Suat Gürkök'ten özel açıklamalar

TÜRSAB Doğu Karadeniz Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Suat Gürkök yaklaşan seçim öncesinde önemli açıklamalarda bulundu.

Suat Gürkök'ten özel açıklamalar
Haber61/Haber Merkezi - TÜRSAB Doğu Karadeniz Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Suat Gürkök, seçimlere sayılı günler kala Haber61'in canlı yayın konuğu olarak Trabzon ve Karadeniz turizmine dair konuştu. 

2017 için Trabzon Havalimanı'nın A sınıfı seyahat acentelerine verilen uçak başı 6 bin dolarlık yakıt desteği kapsamına alınmasının, Trabzon ve Karadeniz turizmine yararlı olacağını söyleyen Suat Gürkök, "Bu fikir ilk bizden çıktı. Geçtiğimiz yıl sezon başlamadan Bakanımız Süleyman Soylu'yla bunu paylaşmıştık ve bugün de bunun neticesini aldık. Trabzon Havalimanına bu desteğin verilmesi turizm potansiyelinin gelişmesi ve turist sayısı açısından katkı sağlayacak. Sonuçlarını da önümüzdeki yıl göreceğiz. Bu destek içi Bakanımıza ve hükümetimize teşekkür ediyoruz. Hayırlı olsun" dedi. 


TRABZON'DA ARAP TURİZMİ BALTALANIYOR

Karadeniz'deki Arap turizmine değinen Gürkök, Trabzon ve ilçelerinde yoğunlaşan turizmin başka şehirlere kaydığını şöyle ifade etti: "Arap turistlerin Trabzon'u terk ederek Ordu, Giresun gibi şehirlere yöneldiğini duyuyoruz. Bu yöneltilme kasıtlı olarak yapılıyor. Trabzon'da Körfez ülkeleri turizmi büyük ivme kazandı ve herkesin gözü buraya yöneldi. Herkes haklı olarak bu pastadan pay almak istiyor ancak bu kolay bir şey değil. Rekabet etmek isteyen bölgeler Trabzon üzerinde kötü algı yaratmaya çalışıyor. Biz bunu bu noktaya getirebilmek için çok çalıştık. Ordu Valisi ve Belediye Başkanı'nın açıklamaları bazı tur şirketleri sahiplerini kızdırıyor. Ordu tarafında turistleri çekmek için 'Trabzon'a gitmeyin. Orada fahiş fiyat uygulanıyor, sizi kazıklıyorlar. Giden turistler de memnun değil'  gibi karalama kampanyaları yapıldı ve bu bizi üzdü. Rakip olabiliriz ama bu iş bu şekilde olmamalı. Acente sahibi arkadaşlarımız bize bunu üzülerek söyledi. Bunları açıkça gazetelerde okuduk. Bundan üzüntülüyüz. Ancak bunu yine de bizim için avantaj olarak görmeliyiz. Karalama kampanyasının gerçek olmadığını daha çok çalışarak daha iyi hizmet vererek bunun gerçek olmadığını ve turistlerin Trabzon'dan, bölgemizden memnun olduğunu göstereceğiz. Artık bundan sonra daha dikkatli olmak zorundayız. Faaliyetlerin, çalışmaların, fiyatların disipline girmesi lazım. Bu herkes için geçerli. Eğer turist gittiği yerde kazıklandığını hissederse bir daha gelmez. Yapılan hataları tekrarlamazsak Arap turistlerin buradan çekileceğini sanmıyorum. Hala buraya gelmeyen çok kişi var ve gelenler de bir daha gelmek istiyor. Ama bizler yine de bu olanlardan dersimizi almalı ve daha iyisini yapabilmek için çalışmalıyız." 

GİZLİ HAZİNELERİ TURİZMLE BULUŞTURACAĞIZ

Trabzon'da ve Karadeniz'de turizmle buluşmamış pek çok yer olduğunu hatırlatan Gürkök, "İmera örneğini verirsek bölgemizde keşfedilmemiz çok fazla güzellik var. Eylem planımızın bir maddesi de atıl kalmış kültür eserlerimizin tanıtımını yaparak buraları turizme kazandırmaktı. Trabzon, Gümüşhane, Rize, Ordu, Giresun ve daha çok yerde böyle eserlerimiz atıl vaziyette bekliyor. İyileştirme yapılmıyor, bazı yerler de koruma altında değil. Buraların bir an önce toparlanıp restore edilmesi, turizme sunulması lazım. Bu konuyla ilgili henüz bir ilerleme olmadı ama biz bunu hep gündemimizde tutacağız." dedi. 

UZAKDOĞU’YA AÇILMALIYIZ

15 Temmuz’la beraber turizmde düşüş yaşandığını söyleyen Gürkök, yeni pazarlara açılmanın şart olduğunu söyledi.

Gürkök, “15 Temmuz’dan sonra sektörde büyük yavaşlama oldu. Bundan Marmara ve Antalya daha çok etkilendi. 2016 için turist sayısının ikiye katlanmasını bekliyorduk ancak 15 Temmuz’la beraber sektör büyük yara aldı. Bundan ders almalı ve sektöre sahip olmalıyız. Körfez ülkeleri bizim için iyi bir Pazar ancak tek pazarla yetinmemeliyiz. Turizm pek çok alanı besliyor ve istihdam sağlıyor. O nedenle turizmi geliştirecek hamlelerde bulunmalıyız. Körfez ülkeleri öncelikli pazarımız, bunun yanında İran da ikinci pazarımız. Artık ülkeler de birbirleriyle rekabet etmeye başladı. Rusya İran’a vize serbestliği getirdi. İran oraya yönelirse bizim payımız azalacak. Kendimize yeni hedefler belirlemeli, yeni alanlar açmalıyız. Gelen turistleri tutabilmek için yeni sosyal alanlar oluşturmalı, sosyal mekânları çoğaltmalıyız. Tek pazarımızın olması her zaman risklidir. Bu sezon Antalya’da bunun örneğini gördük. Antalya’da alman ve Rus turizmi varken ikisi birden ayağını kesince olanları gördük. O nedenle ikinci, üçüncü hatta dördüncü pazarlarımız olmalı. Önce komşularımıza odaklamalıyız. Körfezden sonra İran sonra Gürcistan var. İleriye dönük olarak Çin ve Japonya gibi pazarları hedeflemeliyiz. Bunlar uzun vadede olacak ve büyük maliyetli işler. Uzakdoğu’ya açıldıktan sonra Avrupa’ya yönelebiliriz. Bunları yapabilmek için de öncelikle Havalimanımızın kapasitesini genişletmeliyiz." dedi.

SÜMELA EN KISA ZAMANDA AÇILMALI

Sümela Manastırı’nın kapalı olmasının turizme zarar verdiğinin altını çizen Gürkök, Sümela’da restorasyonun hızlanması için yetkililere şu şekilde seslendi: “Sümela 2015’te ziyarete kapatıldı ve o günden sonra ne zaman açılacak diye sormaya başladık. O günden bu yana sorumuza net bir cevap alamadık. Sayın bakana verdiğim 4 maddelik sorular arasında Sümela da vardı. Sümela’nın ihalesi yapıldı bilgisini aldıktan 3 ay sonra restorasyon çalışmalarına başlandı. Dışarıdan gelen turistlerin çoğu Sümela Manastırı’nı görmek için geliyor. Bitiminin 2 yıl süreceği söyleniyor. Biz de bunun hızlanmasını istediğimizi her seferinde söylüyoruz. Sümela’da kayaları temizleme işlemleri yapılıyor ve bu bir an önce bitirilmeli. Tehlike arz ederse hepten kaybederiz ama en azından Haziran ayına kadar bu işlemlerin belirli bir seviyeye getirilmesini istiyoruz. En azından turistleri az sayıda gruplar halinde ve belirli bir yere kadar da olsa geçişinin sağlanmasını istiyoruz. Sümela kapalı kalırsa bizim için eksiklik. Sümela bizim markamız ve Sümela’yı sezon açılmadan önce yeniden kazanmalıyız. İl Kültür Turizm Müdürlüğü’nden aldığımız bilgiye göre Sümela Manastırı’nı seyredebilmek için bir seyir terasının yapılacağı bilgisini aldık. Bu olumlu bir çalışma olacaktır ancak insanlar uzaktan gördükten sonra merak edip içeri girmek isteyecek. 10 metre de olsa belirli bir yere turistler girebilmeli.”

SARP KAPISI İÇİN ÇALIŞIYOR AMA UZUN SÜRECEK

Suat Gürkök, Karadeniz turizminin gelişmesi için yapılması gereken çalışmaları Bakan Süleyman Soylu’ya maddeler şeklinde ilettiklerini ve hepsinin ele alındığını ifade ederek şunları söyledi: “Sayın bakana verdiğimiz 4 madde vardı. Bunlar yakıt desteği, Sümela manastırı, Sarp sınır kapısı, günübirlik evlerin ve apartların kayıt altına alınması. Bunların hepsi de çok önemli. Sarp sınır kapısında da çalışmalar başladı ama o da Sümela gibi uzun süreceğe benziyor. Uzun sürerse yine aynı şeyler olacak. Bu durum yaz sezonu gelmeden tamamlanmalı. Sarp kapısına alternatif olarak Muratlı kapısının aktif edilmesini önermiştik ancak onun da hem Türkiye hem Gürcistan tarafındaki yolların yapılması lazım. Bunun da Haziran ayına yetişeceğini sanmıyorum. Sarp bizim için çok önemli. Körfezden gelen turistlerin kimisi Batum üzerinden Karadeniz’e gelmek istiyor ancak turistler Sarp kapısında 4 saat beklerse sıkılır ve Türkiye’ye gelmek istemez. Batum’u entegre olarak kullanmalı ve zengin turisti bölgemize çekmeliyiz. Kayıt dışı apart ve günübirlik evlerin de kayıt altına alınması sağlandı. Turistlere kalacak yer hizmeti sunanlar da artık otellerimizin sorumlu olduğu makamlara karşı sorumlu olacaklar. Otellerde güvenlik nedeniyle kimlik bildirimi yapılıyor ve maliyeye bilgilendirme yapılıyor.”

“TÜRKİYE TEHLİKELİ” ALGISI YARATILIYOR

Trabzon’a kruvazör gemi turlarının hayli azaldığı bilgisini veren Gürkök, Türkiye’ye yönelik yaratılmaya çalışılan olumsuz algı çalışmalarının bunda etkili olduğunu söyledi. Gürkök, “Gemi şirketleri programlarından Türkiye’yi azalttı. Kruvazör gemi turları bekleniyordu ancak bu yıl bize rast gelmedi. Kuşadası’nda da düşüş var ama yine de turistler ülkemizi ziyaret ettiler. Dışarıda ülkemiz için olumsuz algı yaratılıyor. 15 Temmuz’dan sonra özellikle ‘Türkiye tehlikeli, gitmeyin’ deniliyor. Bunu ortadan kaldırmaya çalıştık ama kruvazörde azalma oldu. Bütün kruvazör şirketleri İstanbul ve İzmir’i programlarından kaldırdı.” şeklinde konuştu.

ACENTELERİN SORUNLARI

Acentelerin bir diğer sorunu olan bilet ücretleri farklılığı ve rehberlik konusuna değinen Gürkök, “Rehberlik sıkıntımızı çözmek için bakanlıkla görüşüyoruz ve inşallah çözeceğiz. Acentelerimizin internetten kaynaklı sıkıntıları var ve bu acentelerimizin müşteri kaybetmesine neden oluyor. Acentelerimizin anlaşmalı çalıştığı havayolları şirketlerinin turistlere anlaşmalı fiyatın altında fiyat sunması hem müşteri kaybetmelerine hem de onların yalancı duruma düşmelerine neden oluyor. Türk Hava Yolları ile bu konuyu görüştük ve ilerleme sağlayacağımızı düşünüyorum. Türk Hava Yolları ile bunu başarırsak diğer şirketlerle de çözeceğimize inanıyorum. Yine kaçak acenteler de can sıkan bir diğer konu. Bunun da önüne geçmek için çalışıyoruz.” diye söyledi.

EN İYİ SEÇİM ÇALIŞMASI HİZMETTİR

3 Aralık'ta yapılacak TÜRSAB seçimlerine değinen Gürkök, "3 Aralık'ta seçim var ve biz hala çalışıyoruz. Seçim gününe kadar da hizmete devam edeceğim. Ziyaret ettiğimiz üyelerimizle seçimi sadece 1 dakika konuşuyoruz, 20 dakika ise fikir alışverişi yapıyoruz. En iyi seçim çalışması hizmettir. Hizmet ederseniz karşılığını alırsınız. Biz seçimle değil hizmetle uğraşıyoruz. Seçim gününe kadar da durmadan çalışacağız." diye konuştu. 

YENİ KOMİSYONLAR KURULACAK

Gürkök, turizm acentelerin sorunlarını gidermek için yaptıkları ve yapacakları çalışmaları şöyle anlattı: "Doğu Karadeniz'de 183 acente var ve bunun 100'de fazlası Trabzon'da. Sorunlarını biliyoruz ve birçoğunu aştık. Seçimden sonra ilk olarak Tanıtım Komisyonu kuracağız. Bu işle uğraşan, deneyimli arkadaşlarımızdan oluşacak bu komisyonda fuarlara yönelik organizasyonlar yapacağız. Bunun yanında kaçak turların önüne geçmek için de Denetim komisyonu kuracağız. Kuracağımız denetim ordusuyla acentelerimize zarar veren kaçakların kökünü kazıyacağız. Üniversite öğrencilerinin araç alıp tur organize ettiklerini gördük. Kaza olsa ya da başlarına başka kötü şeyler gelse suçlu duruma düşecekler. Bu konuyu merkezimiyle görüştük ve ardından YÖK’ün aldığı kararla bunun önüne geçildi. Rize’de bitti, Trabzon’da da bitecek gibi görünüyor. Sezon gelmeden önce acenteler ortak fiyat tespit etmeli. Aksi yönde yapılanlar hiç etik değil.  Bu şekilde bir rekabetle bir yere varılmaz yine kaybeden biz olacağız. Bu ayrıca imajımızı da sarsıyor.“

Seçimle ilgili değerlendirmede bulunan Gürkök, “Oy kullanacak arkadaşlarımıza mutlaka gelin diyoruz. Kime oy verirseniz verin yeter ki oyunuzu kullanın. Seçimin kazananı ya da kaybedeni olmaz. Seçim bitince her şey bitecek ve yine hep beraber olacağız.” diye seslendi.

HABERE YORUM KAT
Haberlere yorum yapanlar genel kuralları kabul etmiş sayılırlar. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Trabzon Haber