“ERDOĞAN HİÇBİR HATAYI AFFETMEZ”

ETV’nin ilgiyle izlenen programlarından ‘Gündem Özel’ programına konuk olan AK Parti eski Manisa Milletvekili Hüseyin Tanrıverdi, Erdinç Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı ErdinçYumrukaya’nın sorularını yanıtladı. Darbe girişimine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Tanrıverdi; “Darbe girişimi Türkiye’yi karartmak için yapılan bir kalkışmaydı. Bomba sesleri hala kulaklarımda çınlıyor. Recep Tayyip Erdoğan hiçbir hatayı affetmez, hiçbir şeyi cezasız bırakmaz. Bu hainliği yapan kardeşi olsa bile olsa, bunun hesabını sorar” dedi.

CHP’YE ÖNCE TEŞEKKÜR ETTİ, SONRA ELEŞTİRDİ Tanrıverdi, darbe girişimi sonrası CHP’nin karşı duruşunu takdir etti. Ancak OHAL konusunda meclisteki ayrışmaya anlam veremediğini dile getiren Tanrıverdi ; “Ana muhalefet partisini tebrik etmek istiyorum. Darbe girişimine karşı oldular. Darbe karşıtlığı yaparken, darbe şartı olan OHAL konusunda mecliste ayrışmalarını anlayamadık. Lütfen alınmasınlar ama,  Türk milleti uyandı” diye konuştu.   “APO’YU TESLİM EDİP FETÖ’YÜ BAŞIMIZA SARDILAR” Konuşmasında HDP’yi hedef alan Tanrıverdi; “AK Partili, MHP’li CHP’li ama birini (HDP)  saymıyorum. Onların niyeti belli. Onlar dağ ile iç içe girmişler. Ordu içerisindeki örgütlenmiş FETÖ ile onların  hiçbir fark yok. Bu memlekete Apo’yu teslim ettiler, 15 gün sonra FETÖ’yü de başımıza sardılar” dedi.   “DEFOYU ÖRTMEK İÇİN HAREKET EDİYORLAR” FETÖ örgütüne mensup kişilerin taktik uyguladığını da sözlerine ekleyen Tanrıverdi; “Bu FETÖ örgütü elinden gelen gayreti gösteriyor. Örgüt mensupları da taktik yapmaya çalışıyor. ‘Ben ailemle meydandaydım’ görüntüsü vermeye çalışıyorlar.  Bunlar  defolarını  örtmek için böyle hareket ediyorlar. ‘Meydanlara gidin Recep Tayyip Erdoğan diye bağırın!’ diyerek görevlendiriliyor. Gözümle akşam Manolya Meydanı’nda şahit olduklarım var” diye konuştu.   “BU HAL, OHAL’İ GETİRDİ” Tanrıverdi; “Darbe girişiminde sonra; bu hal OHAL’i getirdi. OHAL demokrasiyi engellemek değil. Demokrasiye sahip çıkmaktır” dedi.         AK Parti eski Manisa Milletvekili Hüseyin Tanrıverdi,  ETV’nin beğeniyle izlenen  programlarından ‘Gündem Özel’de ErdinçYumrukaya’nın sorularını yanıtladı. Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Tanrıverdi; “Türkiye’yi karartmak için yapılan bir kalkışmaydı. Bomba sesleri hala kulaklarımda çınlıyor. Recep Tayyip Erdoğan hiçbir hatayı affetmez, hiçbir şeyi cezasız bırakmaz. Bu hainliği yapan kardeşi olsa bile bunun hesabını sorar” dedi. İşte Tanrıverdi’nin o açıklamaları…     TÜRKİYE’Yİ KARARTMAK İÇİN YAPILDI 15 Temmuz Cuma günü Türkiye’yi karartmak için yapılan bir kalkışmaydı. Biz vilayetler evindeydik, düğündeydik. Saat 21.30 gibi İstanbul Boğaziçi Köprüsünü çoktan kapatmışlardı. Yaklaşık 1 saat sonra darbe girişimi oldu. O bomba sesleri hala kulaklarımda çınlıyor. İnsanların tanklarla karşılaşmasını ifade etmek mümkün değil. Türkiye darbelerle tanınan bir ülke. Gerçekten o gece Türkiye’nin önünü karartmak için elinden geleni yaptılar halkın gücü karşısında zayıf kaldı.   BU HAL OHAL’İ GETİRDİ Recep Tayyip Erdoğan eniştesinden haber alıyor o gece. Millet demokrasinin tadına vardı. Demokrasi olmadan aş olmaz, ekmek olmaz. Recep Tayyip Erdoğan hiçbir zaman eğilmedi, bükülmedi. Biz Rabbimiz karşısında eğiliriz, onun dışında eğilmeyiz. Türkiye’nin başı kopunca, ikinci ırak olur, ikinci mısır olur.  OHAL, meclis kanununa kabul edilmedi. Bu hal OHAL’i getirdi. OHAL’in kalkması bu hal olacak. OHAL demokrasiyi engellemek değil. Türkiye genelinde millet uyandı. Recep Tayyip Erdoğan hiçbir hatayı affetmez, hiçbir şeyi cezasız bırakmaz. Bu hainliği yapan kardeşi olsa bile bunun hesabını sorar.   MİLLETİMİZ TECRÜBE KAZANMIŞ Saat 10:00 gibi darbe kalkışması olduğunu tespit ettik. Yapmamız gereken nedir diye. İçişleri Komisyonu Üyeleri ile milletvekillerimiz ve eski bakanlarla değerlendirmelerimizi yaptık. Gölbaşı Özel Harekât Merkezine ciddi bir şekilde bombalı saldırı oldu. Bomba sesleri halen daha kulağımda çınlıyor. Alçakların uçurduğu jetler, F-16’lar çok alçak uçtu. Ses tonunu ölçmek mümkün değil. İnsanların tanklarla karşılaştığını ifade etmek, TRT baskınını tarif etmek mümkün değil. O akşam böylesi yoğunluk içinde, biz hemen partiye gittik. Ben partiye giderken arkadaşlarımız da meclise gittiler. Herkes bulunması gereken yerdeydi. Milletimiz de Cumhurbaşkanımızın sokağa çıkın talimatı ile onurlu bir duruşla, meydanlarda geleceğine sahip cıktı. 1960’lı, 1971’li, 1980’li ve 28 Şubat parti kapatma davaları, bizim iktidar olduğumuz dönemdeki anayasal kararlar, 17-25 Aralık harekatı olayları vs. baya bir geriye bakılınca önemli süreçlerden geçmişiz. Bu süreç içerisinde belli ki milletimiz çok iyi tecrübe kazanmış.   İÇİMİZDE BURUKLUK VAR Ben 80 ihtilali yaşanırken bir delikanlıydım, Gaziantep’te idim. Asker yolu kesmiş ‘Sokağa çıkma yasağı var.’ dediler. ‘Bizim sınavımız var. Okula gideceğiz.’ diye direndik. Ama asker silahın namlusunu cevirdi ve bize dön geri dedi. Her birimiz postal sesi ile uyandık. Sokağa çıkamamıştık. Onun burukluğu vardı içimizde. Ogün ki şartlarda halk bu irtibatı kuramadı bugün sosyal medya ile kuruldu kalabalılar oluştu halkın demokrasi bilinci arttı.   İMAN GÜCÜYLE CEHENNEMİ SÖNDÜRÜRÜZ 60 ihtilalinde halkın dünyadan haberi yoktu. Ajans izlemeye kahveye gidip takip ederlerdi. O şartlarda rahmetli Adnan Menderes idam edildi. Bir demokrasi şehidi oldu. 80’lerde halk böyle bir olayla karşı karşıya gelince, bunun mahcubiyetini duyuyordu. Geldik, 15 Temmuz 2016’da darbe girişimini görünce, şuurlu şekilde sokağa çıktık. Ankara Mamak’tan Genel Kurmaya tanklar yürüyor. Tanklar çıkar çıkmaz, tankın altına atlayıp tepsine tırmananlar var. Elinde levyesi, takozu ile insanlar çıktı. Silah kullanan bir tane sivil vatandaşımız yok. Belinde silahla yakalanan vatandaş yok. İman gücü ile gelen cehennem olsa da göğsümüzle söndürürüz. Bu yol ki hak yoludur dönmek bilmeyiz, yürürüz dedik. Vatandaşımız bunu ortaya koydu, göğsünü siper etti.   HALKIN GÜCÜ KARŞISINDA TANK GÜÇSÜZ KALDI Tankın altına yatanları, silahlarla tarananları gördük. Külliyenin önündeki jandarmanın önündeki halkın karanlığını gördük. O kulübeden annesi babası kardeşi olabilecek insanların üzerine ateş açtılar. Bu hareketin karşında kanımız dondu. O gecenin önünü karartmak için elinden geleni yaptılar ama millet de elinden geleni yapınca, tank yerine milletin kararı öne cıktı. ‘Halkın gücü karşısında tank güçsüz kaldı.’ diye Cumhurbaşkanımızın açıklaması var.   CUMHURBAŞKANI ENİŞTEDEN BAŞBAKAN AKRABADAN Bundan önceki süreçlerde de MİT TIR’ları olsun, 17-25 Aralık operasyonları olsun, bakıyoruz ki zaman zaman bunlar girişimde bulunmuşlar. Ama bu girişimler beceriksizlikleri sonucu başarılı olmamış. Bu olaydan haberi olmayan hiçbir komutan yok. Taşra da dahil. Komutanların askeriye içerisinde herkesin bir şeyden haberi var ama bu haber kendi içinde hapis olmuş. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan bu olayı eniştesinden alıyor. Başbakanımız da akrabalarından haber alıyor. İstanbul’dan havalimanına geçerken Kastamonu üzerinden Ankara’ya geliyorlar.   HEPSİ CEZASINI ÖDEMELİ Bilmiyorduk bahanesine kimse sığınamaz. İhmal kiminse hepsi bunun cezasını ödemeli. FETÖ MGK kararı ile terör örgütü olarak tescillendi. Bunlar FETÖ’nün maşalığını yapmışlar. Bu noktada bu acımasızlık bir Siyonizm uşaklığından başka bir şey değil. Milletimiz direndi Allah’a şükür olsun ki Türkiye’nin geleceğini karartmak isteyenlerin hayalleri suya düştü. Demokrasi olmazsa iş olmaz, aş olmaz . Bu ülke demokratik bir ülkedir ve bu şekilde yoluna devam edecektir.   DİK DUR EĞİLME! BU MİLLET SENİNLE Bu Ortadoğu’da hayali olanlar, yeni harita çizmeye çalışanlar, Türkiye’nin buna engel olacağını görüyorlar. Cumhurbaşkanımız ‘Biz hiçbir zaman bükülmedik. Biz ancak Rabbimiz karşısında rükuda eğiliriz.’ der. Vatandaşımız da ‘Dik dur, eğilme! Bu millet seninle.’ diyor. Böyle bir akitleşme söz konusu. Bu duygularla Türkiye çıtasını yükseltti. Bu çıta Türkiye’de bölge dizayn etmek isteyenler için başarısızlık oluşturdu. Türk,  Kürt, Çerkez ne varsa hepsi kardeş olarak kabul edilir. Alevi, Sünni birbirini kardeş olarak kabul ediyor. Aile bağlarımız kan bağlarımız oluştu. Damat kız alışverişi oldu. Bir aile olduk biz ne inanç olarak ne de etnik olarak ayrışamayız. Türkiye de bu konuda ayrışmıyorsa, ‘Biz ne kadar çomak soktuysak, bunlar ayrılmadılar.’ diyorlar. ‘O zaman baştakinin başını koparalım ki Türkiye’nin başı kopmuş olsun.’ dediler. Marmaris’te ki baskının sebebi de bu. 15 dakika içinde oradan ayrılmamış olsaydı, dik duran milletin ümmeti Recep Tayyip Erdoğan’ı ve ailesini öldürerek muratlarına ermek istediler. Ancak Rabbim buna müsaade etmedi. 15 dakika önce çıktı ve İstanbul Havalimanına iniş yaptı. Türkiye’nin başı kopunca ikinci bir Irak, Suriye veya Mısır olur dediler. Heveslerine ulaşmak istediler. Bütün meselenin arkasında bu var. Haritayı lokal olarak görmeyelim.   OHAL DEMOKRASİYİ ENGELLEMEK DEĞİLDİR OHAL mecliste kabul edildi. Bu hal, OHAL in kabul edilmesini gerçekleştirdi. OHAL’in kalkması da, kısa sürede sorun çözülünce ortadan kalacak. OHAL demokrasiyi engellemek değildir.   CHP’NİN OHAL’DE AYRIŞMASINI ANLAYAMADIK Ana muhalefet partisini tebrik etmek istiyorum. Darbe girişimine karşı oldular. Bizim Genel Başkanlarımızın da katıldığı bir birliktelik yaptılar. Darbe karşıtlığı yaparken, darbe şartı olan OHAL konusunda mecliste ayrışmalarını anlayamadık. Sıkıyönetim ilan edilmesine bende karşıyım. Seri usulde, bu yaranın sarılması OHAL olmadan mümkün değil. O konuda bir eksikleri var. Lütfen alınmasınlar ama Türkiye genelinde artık bir millet uyandı.   APO’YU TESLİM EDİP FETÖ’YÜ BAŞIMIZA SARDILAR AK Partili, MHP’li CHP’li ama birini saymıyorum onların niyeti belli. Onlar dağ ile iç içe girmişler. Ordu içerisindeki örgütlenmiş FETÖ için hiçbir fark yok. Bu memlekete Apo’yu teslim ettiler. 15 gün sonra FETÖ’yü de başımıza sardılar. Bu süreçten sonra siyasi görüş ne olursa olsun demokrasi inancımızla ortak paydada, birliği ve beraberliği korumamız lazım. İnancımız ne olursa olsun etnik mezhebimiz ne olursa olsun bu vatan meselesidir. 10 gündür uykusuz, meydanlardayız. Biz jet uçuşlarını, tank seslerini, silahları duyan, şehitleri sırtlarında taşıyan bir geceye şahit olduk.   ERDOĞAN AFFETMEZ Öfke ile kalkan zararla oturur diye bir laf var ama hesapsız hiç birşey kalmaz. Ben Recep Tayyip Erdoğan’ı  siyasi hayatından önce de tanıyordum. Büyükşehir Belediye Başkanlığına adayken onunla bizzat çalıştık. Ben sendika başkanıydım, toplu iş söz imzaları yaptık. Recep Tayyip Erdoğan hiçbir zaman bir hatayı veya ihmali af etmez. Hele ki hainliği hiç af etmez bu noktada hiçbir şeyi cezasız bırakmaz. Milletimiz emin olsun ki bu hainliği yapan kimse kardeşi çıksa dahi Allah şahit bunun hesabını sorar. Recep Tayyip Erdoğan olan biteni anlamaya çalışıyor tahlillerini yapıyor, kurunun yanında yaşta yanmasın diye detay analizler yapıyor. Bir akşamüstü OHAL ilan edilmiş kanun hükmünde kararname ile istediği şeyi yapabilir. Haksiz adaletsiz bir şekilde cezalandırılırsa ALLAH bunun hesabını sorar.   HERKES BİRBİRİNİ İHBAR EDİYOR Çok bilgi kirliliği çok ihbarlar var. Herkes bir sebepten birbirini ihbar ediyor. Kamu kurumlarında dahil ihbarlar var. Ülkeye zulüm etmemek için, ülkenin geleceğini karartmamak için ince eleyip sık tutuyor. Bu zaman da çok gecikmez. Geciken adalette adalet değildir. Bu süreç içerisinde bitirilmesi için çalışmalar hızlandı. Fransa’da bir terör olayı oldu 2. kez 6 ay uzatıldı. Almanya’da süpermarket olayı yaşandı hemen OHAL ilan edildi. Bizde terör olayları oldu lokal OHAL’ler konuldu. Türkiye’nin geleceğine oynanan bir konuda, Türkiye’nin genelinde OHAL oldu.   BÖYLE BİR KADRO MANİSA’YI AYAKTA TUTAR Ben yerel yönetimler başkanıyken şuan ki Valimiz Bingöl valisi idi. Tecrübeli bir valimiz Kahramanmaraş gibi vilayetimizde tecrübe kazandı Manisa’mız o yönden şanslı. Başsavcımız vatan millet duygusu doruğa ulaşmış bir insan. Rütbesi makamı ne olursa olsun, bunları kenara bırakıp adalet duygusu ile hareket eden bir insan. Kararlı ve sorumluluk duygusu ile hareket ediyorlar. Böyle bir kadro Manisa’yı ayakta tutar ve geleceğini aydınlatır. Kamu yönetimimiz ile mülki amirlerimiz ile terör örgütleri ile sorunlarımızı çözeceğimizi biliyorum. Kamu kurumları, il müdürlüğüne, ilçe kaymakamlarına düşen görevler var. FETÖ ile ilgili kimin irtibatı varsa vatandaşlarımız ihbar etmeli. Kamu yönetimi içinde varsa ihbar etmeli. Kurunun yanında yaş yanmasın diye ayarları yapılıyor. Cenabı Hak bir daha bu ülkeye darbe girişimi yaşatmasın.   DEFOYU ÖRTMEK İÇİN HAREKET EDİYORLAR Bu FETÖ örgütü elinden gelen gayreti gösteriyor. Örgüt mensupları da taktik yapmaya çalışıyor. ‘Ben ailemle meydandaydım.’ diyorlar. Ankara Kızılay’da böyle ihbarlar çok geliyor. Külliyeden foto çekiyor bak işte çocuklarımda yanımdaydı.  Bunlar bu kadar defoyu örtmek için hareket ediyorlar. Meydanlara gidin Recep Tayyip Erdoğan diye bağırın diye görevlendiriliyor. Gözümle akşam Manolya Meydanı’nda şahit olduklarım var. Bunlar oturdular dinlediler. Bu saatten sonra ıslah olmaları imkânsız. Başlamış bir sürecin son noktasındalar. Bugüne kadar anlayıp ıslah olmamışlarsa, 17-25 aralık tan sonra devam etmişlerse, pişmanlıklara yer yok. Mevlana gibi gel deriz ama terör örgütüne gel dersek biz bununla başa çıkamayız.