Adana'da evlendikten 2 yıl sonra kocası Hasan Karabulut'tan şiddet gören Çilem Doğan, eşi tarafından fuhşa zorlandı. Eşinin taleplerini kabul etmeyince Hasan Karabulut'un şiddetine maruz kalan Çilem Doğan, kendisini öldürmek isteyen kocasını 2015 yılında tabancayla vurarak öldürdü. Kadına şiddette sembol dava haline gelen ve 15 yıl hapse mahkum edilen Çilem Doğan, avukatının meşru müdafaa ile tahliyesini talep etmesi üzerine 2016 yılında 50 bin lira kefaletle tahliye edildi. Çilem Doğan yaşadıkları Sabah'a anlattı.
ZULÜM VE İŞKENCE GÖRDÜM
Yargılandığım davada mahkeme heyetinin oy çokluğuyla hakkında mahkumiyet kararı verdiğini belirten Çilem Doğan; "Mahkeme ağır tahrik altında yakın akrabayı öldürme suçundan hakkımda oy çokluğu ile 15 yıl hapis cezası verdi.
Eğer Yargıtay cezayı onarsa yeniden hapse gireceğim. 7 yıl cezaevinde kalacağım. Ama cezaevine girmekten korkmuyorum. Beni cezaevine hapsederlerse, şiddeti, baskıyı ve zulmü de hapsetmiş olacaklar.
Çünkü ben zulüm gördüm işkence gördüm. Ben meşru müdafaa hükümlerini uygulanmasını istiyorum. Çünkü ben cezaevine girmeyi hak etmiyorum.
"KOCAMI ÖLDÜRMESEYDİM BENDE EMİNE BULUT GİBİ OLACAKTIM"
Olay günü yaşadıklarını da anlatan Çilem Doğan; "Bizimkide aynı Emine Bulut gibi boğuşma esnasında gelişen bir durumdu. Düşünün bir adamın elleri boğazınızda artık nefes alacak, kıpırdayacak veyahut ta başka bir çarenizin kalmadığı bir anda gerçekleşen bir eylem bu.
Yerimde siz olsanız ne yapardınız? Çünkü o an için başka bir çareniz yok. O anda ne yaptığınızı bilmiyorsunuz. Sindirilmişsiniz ve canınızla baş başasınız. Ölmekten sonar anda kurtulan birisiziniz.
Eğer bu eylemi gerçekleştirmeseydim, şimdi Emine Bulut gibi Özge Can Arslan gibi ölüm yıldönümümde anacaklardı. Belki de bir süre sonra unutulacaktım"
ZEYDAN KARALAR SÖZÜNÜ TUTMADI
Cezaevinden tahliye olduktan sonra zorlu bir süreç geçirdiğini belirten Çilem Doğan; "Böyle bir suçtan cezaevinde yatıp çıktığım için işe de giremiyorum. Hastanede çalışıyordum ama istifa ettim. Çünkü bize ön yargı ile yaklaşıyorlar. Aslında topluma kazandırılmak istenmemize rağmen toplum bize bu şekilde bakıyor. Bize katil gözüyle bakıyorlar.
Zeydan Karalar
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar bile iş sözü vermesine rağmen sözünü tutmadı. Kendisini 3 kez aradım. Bende özel numarası da vardı ve kendisine mesaj atarak zor durumda olduğumu söyledim. Çünkü çocuğuma bakmam gerekiyor. Aileme bağlı kalmak istemiyorum. Kendi ayaklarımın üzerinde durmak istiyorum. Belediyenin kadın hareketinde yer almak istiyorum dedim. Zeydan Karalar bana "Sizinle görüşeceğim" dedi ve bir daha ne aradı ne sordu. Bende kendisinden bir daha randevu alamadım" dedi.
CİNSİYET AYIRMAKSIZIN ŞİDDETE KARŞIYIM
Yaşadığı zorlu günlerde kadınların desteğini hep yanında gördüğünü belirten Çilem Doğan; "2015 yılından bu yana bütün kadınların desteği hala yanımda. Bugüne kadar onlara yaptıkları bütün mücadeleler için teşekkür ediyorum. Benim avukatım da bir erkek, babamda kardeşim de bir erkek. Bu süreçte onlarında bana büyük desteği oldu. Dayanışmanın cinsiyeti yok.
Haklı ve mağdur erkeklerin de şiddete maruz kalmalarının her zaman karşısındayım. Kadına şiddette cinsiyetle yaklaşmıyorum. Sabah televizyonu açtığımızda güne eşini öldürdü,çocuğunu öldürdü gibi bir çok haberle uyanıyoruz. Her dakika bir kadın öldürülüyor. Gerçekten ucuz bahanelerle kadınlar öldürülüyor. Yaşamın her alanında kendim için kızım için ve sağ kalan ve öldürülen bütün kadınlar için mücadele edeceğim.Tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum. Bir kadın olarak mücadelem sürecek" diye konuştu.
DAVANINI ADİL BİR KARARLA SONUÇLANMASINI İSTİYORUZ
Çilem Doğan'ın Avukatı İsa Ayanoğlu ise; "Çilem'in dosyasında oy çokluğuyla mahkumiyet kararı verilmişti. 15 yıl hapis cezasını tahrik altında yakın akrabayı öldürme suçundan verdi mahkeme. Bu kararda başkanını muhalefeti vardı. Bu muhalefet TCK'nın 27/2 yani meşru savunmada sınırın aşılması nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesine yönünde idi. Bizde mahkeme başkanının muhalefetindeki gibi taleplerimizi temyiz ettik. Dosya Yargıtay 1. Ceza dairesinde. Kadına karşı şiddet olaylarına bir tepki olarak sembol olmuş bu davanın adil bir kararla sonuçlanmasını istiyoruz" dedi.