Servis şoförü Bülent Erol, yaşlı babasının gece uyuyamayınca oda oda gezdiğini belirterek, “Evde kapalı yerde çok daralıyor. Uyuyamıyor. Burada ise arabadan devamlı dışarı bakıyor, sıkılmıyor, arada kestirip uyuyor. Arabada personel arkadaşlarla konuşuyor, sağa sola baktığı için rahat ediyor galiba. Evde kapalı yerde bunalıyor. Ama dışarıda arabada rahat. Doktorlardan tam bir cevap alamıyoruz. Şu anda gün boyu benimle gidip geliyor. Bakalım...” diye konuştu. Bülent Erol, babasını yanında götürmediği gün kendisini akşama kadar 40 kez telefonla aradığını anlatırken, şöyle dedi:
"SERVİS SORUMLUSU GİBİ OLDU"
"Arabaya oturtuyorum tüm İstanbul'u dolaşsak gıkı çıkmıyor. Etrafı seyrediyor, uyuyor. İmkan olsa mazot pahalı olmasa neredeyse rahat etmesi için 24 saat kontağı kapatmayacağım. Saat 21.00'de eve gidiyoruz yerinde duramıyor gazete, kitap okuyor tekrar ayağa kalkıp odaları dolaşıyor. 12 gündür yanımda bir anlamda servis sorumlusu gibi oldu. Ehliyeti olsa neredeyse servisi ona devredeceğim ama ehliyeti yok."
"ARTIK BİZDEN BİRİ OLDU"
Servise binen şirket çalışanlarından Ahmet Kurtuldu, ilk birkaç gün kim ve rahatsızlığını bilmedikleri için yadırgadıkları Nazmi Erol ile kısa sürede kaynaştıkları, her gün hatırını sorduklarını, kendisiyle yakından ilgilendiklerini söyledi. Kurtuldu, "Servis şoförümüz Bülent beyle görüşünce ve babasının sorunun da ne olduğunu anlayınca kendisine alıştık. Amca artık bizden biri oldu. Müsait olduğunda kahvaltıya falan da çağırıyoruz. Gelirse şirketimizde yapıp tekrar dönüyorlar. Alıştık biz kendisine" dedi.
DHA