TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Güzel günler göreceğiz çocuklar

İzmir’de yer alan Ege Bölgesi Ağrı İli Diyadin İlçesi ve Köyleri Yardımlaşma Dayanışma Derneği, çok anlamlı bir projeye imza atıyor. Dernek Diyadin’de bulunan bir köy okuluna binlerce kitap göndermeye hazırlanıyor

Haber Giriş Tarihi: 16.04.2018 06:55
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Güzel günler göreceğiz çocuklar

SULTAN GÜMÜŞ / ÖZEL HABER

Diyadin 14 Nisan İlkokulu Müdürü Muhyettin Gezgin, Ege Bölgesi Ağrı İli Diyadin İlçesi ve Köyleri Yardımlaşma Dayanışma Derneği’nin (Ege Diyadinder) Facebook sayfasında bir paylaşım yaptı. ‘Okul kütüphanemizi düzenlemek ve zenginleştirmek amacıyla bir çalışma yürütmekteyiz. Bu kapsamda dostlarımızdan da katkı beklemekteyiz’ cümlelerini kuran Gezgin için dernek üyeleri seferber oldu. Dört koldan kitap toplamaya başlayan derneğe ilk eli kardeş okul olan Attaroğlu İlkokulu uzattı. Okul sadece kitap toplamakla kalmadı. Okul Müdürü Harun Yaşar öncülüğünde Mektup Köprüsü kuruldu, öğrenciler Diyadin’de okuyan ve o hiç tanımadıkları arkadaşlarına mektup yazdı. Mektup Köprüsü’nün devamlılığını sağlayacak olan okul aynı zamanda Doğu’da yaşayan öğrencileri İzmir’e davet etmeyi planlıyor. Kendi öğrencilerini de Doğu’ya götürüp, onların hiç görmedikleri memleketlerini ve kültürlerini tanıtmak istediklerini kaydeden Yaşar, “Ülkemizin her tarafı bizim için kıymetlidir. Doğusu, Batısı hiç fark etmez. Biz hepimiz farklı renklerde, farklı kültürde ve farklı yaşantılarda güzeliz” dedi.

BİNE YAKIN KİTAP

Ege Diyadinder Başkanı Ferit Çevik ve eğitimci Mehmet Halis Demir ile birlikte Attaroğlu İlkokulu’nu ziyaret ettik. Okul Müdürü Harun Yaşar’ın kitap bağışına yönelik kurduğu anlamlı cümleler ziyaretimizi oldukça keyifli kıldı. Bine yakın kitap topladıklarını aktaran ve bir dönem Diyadin’de İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yaptığı için bölgede okumanın ne denli zor olduğunun altını çizen Yaşar, “Ege Diyadinder Başkanı Ferit Çevik, bu durumu WhatsApp grubumuzda paylaşınca çok etkilendim. Çünkü daha önceden orada İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yapmıştım ve kendi memleketim. Hele bir de işin içinde kitap olunca, kitap okumanın da bilincinde olunca kayıtsız kalamadım. Hemen sorumluluk üstlenmek istedim. Ardından öğretmen arkadaşlarıma da konuyu bildirdim. Onlar da destek vermek istedi. Okulumuzun imkanlarıyla bine yakın kitap topladık. Memleketimizde aydın, pırıl pırıl öğrenciler yetişsin. Biz bundan mutluluk ve gurur duyarız” dedi. Kitabın aydınlık ve güneş olduğunu vurgulayan Yaşar, “Derler ya güneş girmeyen eve doktor girer diye. Bizde diyoruz ki kitabın girmediği eve cehalet girer. O bölgede de bizim sıkıntılarımız var. İmkanlar dahilinde bölgeye, okuyan gençlerimize destek oluyoruz. Kendim de o bölgede görev yaptığım için ne zorluklarla okuduklarını biliyorum. Bu yüzden imkanlarımızı zorlayarak destek olmalıyız. Hele bir de konu kitap ise” diye konuştu.

BİR YAŞAMA IŞIK TUTABİLMEK…

Diyadin’de görev aldığı sıralarda kız çocuklarının eğitimine yönelik başarılı çalışmalar yürüttüklerini kaydeden Yaşar, bir insanın hayatına dokunabilmenin öneminden bahsederek şunları ekledi: “O bölgede çalışırken kız çocuklarının eğitimine yönelik çok fazla projeler yürütüyorduk. Kız çocuklarını eğitime kazandırıyorduk. Şimdi de beni arıyorlar. Projeler sonucu meslek sahibi olan kızlarımız ‘Siz olmasaydınız biz okuyamayacaktık’ deyip teşekkürlerini iletiyor. Bir insanın hayatına dokunabiliyorsak, bir insanın yaşamına ışık tutabiliyorsak en büyük mutluluk budur. Bir öğretmen için değil herkes için böyle olmalı. Büyükşehirlerin gümbürtüsü, teknolojinin hayatımıza girmesi insani bazı şeylerden uzak olmamıza neden oldu. Bazen dokunmak lazım insanlara, onların duygularına.” İnsanların kitap bağışı noktasında çok ilgili olduğunu belirten Yaşar, “Biz duyuruyu yapar yapmaz velilerimiz kendiliğinden kitapları getirmeye başladı. Sadece ön ayak olmak lazım. Bu proje eminim ki daha fazla yayılacaktır. İyilik bulaşıcıdır. Yeter ki isteyelim” dedi.

DOĞU VE BATI MEKTUPLAŞIYOR

Attaroğlu İlkokulu binlerce kitap toplamakla da kalmadı. Öğrenciler ve eğitimciler el ele verip Doğu’daki öğrencilere mektup yazdı. Kalemini konuşturan öğrencilerin kimi o hiç tanımadıkları arkadaşlarına ‘Sizi seviyoruz’ yazdı, kimi ise ‘Seni görmeye geleceğim arkadaşım’… Adlarını dahi bilmedikleri arkadaşlarına şimdiden özlem duyan bu güzel yüreklerin mektupları kitaplar ile beraber Diyadin’e gidecek. “Ülkemizin her tarafı bizim için kıymetlidir” diyen ve Mektup Köprüsü’nün devamlılığı için çalışacaklarını aktaran Okul Müdürü Yaşar, “Doğusu, Batısı hiç fark etmez. Biz hepimiz farklı renklerde, farklı kültürde ve farklı yaşantılarda güzeliz. Bu güzelliğe güzellik katmak lazım. Öğretmen arkadaşlarımız ile birlikte yürüttüğümüz Mektup Köprüsü var. Buradaki öğrenciler yaşantılarını, duygu ve düşüncelerini, temennilerini Doğu’daki öğrencilere mektuplar aracılığıyla aktaracak. Aynı şekilde oradaki öğrenciler de hiç bilmedikleri, tanımadıkları Batı’daki öğrencilere mektup yazarak hislerini yansıtacak. Çocuklar birbirlerini görmeden dost olacaklar. Birbirlerine kültür aktaracaklar. Doğu’da hiç Batı’ya gelip de denizi görmeyen çocuklar var. Mektuplar sayesinde denizi tanıyacaklar. Bu Doğu ile Batı’nın birbirini sevmesini sağlayacak. Burada yetiştirdiğimiz çocuklar yarın bir gün ülkeyi yönetecek insanlar olacak. Ülkenin önemli yerlerinde rol alacaklar. Bu çocukların birbirini şimdiden tanıması, bilgi aktarımlarında bulunması bakış açılarını genişletecek. Ön yargılar belki ortadan kalkacak. Mektup Köprüsü’nü başlattık bile. Kitaplar ile beraber mektuplar da yola çıkacak. Bu hazırlığımızı yaparken ki fotoğraflarımızı onlara atacağız. Onlara ne kadar önem verdiğimizi, onların ne denli önemli olduğunu hissettireceğiz. Yıllar sonra mektup arkadaşı olan bu çocuklar belki bir araya gelecekler” ifadelerine yer verdi.

ÖZLEM DUYDUKLARI DENİZİ GÖRECEKLER

“Doğu’da hiç Batı’ya gelip de denizi görmeyen çocuklar var. Mektuplar sayesinde denizi tanıyacaklar” demişti Harun Yaşar. Ancak eğitimciler öylesine anlamlı bir çalışma daha yapacak ki mektuplarda yer alan tasvirlerin ötesine geçip öğrencileri bizzat denizle buluşturacaklar. “Sıradaki hedefimiz ise Doğu’daki öğrencileri İzmir’e getirmek, İzmir’deki öğrencileri ise Doğu’ya götürmek” diyen Yaşar şunları aktardı: “İzmir’e gelen öğrencilerimizi ailelere misafir edeceğiz. Nerede, hangi coğrafyada olduğu önemli değil farklı hayatlara dokunmak lazım ve bunu öğrencilerimize öğretmemiz lazım.” Sınıf Öğretmeni Cennet Doğmaz ise Doğu’daki çaresizliğe ses vermek gerektiğini vurgulayarak, “Müdür Bey böyle bir kampanyadan söz açınca biz de tabiî ki katkı sunmak istedik. Çocuklar hem kendi kitaplarını hediye ettiler, hem de yeni kitap aldılar. Ülkemizin aydınlanması, Doğu’daki çocukların iyi eğitim alabilmesi adına katkı sağlamak istedik. Ben de Doğu’da görev aldım. Yokluk nedir biliyorum, oradaki insanların çaresizliğini biliyorum. Bu çaresizliğe bir nebze de olsa ses vermek istedik” dedi.

“MENFAAT VE RANT ASLA YOKTUR”

Ege Diyadinder Başkanı Ferit Çevik de duygu ve düşüncelerine şöyle yer verdi: “Ben de Diyadin’de ilkokulu, ortaokulu okudum. Benim okuduğum dönemde kütüphane denen bir şey yoktu. Bu sıkıntıların ne demek olduğunu biliyoruz. Derneğimizin amaçlarından biri sosyal yardımlaşma. Bu kapsamda Diyadin’den gelen öğrencilere burs verdik. Öğrencilere yönelik birçok çalışmamız oldu. Şimdi de köy okulunun ihtiyaç duyduğu kütüphaneyi kuracağız. Eğitim çok önemli bir alandır. Bu alanda da iyi olmak adına Diyadin 14 Nisan İlkokulu Müdürü Muhyettin Gezgin bizlere ulaştı. Kitap konusunda yardıma ihtiyaçları olduklarını söyledi. Bizler de gruplarımızda duyurusunu yaptık. Ardından Attaroğlu İlkokulu Okul Müdürü Harun Yaşar eğitimcileri ile beraber elini uzattı. ‘Ben velilerimle ve öğrencilerimle beraber yardımcı olurum’ dedi. Sanırım kütüphanenin eksiğini büyük oranda onlar kapatacak. Ancak biz 20 bine yakın bir kitap toplamayı hedefliyoruz. Herkesin evinde muhakkak kullanamadığı bir kitabı vardır. Bunlar evde değil, ihtiyacı olan bir köyün kütüphanesinde dursun. Bu işin içerisinde menfaat ve rant asla yoktur. Çocukların eğitimine katkı sunmak için ilerliyoruz. Muhtemelen Mayıs’ın 1’ine kadar toparlayıp göndereceğiz.”

SADECE BİR KİTAP!

“Değerli hemşerilerim ve grubu takip eden diğer dostlar, Öncelikle hepinize sağlık ve başarı diliyorum. Diyadin 14 Nisan İlkokulu müdürüyüm. Okul kütüphanemizi düzenlemek ve zenginleştirmek amacıyla bir çalışma yürütmekteyiz. Bu kapsamda dostlarımızdan da katkı beklemekteyiz. Kütüphanemize katkı sunmak isteyen Ege Diyadinder yönetici, üye ve takipçilerinden bize ulaşmak isteyen dostlarımız kişisel sayfamdan bana ulaşabilirler. Bu konuda dernek ve sayfa yöneticisi dostlarımızdan da bu paylaşım için destek talebimizi makul görerek katkı sunmalarını istirham ediyorum. Saygılarımla...” Bu sözler Diyadin 14 Nisan İlkokulu Müdürü Muhyettin Gezgin’e ait. Öğrencileri için mücadele eden eğitimcinin çağrısına birden fazla cevap geldi. Sizler de destek vermek istiyorsanız 1 Mayıs’a kadar kitaplarınızı getirmeyi ihmal etmeyin. ‘Çocuklar inanın, inanın çocuklar. Güzel günler göreceğiz güneşli günler’ der Nazım Hikmet. Ardından devam eder, ‘Motorları maviliklere süreceğiz. Işıklı maviliklere…’ Maviye hasret tüm çocuklar için sadece bir kitap.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.