hiçbir ihtimal vermeden yayımlayan Rahmi Turan'ın köşesindeki yazıda adı geçen siyasetçilere iftira atılmış; bu 'kumpası' kuranlar ise gizlenmiştir.
- Deneyimli bir gazeteci olmasına karşın Rahmi Turan, doğru olup olmadığını sorgulamadan kendisine söyleneni gerçekmiş gibi köşesine taşımıştır. İddianın doğruluğunu teyit edebilecek hiçbir bulguya ulaşamamasına rağmen, iddiaları kesin bir olguymuş gibi yayımlamıştır. Kaynağı olan gazeteciye 'Neden haberi kendin yazmıyorsun da bana veriyorsun?' diye sormamıştır. Oysa, gazetecilikte şüphe temel ilkedir. Kendisi tanınmış bir yazardır, adı geçen taraflara kolayca ulaşıp iddiayı doğrulatması mümkünken bunu yapmamıştır. Saray'a gittiği söyleyen CHP'liyi aradığını ve ulaşamadığını söylemesi, bu kadar önemli bir haberi doğrulatmadan yazmasına mazeret olamaz. Kaldı ki, olayın taraflarından Muharrem İnce, yazının yayımlanmasından önce kendisini kimsenin aramadığını açıklamıştır.
Açıklanan bu nedenlerle Rahmi Turan'ın 'Müthiş bir haber' ve 'Müthiş haber-2' başlıklı yazılarıyla Basın Meslek İlkelerinin birden fazla maddesini ihlal ettiği Yüksek Kurul tarafından tespit edilmiştir.Yalan haberin kaynağı olan Turktime Sahibi ve Medya Grup Başkanı gazeteci Talat Atilla'nın gerçeğe aykırı bu 'haberi' bir meslektaşının yazmasını sağlamak suretiyle, kamuoyunu yanlış yönlendirdiği anlaşılmıştır. Böylece, haber alma hakkı olan kamuoyunun gerçeklere öğrenmesine değil; yanıltılmasına hizmet etmiştir. Diğer bir deyişle, gerçek dışı bu haber nedeniyle halkın gerçekleri öğrenme hakkı ihlal edilmiş, kamuoyu yanıltılmış, kamuoyunda farklı algılar oluşturulmuştur."
Rahmi Turan'a 3 maddeden kınama
- Basın Konseyi Yüksek Kurulu, yaptığı görüşme ve değerlendirmeler sonunda Sözcü gazetesi Başyazarı Rahmi Turan hakkında Basın Meslek İlkeleri'nin 3, 4, 6'ıncı maddelerini ihlal ettiğine oy birliğiyle kararlaştırdı ve oy çokluğuyla kınanmasına karar verdi. Bir üye "uyarı" yaptırımın yeterli olduğu yönünde kanaat belirtti.
Rahmi Turan'ın "Gazeteci görevini taşıdığı sıfatın saygınlığına gölge düşürecek yöntem ve tutumlarla yapmaktan sakınır" şeklindeki 12'nci maddesini ihlal ettiğine dair Genel Sekreterlik raporunda yer alan öneri ise, oy çokluğuyla kabul görmedi.
Bu bakımdan Basın Meslek İlkeleri'nin "Gazeteci, kaynaklarının gizliliğini korur. Kaynağın kamuoyunu kişisel, siyasal ekonomik vb. nedenlerle yanıltmayı amaçladığı haller bunun dışındadır" şeklindeki 11'inci maddesinin Rahmi Turan tarafından ihlal edilmediğine oy çokluğuyla karar verildi.