Genel-İş Anadolu Yakası 1 No.lu Şube Genel Kurulu yapıldı

DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası Anadolu Yakası 1 No.lu Şube 8. Olağan Genel Kurulu, Kadıköy’de gerçekleşti. 6 bin üyesi bulunan şubenin kongresinde siyasal iktidarın politikaları, çıkartılan KHK’ler ve 4+4 dayatmasına tepki öne çıktı. Kongrede Ahmet Arıkan ve Erdal Kotan’ın yönetim kurulu başkan adayı olduğu 2 blok liste yarıştı. Toplam 257 delegenin oy kullandığı seçimi mücadeleci sendikacılık vurgusu yapan Ahmet Arıkan başkanlığındaki liste kazandı. Arıkan’ın listesi 133 oy alırken Erdal Kotan’ın listesi 120 oy aldı.

Kongreye Genel-İş Sendikası Genel Merkez yöneticileri ve şube başkanları katıldı. Kongrede aday olmadığını açıklayan Mevcut Başkan Mehmet Sait Tanyeri, “Bugün 8. Olağan Genel Kurulu gerçekleştiriyoruz. Yaptığımız ve yapamadıklarımızın sorumluluğunu alıyor, seçilen arkadaşlarımıza başarılar diliyorum” diye konuştu.

Kongrede konuşan Genel-İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan şunları söyledi: Nasıl bir sorumluluk almamız gerektiğini, görevimizi nasıl yerine getireceğimizi tartışmalıyız. Sömürünün alabildiğince yoğunlaştığı yeni bir Türkiye var. Yeni Türkiye’de demokratik kurumlara saldırılar olduğu, emek düşmanı politikaların daha da artacağı gerçeği var. OHAL ilan edildi, darbe girişimi yaşandı ve birçok saldırı fırsat olarak değerlendirildi. İhraç furyası yaşandı. Kapısında adalet arayacağımız mahkemeler ortadan kalktı. Taşeron düzenlemesi bile haksız, hükümsüz, adaletsiz biçimde yapıldı. TİS’ler gasbedildi. Bırakın kadroyu elde etmeyi taşeronun bile gerisine düşürüldüğümüz süreci beraber yaşıyoruz.

"MÜCADELE PATRONA KARŞI"

Şube Başkan Adayı ve Kartal Belediye İşçisi Ahmet Arıkan, yaptığı konuşmada ‘komiteler’ kurulacağını ve yönetimindeki şubenin işçinin onayı olmadan herhangi bir karara imza atmayacağını söyledi. “Bu savaşı verirken sınıfa karşı, işçiye karşı değil patronlara, sisteme, hükümete karşı vereceğiz bu mücadeleyi” diyen Arıkan şöyle konuştu: Bu işin kazananı kaybedeni yok. Kazanan kişi sınıf adına hataya düşerse bunu sınıf soracaktır. Önümüzde çok zor bir süreç var. Ekonomik krizin işaretleri ortada. Genel-İş üyeleri Türkiye’nin her yerinde işçi önderleriyle, şubeleriyle bu saldırılara karşı mücadeleyi örmesi gerekiyor. Temsilcilerin düzenli, planlı, programlı eğitim çalışmasından geçirilmesi gerekiyor.

"KOMİTELER KURULACAK, İŞÇİ ONAYI ALINACAK"

Yakın dönemde toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin başlayacağına işaret eden Arıkan, “İşçinin iradesi sadece TİS’lerle değil, bizler adına herhangi bir karar alınırken hiçbir karar alınamayacak. Bize sormadan karar vermeyecek. Bunun önüne geçeceğiz. Güçlü olanın değil haklı olanın yanında olacağız” dedi. İşyerlerinde birim birim komitelerinin oluşturulmasının yolunu açacaklarını söyleyen Arıkan şöyle devam etti: Komiteler hangi problem varsa şubeye taşıyacak. Yedekler dahil tüm şube yapısı karar mercii olacak. İşçilere danışmadan karar almayacak. Emeğin önderlerinin desteğini istiyoruz. Kadrolu, taşeron, zabıta, fen işleri... Kimseyi ayrıştırmadan birleştirici, demokratik bir şube şekillendireceğiz.

SENDİKAL DEMOKRASİ ORTAMI VAADİ

Kırmızı listenin Başkan Adayı Erdal Kotan, “Sendika işçilerin kolektif aklının, mücadelesinin eseri olarak doğmuştur. Anayasal hak olarak kazanılmıştır. KHK ile sözde kadro verilen, iş güvencesini yok sayan saldırıların önüne geçmek için geliyoruz” diye konuştu. “İş güvencesini sonuna kadar savunacağız” diyerek devam eden Kotan, TİS’i işçilerin katılımıyla hazırlayacaklarını belirterek, “Sendikal bürokrasinin temelinden yıkıldığı bir yapı kuracağız. Daha güçlü bir sendikal demokrasi ortamı sağlayacağız. İşyerlerindeki eşitsizliği ortadan kaldıracağız. Krizin bedelini krizi yaratanlara ödetmeye geliyoruz” ifadelerini kullandı.

"SENDİKACI ORTALAMA İŞÇİ ÜCRETİ ALMALI"

Kongreye katılan delegelerin bazıları ise şöyle konuştu:

Cem Arasoy: Mevcut iktidarın suçunu dış güçlere attığı ekonomik krizle karşı karşıyayız. Faturayı, krizi çıkaranların ödemesini istiyoruz. Nasıl bir şube istiyoruz? Devrimci, katılımcı, çoğulcu bir sendikal yapı kurabilirsek krizin üstesinden gelebiliriz.

Murat Akdemir: Para babaları insana, doğaya, halklara düşman. Ortadoğu kan gölune dönmüş durumda. Mücadeleci bir sendikal anlayış istiyoruz. İşverenden, belediye başkanından bağımsız bir sendikal anlayış istiyoruz. Sendika yöneticileri ortalama işçi ücreti kadar ücret almalı. TİS işçilerin onayı olmadan imzalanmamalıdır. İşverenlerden bağımsız sendikal mücadeleyi seçmek zorundayız.

"ÜYE OLMAK YETMEZ"

Özer Değirmenci: Grev yasaklarına, baskı ve şiddete rağmen birçok işkolunda işçiler mücadelelerini savunuyor. Sendikaların mücadeleci çizgiye ihtiyacı artıyor. Belediye işçileri ortak talepleri etrafında bir araya gelerek mücadele etmeli. "Üye olmak yetmez" anlayışıyla, yetmez diyen bir sendikal çalışmaya ihtiyacımız var. (İstanbul/EVRENSEL)

İZENERJİ işçileri delege seçimlerinde ‘kırmızı liste’ dedi