Gidenlere rahmet, kalanlara sabır… Milletimizin başı sağ olsun. Allah benzer acıları yaşatmasın bir daha. Yaşanmaması için de varsa ihmal, kusur ve hata, mesuller cezalandırılsın, ama mutlaka cezalandırılsın.
Sonra futbol bir işe yarasın mesela… Şu "büyük kulüpler", son maçlarının hasılatlarını madenci ailelerine bağışlasın. Tıpkı Beşiktaş"ın yaptığı gibi mesela... Bunca gündemi işgal eden, yeri gelip dara düştüklerinde devlet erkânını seferber eden Türk futbolunun "devleri" daha ciddi sosyal sorumluluklar alsın. Bırakın sosyal sorumluluk paylaşmayı, sivil toplum örgütü olmayı, futbolcu üretmekten aciz Türk futbolu hiç değilse böyle zamanlarda bir zuhuratta bulunsun.
Geçtiğimiz hafta Sakarya Üniversitesi Engelli Öğrenci Birimi ve Spor Şube Müdürlüğü"nün ortaklaşa düzenlediği görme özürlü öğrenciler arasında bir futbol maçı organizasyonu haberini aldım. Zaten lig bitmiş sayılır belki bir iki futbolcu katılır da destek olur, şık olur diye düşündüm. Kulüplere bu konuda müracaat için geç kalmıştık, ama yine de denemeye değer diyerek telefona sarıldım. Beşiktaş"tan bir yetkiliye ulaştım, bu konularla alakalı kişinin telefonunu verdi. Defalarca aradım ulaşamadım. Galatasaray"dan bir yetkiliye ulaştım; Pazartesi günü telefon etmemi söyledi; Pazartesi günü aradım telefona bakmadı. Trabzon uzak ama en azından haberleri olsun diye iletişim sorumlusunu aradım; o da telefona bakmadı. Fenerbahçe iletişim koordinatörü ile geçen yıl benzer bir problem yaşadığım için Ersun Hoca"yı aradım; ilginçtir bunca adam arasından tek (somut) cevap veren o oldu sağ olsun. Haklı olarak geç kaldığımızı söyledi, teşekkür ettik. Şimdi söyler misiniz Allah aşkına bu kulüplerdeki profesyonel arkadaşların görevi iletişim sağlamak mı yoksa "iletişime engel olmak" mı? Her etkinliğe elbette katılamaz kulüpler ama telefona bile cevap vermeyen iletişim sorumluları neyin iletişimini sağlıyor? Lafa gelince "biz sadece bir kulüp değiliz" icraata gelince bırakın futbol kulübünü ticari şirket gibiler; ha sonra zarar etmeseler ona da eyvallah deriz ayrı hadise. Bu sadece hasbelkader içinde olduğum bir hadise, daha neler yaşanıyordur kim bilir. Allah, muhabir arkadaşlara yardım etsin; şimdi daha iyi anlıyorum neler çektiklerini. "Futbol ailesinin amiral gemisi", Kulüpler Birliği"nin Van"a söz verip yerine getirmediği okul projesi aslında Türk futbolunun sosyal meselelere bakışının özetidir aslında…
Çocuklara gelince, çıktılar aslan gibi toplarını oynadılar. Böyle acı bir günde kendi ifadeleriyle "körü körüne çalım attılar". Çalım sahada iyidir. Saha dışında birbirlerine çalım atma derdinde olan tüm unsurları Allah temizlesin Türk futbolundan. Tekrar ve bir daha milletimizin başı sağ olsun.
