FİLİGRAN*

Çivrilli 21 yaşındaki, Ömer Kağan Kandemir son şehidimiz. Denizli, en son 2012 Eylül ayında Tavaslı Fatih Küçükterci’yi şehit vermiş ve binlerce insanın omuzlarında sonsuzluğa uğurlamıştı. Çivrilli Kaan Denizli’nin teröre verdiği 142.şehit. Mekanları cennet, ruhları şad olsun!
Şehit cenazeleri hızla Türkiye’nin dörtbir yanına dağılıyor. Son on günde, Suruç’ta IŞİD’in bombayla katlettiği gençlerle birlikte toplam 48 can. 48 ana kuzusu. Tam 14 asker – polis şehit!
Suruç’taki katliamdan sonra IŞİD hedefleri uçaklarımızca bombalandı. Ancak nasıl oluyorsa,aynı günlerde IŞİD sınırın hemen öte yanında iş makineleriyle siper kazarken bizim TV kanalları canlı yayın yaptılar. Siper kazan IŞİD’e müdahale yok. Ancak IŞİD bahanesiyle İncirlik üssü ABD savaş uçaklarına açılıverdi sessizce. ABD savaş filosu yerleştiği İncirlik’ten çıkar mı bir daha? Veya ne zaman çıkar zaman gösterecek.
Bu arada uyuyan yılan uyanıyor veya birileri uyandırıyor. PKK çeteleri saldırıya geçiyor. Bizim uçaklar yine havalanıyor. Irak sınırlarındaki Kandil, Hakurk bölgesi havadan bombalanıyor. Ancak PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD bölgesine bir tek bomba düşmüyor. Bölgenin coğrafi yapısı gereği havadan Kandil’e yapılan bombardıman kara harekatıyla desteklenmezse sinek vızıltısı gibi kalıyor.
Sınır ötesi kara operasyonları büyük ağabeyin iznine bağlı. Barzani ve PYD bölgelerine dokunamazsın. O nedenle bizimkilere iç kamuoyunu rahatlatacak kadar operasyon izni veriyorlar. Havadan üç beş bomba, gösterişli gazete manşetleri ve TV haberleri yaptın mı yeter. (Sınır ötesi kara harekatı nasıl olur merak edenler 1993-95 döneminin tugay komutanı Pamukoğlu’nun kitaplarına bakabilirler)
Asıl amaç Irak ve Suriye’nin petrollerinin rahatça değerlendirilmesi. Barzani’ye Akdeniz’de, denize nazır yaşam alanı ve birkaç liman yaratmak. ABD’nin hedefi belli. Peki ya bizimkilerin derdi ne?
Her şey iç politika ve yapılacak erken seçim için. Sözde AKP-CHP koalisyonu için pazarlıklar devam ediyor. Ama AKP pazarlık yapmadığı MHP ile gayet güzel anlaşıyor. Artan terör olaylarının araştırılması için CHP’nin başvurusuyla olağanüstü toplanan TBMM’de olanlara baktınız mı?
CHP’nin terörün araştırılması önergesine HDP destek verirken, AKP’nin ve Oktay Vural’ın işaretiyle kalkan MHP’li parmaklarla önerge reddedildi. Üstüne Devlet beyin ‘hadi koalisyon yapalım’ açıklamaları. AKP masanın üstünde CHP ile pazarlık sürdürürken alttan MHP ile işi bağladı galiba.
Reis-i cumhur hazretlerinin ta Çin’den ve Endonezya’dan söylediklerini, birkaç gün önce Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Sadi Güven’in erken seçimle ilgili açıklamalarıyla birlikte okuyalım. Ne diyordu çok bağımsız YSK’nın, tarafsızlığıyla meşhur başkanı?
1)Erken seçim için belirlenen 90 günlük süreyi daha da aşağı çekmemiz mümkün. Yasa “en geç 90 gün” diyor. Geçmişte 63 günde seçim yaptık.
2)Eski listelerle seçime gidilemez, her şey sil baştan yapılacak.
3)Bütçe konusunda siyasi irade hiçbir zaman sıkıntı çıkarmadı. Kâğıdımız eksikti… Her an seçim gündeme gelebilir diye sürekli stok bulundururuz… Erken seçimi falan düşünmeden ihale yaptık… Devlet Malzeme Ofisi aracılığı ile. Slovenya grubu kazandı… Filigranlı beyaz kâğıt… Eylüle gelir… En geç ekimde burada olur….Seçim kararı verilince, gerekeni yaparız.
Sen terör operasyonları ve yalan yanlış koalisyon görüşmeleriyle oyalanırken, karar verilmiş ve seçim operasyonu başlatılmış. Bak filigranlı oy kağıdını ta Slovenya’dan almışlar bile.
Bakalım bunların filigranından ışığa tuttukça başka neler çıkacak?

(*)Bazı kâğıtların içinde bulunan ve ancak aydınlığa tutulunca görünen çizgi, resim ya da yazı şekilleri.