TBMM, Türk milletinin her bir ferdinin üzerinde yaşadığı toprakların bağımsızlığını simgeler.
Bunun en büyük kanıtı da, Birinci Dünya Savaşı'nın mağlupları içinde, galiplerin dikte ettiklerini kabul etmeyen tek devletin Türkiye Cumhuriyeti olmasıdır.
Mecliste, sağdan sola her fikrin sahibi üye vardı.
Etnik köken, ırk, mezhep, görüş ayırmaksızın bir bilek bir yürek olan vekillerin tek amacı ve görüşleri ne olursa olsun, samimi olarak birleşilen ortak nokta; yurdumuzun işgalden kurtulmasıydı.
Bazı kendini bilmezler, "Cumhuriyet içki masasında kuruldu" safsatasını uydursa da bu iftira çoktan çürüdü.
Nitekim Cumhuriyetin kurulması kararı içki masasında değil, Nevşehir Hacı Bektaş'ta bulunan Cemalettin Çelebi Hazretleri'nin dergâhında Mustafa Kemal Atatürk tarafından manevi işaretler sonucu verilmiştir.
Bu gerçeğin geçtiğimiz yıllarda ortaya çıkmasıyla aslı astarı olmayan mesnetsizce tartışmalara son verilmiştir.
23 Nisan'da TBMM'nin açılışı dualarla, tekbirlerle, kurbanlar keserek gerçekleşmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk'ün TBMM açılırken verdiği talimatlar bile dinine sımsıkı bağlı olduğunun ispatıdır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk şöyle diyor: "Allah'ın lütfuyla, Nisan'ın 23. Cuma günü, Cuma namazından sonra, Ankara'da Büyük Millet Meclisi açılacaktır. Açılış gününün Cuma gününe rastlaması sebebiyle o günün kutsallığından yararlanılacak ve bütün sayın milletvekilleriyle Hacı Bayram Veli Camii Şerifi'nde Cuma namazı kılınarak Kur'an'ın ve namazın nurlarından da feyz alınacaktır. Namazdan sonra Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v)'in Sakal-ı Şerif ve Sancak-ı Şerif'i el üstünde tutularak Meclisin toplanacağı yere gidilip okunan dualarla kurbanlar kesilecektir emriyle cumhuriyetimizin ve meclisimizin kutsallığını gözler önüne sermiştir." (Atatürk'ün Bütün Eserleri, c.7, s.344-345).
Bu talimatla birlikte 23 Nisan 1920 saat 13:45'te TBMM açılarak Mustafa Kemal'in, "Bu yüce meclisin en yaşlı üyesi sıfatıyla ve Allah'ın yardımıyla milletimizin içte ve dışta tam bağımsız olarak kaderini (geleceğini) bizzat üstlendiğini ve idare etmeye başladığını bütün dünyaya ilân ederek Büyük Millet Meclisi'ni açıyorum" sözleriyle çalışmalarına başlamıştır.
Tarihte Milli Mücadele yönetmiş, milletine özgürlük, vatanına bağımsızlık, ulusuna cumhuriyeti armağan etmiş tek meclis Türkiye Büyük Milleti Meclisi'dir.
Bu nedenle TBMM Gazilik unvanı verilmiş kahraman bir meclis olarak kuruldu.
TBMM'nin açılışından sonra ortaya atılan bir fitne de hilafetin kaldırılması konusudur.
Bilakis Mustafa Kemal Atatürk hilafet makamını kaldırmamış, meclise devretmiştir.
Örnek olarak 1923 meclisinde çıkarılan yasayla Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in doğum günü olarak idrak ettiğimiz Mevlid Kandili resmi tatil ilan edilmiştir.
İnsan bilmediği şeyin düşmanı olurmuş.
Bundan yola çıkarak Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü doğru kaynaklardan okuyarak ona ve onun bize kazandırdığı değerlere sahip çıkmalıyız.
O'na sahip çıkmak Türkiye Cumhuriyeti'ne sahip çıkmaktır.
Çünkü Atatürk demek Türkiye demektir.
Bunun en büyük kanıtı da, Birinci Dünya Savaşı'nın mağlupları içinde, galiplerin dikte ettiklerini kabul etmeyen tek devletin Türkiye Cumhuriyeti olmasıdır.
Mecliste, sağdan sola her fikrin sahibi üye vardı.
Etnik köken, ırk, mezhep, görüş ayırmaksızın bir bilek bir yürek olan vekillerin tek amacı ve görüşleri ne olursa olsun, samimi olarak birleşilen ortak nokta; yurdumuzun işgalden kurtulmasıydı.
Bazı kendini bilmezler, "Cumhuriyet içki masasında kuruldu" safsatasını uydursa da bu iftira çoktan çürüdü.
Nitekim Cumhuriyetin kurulması kararı içki masasında değil, Nevşehir Hacı Bektaş'ta bulunan Cemalettin Çelebi Hazretleri'nin dergâhında Mustafa Kemal Atatürk tarafından manevi işaretler sonucu verilmiştir.
Bu gerçeğin geçtiğimiz yıllarda ortaya çıkmasıyla aslı astarı olmayan mesnetsizce tartışmalara son verilmiştir.
23 Nisan'da TBMM'nin açılışı dualarla, tekbirlerle, kurbanlar keserek gerçekleşmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk'ün TBMM açılırken verdiği talimatlar bile dinine sımsıkı bağlı olduğunun ispatıdır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk şöyle diyor: "Allah'ın lütfuyla, Nisan'ın 23. Cuma günü, Cuma namazından sonra, Ankara'da Büyük Millet Meclisi açılacaktır. Açılış gününün Cuma gününe rastlaması sebebiyle o günün kutsallığından yararlanılacak ve bütün sayın milletvekilleriyle Hacı Bayram Veli Camii Şerifi'nde Cuma namazı kılınarak Kur'an'ın ve namazın nurlarından da feyz alınacaktır. Namazdan sonra Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v)'in Sakal-ı Şerif ve Sancak-ı Şerif'i el üstünde tutularak Meclisin toplanacağı yere gidilip okunan dualarla kurbanlar kesilecektir emriyle cumhuriyetimizin ve meclisimizin kutsallığını gözler önüne sermiştir." (Atatürk'ün Bütün Eserleri, c.7, s.344-345).
Bu talimatla birlikte 23 Nisan 1920 saat 13:45'te TBMM açılarak Mustafa Kemal'in, "Bu yüce meclisin en yaşlı üyesi sıfatıyla ve Allah'ın yardımıyla milletimizin içte ve dışta tam bağımsız olarak kaderini (geleceğini) bizzat üstlendiğini ve idare etmeye başladığını bütün dünyaya ilân ederek Büyük Millet Meclisi'ni açıyorum" sözleriyle çalışmalarına başlamıştır.
Tarihte Milli Mücadele yönetmiş, milletine özgürlük, vatanına bağımsızlık, ulusuna cumhuriyeti armağan etmiş tek meclis Türkiye Büyük Milleti Meclisi'dir.
Bu nedenle TBMM Gazilik unvanı verilmiş kahraman bir meclis olarak kuruldu.
TBMM'nin açılışından sonra ortaya atılan bir fitne de hilafetin kaldırılması konusudur.
Bilakis Mustafa Kemal Atatürk hilafet makamını kaldırmamış, meclise devretmiştir.
Örnek olarak 1923 meclisinde çıkarılan yasayla Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in doğum günü olarak idrak ettiğimiz Mevlid Kandili resmi tatil ilan edilmiştir.
İnsan bilmediği şeyin düşmanı olurmuş.
Bundan yola çıkarak Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü doğru kaynaklardan okuyarak ona ve onun bize kazandırdığı değerlere sahip çıkmalıyız.
O'na sahip çıkmak Türkiye Cumhuriyeti'ne sahip çıkmaktır.
Çünkü Atatürk demek Türkiye demektir.
Furkan Talay / diğer yazıları
- Atatürk’ün en büyük düşmanını açıklıyorum / 22.12.2020
- Haydar Baş’ın gizli mirası / 18.12.2020
- Hüseyin Baş’a destek değil yaren olacağız / 02.05.2020
- ‘İdeal delikanlı modeli Mustafa Kemal’ / 21.01.2019
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-II / 04.07.2018
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-I / 03.07.2018
- Atatürk camileri yıktı mı? / 29.06.2018
- Atatürk'ün partisi / 27.05.2018
- Atatürk Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli / 11.05.2018
- Atatürk'süz Çanakkale kutlaması olmaz / 21.03.2018
- Haydar Baş’ın gizli mirası / 18.12.2020
- Hüseyin Baş’a destek değil yaren olacağız / 02.05.2020
- ‘İdeal delikanlı modeli Mustafa Kemal’ / 21.01.2019
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-II / 04.07.2018
- Rockefeller ve Rothschild Ailesi-I / 03.07.2018
- Atatürk camileri yıktı mı? / 29.06.2018
- Atatürk'ün partisi / 27.05.2018
- Atatürk Haydar Baş Milli Ekonomi Modeli / 11.05.2018
- Atatürk'süz Çanakkale kutlaması olmaz / 21.03.2018