• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
SEDA KAYA GÜLER

Gerçekten kokuyoruz

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 20.04.2015, 00:00
Geçtiğimiz yıl Türkiye'ye gelen Justin Bieber "Türk kızları ter kokuyor" dediği için çok kızmıştık. Aslında kız veya erkek fark etmiyor, ülkemize ilk kez gelen konukların ilk intibası böyle. Çünkü havaalanından taksiye biniyorlar. Ve taksilerin içi ne yazık ki kokuyor. Çünkü şoförlerin çoğu temizlik ve hijyen konusuna önem vermiyor. Taksi şoförü temizliğine dikkat etse binen yolculardan kalan ter kokuları sinmiş oluyor taksiye.
Restorana gittiklerinde onlara hizmet eden garsonlardan alıyorlar ter kokusunu. Metroya bindiklerinde yanlarında duran kadın ve erkeklerin koktuğunu görüyorlar ve haklı olarak böyle bir yargıya varıyorlar.
Dediğim gibi haklılar. Eğri oturup doğru konuşursak koktuğumuzu göreceğiz. Bunu anlamak için otobüs ve metroya binmek yeterli. Havaların ısınmasıyla birlikte en önemli gündem maddelerimizin biri haline geliyor bu konu.
Son birkaç gündür toplu taşıma araçlarına binmek gerçekten işkenceye dönüşmüş durumda. Nefes alamıyorum.

TERLEMEK NORMAL
Terlemek normal bir durum, anormal olan kokmak. Terlemek, vücudun ısısını dengelemek adına gerçekleştirdiği fonksiyonel ve normal bir süreç. Nasıl ki elimizde olmadan susuyorsak, aynı şekilde terliyoruz da. Aslında ter kokusuz bir şey, su çünkü. Kokan şey, koltuk altında bulunan milyonlarca bakteri. Ter, bunlarla temas ettiği zaman kötü kokular ortaya çıkıyor. Normal bir insanın günde maksimum 10 litreye kadar terleyebildiğini ve koltuk altımızda da milyonlarca bakteri olduğunu düşünürsek, alınmak veya söylenmek yerine oluşacak kötü kokulara karşı önlem almamız gerekir.
Bunun yolu da koltuk altını temizlemek ve temiz kalmasını sağlamak. Bunun için de antiperspirant deodorant kullanmak gerekiyor. Veya talk pudra sürmek.
Aslında normal olan evden çıkmadan önce duş almak. Duş alamıyorsak koltuk altını sabunlu suyla yıkamak veya ıslak bir bezle silmek. Önce milyonlarca bakteriden arındıracağız. Sonra da gün içinde güzel kokmamızı sağlayacak bir deodorant süreceğiz. Ve yeni bir şey giyeceğiz. Yani birkaç gündür giydiğimiz gömlek veya kazağı giymeyeceğiz. Ya da havalandırmadan giymeyeceğiz. Giymeden önce koklayacağız. Kokuyorsa çamaşır sepetine atacak, dolaptan yeni yıkanmış ve ütülenmiş bir giysi alacağız.

KOKMAMAK MÜMKÜN
Çözüm bu kadar basit işte. Gün içinde de kokup kokmadığımızı kontrol edersek, önlemimizi almış oluruz. Çünkü terleme, çevresel koşullara ve psikolojik durumlara göre değişim gösterebiliyor. Günlük ortalama terleme oranı mevsimler ve gün içinde gösterilen performans ve günün saatlerine göre değişebiliyor. Heyecanlandığımızda daha çok terleyebiliyoruz. Koşuyorsak veya gün içinde çok koşuşturuyorsak, merdiven inip çıkıyorsak, daha çok terleriz. Böyle bir ortamda çalışanların terletmeyecek giysiler giymeye dikkat etmesi de önemli bir husus. Yani tercih edeceğimiz giysiler sentetik, naylon yerine pamuklu olmalı.
Ve en önemli kural. Terlediğimizi hissediyorsak, lavaboya gidip, ıslak bir mendille koltuk altımızı silmek ve deodorantı yeniden sıkmak.
Yaptığımız en büyük yanlışlardan biri çantadan çıkardığımız deodorantı herkesin içinde giysilerin üzerine sıkmak. Bu kötü kokuların daha da kötü kokmasından başka bir işe yaramaz.
Kısacası ter kokmamak hepimizin elinde. Kokusuz güzel günler...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA