21 Kasım 2020 23:36

Ford işçisi: Tam gaz üretim diyen patronu, hiçbir şey söylemeyen sendikayı tartışalım

Ford işçisi yazdı: Bugün biz Ford işçileri TİS sürecini, artan iş yükümüzü, vaka ve temaslı sayısı 1300’ü geçmişken ‘Tam gaz üretim’ diyen patronu, hiçbir şey söylemeyen sendikamızı tartışmalıyız.

Fotoğraf: Ford Otosan Basın Bülteni

Paylaş

Bir Ford Otosan işçisi
Kocaeli

Yıl sonu yaklaşıyor, vergiler artıyor, havalar soğuyor, vakalar da, yasaklar da artıyor. Bunların yanı sıra bir de acı reçete muhabbeti çıktı. Acı reçete herkesten eşit fedakarlık yapması istenecekmiş gibi söylense de bizler biliyoruz ki patronların ağzına bal sürüp biz işçilere, emeğiyle geçinenlere zehir yutturmaya çalışacaklar.

Şu geçtiğimiz yılda iki defa kıdem tazminatına göz koymak için hareket edenler, acı reçete derken bizlere ne getirecek? Medyada acı reçete diye bahsederken TOBB’de ‘Şahlanmaya geçiyoruz’ diye konuşanlar durumu ortaya koydu. Zamlar, geçim derdi, yoksulluk, yüksek enflasyon, yüksek vergi bizlere; daha fazla teşvik, indirim, destek patronlara. Dolar karşısında gittikçe değerini kaybeden ücretlerimiz ortada, her şey gün geçtikçe daha da pahalanıyor, buna karşılık her ay vergi dilimi, enflasyon altında eziliyoruz. Asgari ücretin belirlenmesine az kaldı sendikalardan hiçbir ses yok. Markete gittiğimizde her gün güncellenen fiyatlarla karşılaşıyoruz, faturalar her geldiğinde yeni zamlarla ödüyoruz, maaşımızı her aldığımızda yükselen vergi kesintilerinden ne yapacağımızı bilemiyoruz.

ASGARİ ÜCRETTEN GERİYE NE KALDI

Geçen seneden bu seneye Türk-İş’in kabul etmediği asgari ücret uygulandı. Asgari ücret ile geçinenlere sormak lazım, gelen zamdan elde avuçta ne kaldı? Türk-İş bu sene ne yapmayı düşünüyor? Yine kabul etmeyip, üyelerine ‘Biz kabul etmiyoruz ama siz bununla bir sene hayatta kalmaya çalışın’ mı diyecek? Fedakarlık diye diye krizde, salgında, afette, her kötü durumda iliğimize kadar almaya çalışıyorlar. Şu fedakarlığı biraz da hükümet kendi harcamalarından, patronlara verdiklerinden yapsa olmuyor mu?

KORONA OLMASAK BİLE UYKU UYUYAMIYORUZ

Bugün biz Ford işçileri TİS sürecini, artan iş yükümüzü, vaka ve temaslı sayısı 1300’ü geçmişken ‘Tam gaz üretim’ diyen patronu, bunun karşısında hiçbir söz söylemeyen sendikamızı tartışmak zorunda değil miyiz? Gittikçe artan mesailer yüzünden, hat hızı insanlık dışı ilerlerken, ailemizi görmeyi geçtik, doğru düzgün uyku uyuyamıyorken, korona olmasak bile sağlığımızdan olacağız. Artan vakalar karşısında hepimize ücretli izin verip üretime en az iki hafta ara vermesi gereken Ford, bunun yerine yeni işçi alıyor. Sosyal mesafeyi çok önemsediğini söylüyor. Yeni işçilere iş öğretirken sosyal mesafe kalmıyor göremiyorlar mı? Yoksa işlerine mi gelmiyor? Hükümetle Ford yönetimine göre virüs çalışırken bulaşmıyor, mola alanında, servislerin orada, sigara içerken, evde istirahat ederken bulaşıyor. İkisi bu konuda yasakçılık yaparak birbirlerine ne kadar da benziyor. Bütün suçlu bizmişiz gibi hareket ediyorlar. Ford yönetiminin acı reçetesi; daha ağır çalışma koşulları, daha düşük ücretler (Sektördeki en çok kâr eden şirket olmasına rağmen en ucuz işçi çalıştıran bunlardır) yasaklar ve baskılarla boyun eğdirmeye çalışma, insan hayatını hiçe sayma. Sendikanın acı reçetesi; aidatları kesip, üç maymunu oynayarak işçisinin ezilmesi için elinden geleni yapma. Hükümetin acı reçetesini ise tahmin etmek hiç zor değil. Ücret zamlarının aşağı çekilmesi, her şeye zam yapılması, vergi artışları. Bu çalışma koşulları, işverenin bu tavrı, hükümetin reçete diye çıkaracağı bütün fatura, bunların hepsine katlanmak istemiyorsak bir araya gelmekten, yeter artık demekten başka çaremiz yok! Bugün tüm bunların böyle olmasının sebebi bu düzendir, ilacı da acı reçete de değil biz işçilerin bir araya gelmesidir. İlla aramızdan birilerinin ya da aile bireyinin ölmesini mi bekleyelim?

ÖNCEKİ HABER

İzmir Düşünce Topluluğu baskı, tehdit ve hukuksuzluklara tepki gösterdi

SONRAKİ HABER

"Uğur Kaymaz'ın katilleri cezalandırılsaydı, Ceylan ve diğer çocuklar ölmeyebilirdi"

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...