"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gençlerin profili ne durumda?

Davut ŞAHİN
12 Aralık 2018, Çarşamba 00:25
Her yıl yapılan gençlik araştırmaları gençlerimizin profilini yeniden tanımlıyor.

Aslında amaç, yapılan araştırmalar kapsamında elde edilen veriler sayesinde gençlerin eğitim, iş hayatı, sosyal hayat ve yaşadıkları problemlerle ilgili bilgi depolamak.

Gençlerin gerek ekonomik durumu, gerek mutluluk düzeyi ve gerekse memnuniyet düzeyleri ortaya konuluyor ve ona göre politikalar üretiliyor.

Son yapılan araştırmada Türkiye genelinde 15–30 yaş grubunda toplam 8.000 genç ile görüşülmüş.

Gençlerin kendi ekonomik durumları ile ilgili mutluluk düzeyi 5 puan üzerinden 2.90 olarak çıkmış.

18-21 yaş arasındaki gençlerin memnuniyet düzeylerinin diğer yaş gruplarının altında…

Katılımcıların yüzde 15’i dine inandığını beyan etmiş.

Yüzde 31’i kendini milliyetçi, 

Yüzde 16’sı muhafazakâr, 

Yüzde 12’si dindar, 

Yüzde 11’i ise demokrat olarak tanımlamış.

*

Gençlik ne istiyor peki?

Yani kimi örnek almış, bir bakalım:

Geçmişte, erkekler Kenan İmirzalıoğlu’nu, kadınlar ise Seda Sayan’ı rol model almış.

2014 yılında Erkekler TV8’i satın almasıyla parlayan Acun Ilıcalı’yı örnek almış. Kızlar ise dönemin TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner’i…

Aynı tarihte, üçüncü sırada futbolcu Arda Turan’ın “örnek” alınabilecek isim olarak kayıtlara geçmiş. 

Dördüncü sırada ise oyuncu Kıvanç Tatlıtuğ’u gençler hedef seçmiş (yüzde 7,2 ile)… Tarkan ise yüzde 2.2 ile listenin sonunda…

O zaman şöyle bir yorum yazmıştık:

“Gençlik; kolay yoldan para kazanmak, üretmeden tüketmek ve bir anda zengin olmak derdinde. Bunun yanı sıra “popüler” de olmak istiyor.”

Devam etmişiz:

“Hayat bu kadar kolay değil. Bir üzüm tanesi yedirir, yüz tokat vurur. Ekran önünde gülen ve mutluluk pozları veren popüler isimlerin bile arkaplanına baktığınızda aslında pek o kadar mutlu ve huzurlu olmadıklarını görürsünüz.

Onların bile kendilerine göre dertleri ve mutsuzlukları vardır.

Yani gençler, fani ve fena olanı tercih edeceğine, baki olanı tercih etseler önlerinde ebedî bir hayatın olduğunu kavrayacaklardır.” (Yeni Asya, 2014)

Ya şimdilerde?

Yüzde 35’lik bir oranla; “kimseyi” örnek almadıklarını dile getirmişler. 

*

Gençlik ne istiyor sahiden; ebedî bir gençliği mi? Yoksa, yok olup gitmeyi mi?

Mutlâka ebedî hayat arzusu hepimizin içinde var olan duygu gibi, onların da içinde yatan tek arzudur.

Mesele ebedî gençliği kazanabilmek… Bunun için de Rıza-ı İlâhi’yi kazanmak gerekiyor. 

Cenâb-ı Hakk’ın rızası nasıl kazanılır; İhlâs ile… Kesret-i etba ile değil. 

“Çünkü onlar, vazife-i İlâhiyeye ait olduğu için istenilmez, belki bazen verilir. Evet, bazen birtek kelime sebebi-i necat ve medar-ı rıza olur. Kemiyetin ehemmiyeti o kadar medar-ı nazar olmamalı. Çünkü bazen birtek adamın irşadı, bin adamın irşadı kadar rıza/ı İlâhiye medar olur.” (21. Lem’a)

 *

Gelelim bizim gençliğimize. Risale-i Nur okumaya mecbur ve hatta mahkûmuz. 

Bize gelen musîbetler eğer kalp dairesinde ise demek ki, Risale-i Nurlar’a karşı gevşek davranış içindeyiz. Zira, “Nurlar”ı okumak öncelikle “şahsî kemalat” noktasında insanı geliştirir, diğer yönüyle Kur’ân hizmetine daha fazla iştirak etmemize imkân sağlar. 

Gençliğimizi Risale-i Nur okuyup, tefekkür dünyamızı geliştirerek Bediüzzaman Said Nursî nazarıyla bakarak, ebedîleştirebiliriz.

Nokta!

Okunma Sayısı: 3271
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı