Bilindik bir fıkradır..

Fıkralarımızın fenomeni Karadenizli Temel''e malederler..

Almanya''da aracıyla otoyola girmiş..

Girmiş ama ters yönden..

Bir de bakmış ki bütün araçlar üzerine doğru geliyor..

Kornalar, uyarılar derken, bizim Temel istifini bozmadan yoluna devam ediyor..

O sırada açık olan radyodan bir anons yapılır;

- Otoyolda bir araç ters yönde ilerliyor, dikkatli olun!

Bunun üzerine Temel tepki gösterir;

- Ne birisu, hepsu ters gideyi..

**

Bizim 20 yıllık ekonomi masalımızda da bu fıkranın ayak izleri var..

Ne diyordu sayın Erdoğan;

- Dış güçlerin oyunları ve tuzaklarıyla, Türkiye bir enflasyon cenneti yapılmak isteniyor..

Yani; enflasyonun yükselmesinin sorumlusu dış güçlerdi..

Yani yüksek enflasyonda, Ak Parti iktidarının da ve sayın Erdoğan''ın da hiç suçu yoktu..

**

Sıkışınca dolaptan çıkarılıp tedavüle sürülen "Dış güçler" masalı pek işe yaramadı ki, uzunca bir süre iş başka bir suçlunun üzerine yıkıldı; Faiz..

O meşhur, o evlere şenlik, "Faiz sebep, enflasyon sonuç" teorisini hatırlayın..

Faiz artınca enflasyon artıyor, sonuçta da, raflardaki ürünlerin fiyatı artıyordu..

Yani; iktidarın ve damada teslim edilmiş ekonomi yönetiminin hiç suçu yoktu..

**

TÜİK''in tüm çabalarına, tüm numaralarına rağmen bile, enflasyon yüzde 20''ye dayanınca, doğal olarak rakamlar da yükseliyor..

Bu bir zincirleme reaksiyon..

Üreticinin maliyetlerindeki artışın sebepleri,

Dövizdeki yükselişin sebepleri,

Nakliye maliyetindeki tırmanışın sebepleri,

Astronomik kiraların sebepleri,

Hepsi, her şey bir kalemde geçiliyor, şu ya da bu sebep, enflasyon sonuç denilip, işin içinden çıkılıyor..

**

Şimdilerde, ara ara sahneye sürülen bir suçlu, yeniden sahnede..

Diyorlar ki;

- Marketler, bakkallar, manavlar, kısacası esnaf zam üstüne zam yapıyor.. Enflasyon artıyor..

Yani;

Yanisi şu, hiçbir beceriksizliğin, hiçbir iş bilmezliğin, hiçbir yanlışın değil, esnafın doymaz bilmez iştahının sonucudur enflasyon..

Yani; İktidarın hiçbir kabahati yoktur..

Hatta iktidara inanmıyorsanız, yeni propaganda kurumu diyanetin Cuma fetvasına bakabilirsiniz..

**

O yüzden, o bilinen fıkrayla girdim..

Türkiye ekonomisi, iş bilmez bir iktidarın ellerinde uzun süredir ters yönde ilerliyor..

"Faiz sebep, enflasyon sonuç" diyebilecek kadar yüksek bir cehalet, maalesef, kendi dışında herkesin ters yönde ilerlediğini sanıyor..

Aslında sanmıyor da, öyle demek işine geliyor..

"Faiz sebep, enflasyon sonuç" sloganı, bugünlerde yerini, "Raflar sebep, enflasyon sonuç", ya da "Esnaf sebep, enflasyon sonuç" sloganına bırakıyor..

**

Millet zamların altında, millet, enflasyonun altında eziliyormuş, ne gam..

İktidarın, ters yönde ilerleyen ekonomi anlayışı, milleti, kendi dışında her şeyin ters olduğuna inandırmaya çabalıyor..

Teker dönerken yenebilirdi..

Kıt kanaat de olsa, mutfakta tencere kaynarken yenebilirdi..

Ama Türkiye''yi karış karış geziyoruz.. İdeolojik bakışların bile, işsizlik-yoksulluk-açlık gerçeğiyle dağıldığı bir ülkede, kimsenin bu masalları yemesi beklenemez..

Zararın neresinden dönersen kârdır özdeyişindeki dönüşü bile geçmiş bir iktidarın, Hitler''in propaganda Bakanı Goebbels''in yalanlarından ilham almaktan başka seçeneği yok..

Aksi takdirde,

Faizin, enflasyonun, kiraların, etiketlerdeki tırmanışın sebebinin, Ak parti iktidarının, parayı betona ve bezirgana gömen ekonomi politikaları olduğu gerçeğini gizleyemez..

Doğruyu söylese millet terlikle kovalayacak..

O yüzden, her defasında sahte bir sebep üretmek zorunda..

Ne zamana kadar..

Yatsıya kadar..

O da, yarından da yakın..