Fazlamız var!

A -
A +
Faiz ve dövizin belini kıran adım atıldı. Hazine bu hafta yapılacak 10 ve 7 yıllık 3 ihaleyi iptal etti. İhalelerin biri dün diğer ikisi bugün gerçekleşecekti. Amaç: Hem iç borcun azaltılması hem de faizin düşürülmesi. Bu yıl toplam 7.7 milyar dolarlık dış borçlanma gerçekleştiren Hazine, alınan tasarruf tedbirleri ile rahatladı. Ekim ayı bütçe rakamları borçlanma ihtiyacının azaldığını gösteriyor. Nakit harcamalar reel olarak küçüldü. Dış ticaret rakamlarında iyileşme devam ediyor. Türkiye’nin cari işlemler dengesi eylülde 1.8 milyar dolar fazla verdi. 12 aylık cari açık 46.1 milyar dolara geriledi. Yani döviz gelirimiz döviz giderimizi aştı. Bunun tek bir anlamı var: Ekonomi düzeliyor.
Net hata noksan kalemi 416 milyon dolar oldu. Başkan Trump ve Çin Devlet Başkanı Şi’nin kasım sonunda Arjantin’de yapılacak G-20 zirvesinde ticaret savaşlarını bitirecek anlaşmaya imza atmaları bekleniyor. Trump kendisine seçim kaybettiren yanlış gümrük vergisi uygulamasından geri adım atmak zorunda kalacak. Küresel büyüme hızını artıracak bu gelişme kış aylarında ekonomik canlanma olacağını ortaya koyuyor. Hazine ihalelerine giremeyecek olan yabancılar hisse senetlerine yöneliyor, BİST’teki pozisyonlarını artırmaya başladılar bile..
Paris’te gerçekleşen Erdoğan-Trump zirvesinde detaylı görüşme gerçekleşmedi, Kaşıkçı olayı gündeme geldi. Halkbank davasında New York Güney Bölgesi Federal Mahkemesi tarafından ikinci soruşturmanın düşürülmesi için devreye gireceği belirtiliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu hafta yerel seçimlere dönük projelerin ağırlıklı olarak yer alacağı ikinci 100 Günlük Eylem Planı’nı açıklayacak. Halkın talepleri doğrultusunda hayata geçirilecek sürpriz projeler 31 Mart 2019’a kadar tamamlanacak. 2 Ağustos’ta açıklanan 400 projenin yüzde 90’ı tamamlandı bile...
Bazı ekonomist müsveddeleri, Hazine'nin ihale iptallerini 1994 yılında yaşanan Çiller krizinin sebebi olarak gösteriyor. Oysa durum çok farklı. Evet o zaman Başbakan Çiller Hazine ihalelerini iptal etti, ama dışarıdan borçlanma yaptığı için değil. Borçlanma yükünü hafifletmek ve faizleri indirmek için. İhalelerin iptaliyle yaşanan gelir kaybını telafi etmek için hükûmet PTT’nin T’sini satmaya karar verdi. İhale süreci başlatıldı. O dönemde Türkiye’nin toplam borcu 40 milyar dolar civarındaydı. Özelleştirmeden beklenen gelir için 35 milyar dolarlar telaffuz ediliyordu. Ancak bu süreç Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilince Türkiye’den çok ciddi sermaye çıkışı başladı. Uluslararası kredi kuruluşları notumuzu düşürdü. Ocak 1994’te dolar 1 günde %14 değer kazandı. Ocak-Nisan döneminde Türk lirası %160 gerileyince kriz yaşandı. %40 devalüasyon (paranın değeri düşürüldü) yapılmak zorunda kalındı...
Özetle 1994 krizini Anayasa Mahkemesinin özelleştirme kararını iptaliyle yaşadık. Hazine'nin bugünkü ihale iptali ile 1994’teki arasında hiçbir benzerlik yok. Tamamen kamuoyunu aldatmak istiyorlar...
İkinci büyük gelişme petrol fiyatlarındaki düşüşün hızlanması. İran’a yönelik yaptırımlar kademeli olarak devreye girdi. ABD’de açıklanan stoklarda tahminlerin üzerinde artış oldu. Zira Amerika’da günlük üretim 11.8 milyon varille rekor düzeye ulaştı.
Diğer taraftan Amerika’da Baker Hughes Sondaj kuyu sayısı geçen hafta 874’ten 886’ya yükselerek 12 adet artınca bizim kullandığımız Brent petrolün varil fiyatı 69 dolara düştü. 70 doların altında kaldığı sürece teknik olarak 65 dolara kadar iniş devam edebilir. Petroldeki gevşeme akaryakıt fiyatlarının düşmesini sağlıyor. Bakın geçen hafta benzinde iki defa indirim oldu. Bu hafta da motorinde yapılacak. Maliyetlerin azalması enflasyona çok olumlu katkı sağlayacak... 
Bakalım felaket tellalları buna nasıl bir bahane uyduracak!..
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.