"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Görevliler görevlilere delil de versin

Ahmet BATTAL
12 Aralık 2019, Perşembe 00:21
Siyasette eski dostların karşılıklı suçlamaları ile ilgili dünkü yazıda bahsettiğimiz haberin ve yorumumuzun devamı bugün.

AKP kazanının patlamasını engellemek için devreye giren ya da sokulan “ağabeyler” ekibi de öyle görünüyor ki başarıya değil patlamaya hizmet ediyor.

Eski siyasetçi, dört dönem belediye başkanlığı ve dört dönem de milletvekilliği yapan Feyzullah Kıyıklık devreye girmiş, Davutoğlu ile görüşmüş ve “yapmayın etmeyin” demiş.

Sonrasında konuyla ilgili olarak canlı yayında yaptığı açıklama şöyle:

“Biz kimseyi vazgeçirmek için yola çıkmış değiliz. Yıllardır siyasetle uğraşan bir insan olarak bütün siyasilerimize gidip Türkiye’nin durumunu, Türkiye’deki karmaşanın gittiği yeri, bir de bildiğimiz doğruları ve onların söyleyeceği doğruları dinlemek için gittik. Girdikleri işten vazgeçirmek, onları başka bir yöne götürmek için değil. Herkes kendi yolunu kendisi çizer. Biz öyle bir teklifte bulunamayız ki. Biz siyasetle ilgili insanlar olarak fikirlerini paylaşırız, fikirlerimizi söyleriz. Telkin ve vazgeçirme veya ‘bu işte niye varsınız?’ diye bir hukuksuzluğumuz, kanunsuzluğumuz, ahlâksızlığımız olamaz.”

Bu cümlelerden ikisi özellikle önemli:

1. “Türkiye’deki karmaşanın gittiği yer”den söz etmiş. Bilhassa basında bazıları kabul etmek istemese de durum bu. Tecrübe söylüyor.

Çareyi bizce yine siyaset bulacak. Ama mevcutlarla bu iş olacak gibi durmuyor. Zira ya birbirlerine düşmüşler veya birbirlerine düşenlere düşmüşler. Ankara olmuş kankana.

2. “Telkin ve vazgeçirme veya ‘bu işte niye varsınız?’ diye bir hukuksuzluğumuz, kanunsuzluğumuz, ahlâksızlığımız olamaz” demiş.

Dikkat edelim, “Davutoğlu’na sizi Erdoğan mı gönderdi?” sorusuna sessiz kalmayı tercih eden bir siyasetçi bu cümleleri söylüyor.

Erdoğan’ın, arkasından ya da yanından ayrılıp karşısına geçen her eski dâvâ arkadaşına sert çıktığını, bu kişiler hakkında hep tehditvari konuştuğunu hepimiz biliyoruz.

Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı adaylığından başlayarak, öncesinde ve sonrasında yirmi yılda yaşananlar ortada.

Kıyıklık işte bu hatıranın etkisiyle bu itirafı yapıyor.

Diğerleri yaptı, ama benim bu işlerde “hukuksuzluğum, kanunsuzluğum, ahlâksızlığım yok” demek istiyor.

Kendi adına haklı olabilir.

Siyasetin çirkinleşmesi adına doğruyu söylediği de açık.

Böyle açık beyanlarla delil bırakmanın sonuçlarını ise yakın gelecekte hep birlikte izleyeceğiz.

Okunma Sayısı: 2282
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı