Erciyes Üniversitesi Psikolojik Danışma ve Rehberlik Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen II. Ulusal Maneviyat Psikolojisi Sempozyumu Erciyes Üniversitesi Sabancı Kültür Sitesi Konferans Salonu’nda başladı.

     Psikiyatrist Dr. Hatice Alibaşoğlu, Öğr. Gör. Mustafa Atak, Psikiyatrist Dr. Mustafa Merter ve Doç. Dr. Ali Kuşat’ın konuşmacı olarak katıldığı sempozyumun ilk oturum açılış konuşmasını Erciyes Üniversitesi Psikolojik Danışma ve Rehberlik Uygulama ve Araştırma Merkez Müdürü Öğr. Gör. Mustafa Atak yaptı. Mustafa Atak konuşmasında sempozyumun bu yılla birlikte artık gelenekselleştiğini, sempozyumun birçok bilim adamına hitap ettiğini ifade ederek; “Bu sempozyum Türkiye ve İslam Dünyası çapında önemli bir sempozyum. Bu konu yeni bir şey aslında. Bizim burada bahsedeceğimiz şey İslam maneviyatı. Sempozyumla amacımız Kur’an’ın ve Peygamber Efendimiz’in sünneti gibi temel değerler ele alınarak psikoloji alanına yeni bir bakış açısı kazandırmaktır.” dedi.

     Mustafa Atak ayrıca, insanların maddi anlamda refah düzeyinin artmış olduğunun ve bununla ters orantılı olarak daha az mutlu ve daha çok huzursuz olduğunun altını çizdiği konuşmasında; “Depresyon oranları dünya genelinde yüzde yirmi beşlere ulaşırken, Amerika’da bu oranlar yüzde ellilere ulaşmaktadır. Tabi sadece depresyon değil, farklı psikolojik rahatsızlıklar ve bunun yanında kişilik bozukluklarda da büyük artışlar meydana gelmektedir. İnsanlık psikolojik ve ruhsal anlamda bunalım yaşamaktadır. Bu bunalımı aşma adına insanlar; psikiyatristlere, psikologlara gitmekte ancak yeterli derecede çözüm bulunamamaktadır. Yani işin özü psikoloji bilimi bir yerlerde tıkanmakta ve tıkanma yaşamaktadır. İşte bu tıkanmayı aşma adına psikoloji alanına yeni bir soluk getirmesi adına, Erciyes Üniversitesi’nin ve Dr. Mustafa Merter hocamızın desteği ile birçok psikoloğu, ilahiyatçıyı bir araya getirdik” şeklinde konuştu.

     Erciyes Üniversitesi Rektör Vekil Prof. Dr. Abdülhalim Coşkun ise maneviyat ve bilimin bir arada gitmesi gerekliliğine dikkat çekerek; “Bizler üniversite olarak son asrın trendi olan teknoloji, bilim, ARGE ve inovasyon konularına fazlasıyla odaklanmış bulunmaktayız. Bunlar bizim çok önemli biliyorsunuz. Erciyes Üniversitesi olarak ülkemizde ve uluslararası camiada araştırma faaliyetlerine, bilime en fazla yatırım yapan üniversitelerden birsiyiz. Bu artık hissedilir derece ifade edilmekte. Ancak bizi biz yapan, bizi dünya da farklı yapan, bizi yüzlerce, binlerce yıl dünyada lider yapan o değerlerimizden, medeniyetimizden hızla uzaklaşmaya başladık. Bunun etkileri maalesef hala devam ediyor. Hem bireysel hayatımızda hem de toplumsal hayatımızda bir süre daha devam edecek gibi görünüyor.

     Öyle bir dönemde yaşıyoruz ki bütün parametreler, kriterler, değerlendirme ölçütleri maddi olarak ele alınıyor. Ancak bizler bu medeniyetin torunları olarak sorumluluğumuzun bilincinde olmamız gerekiyor. Bizi biz yapacak, tekrardan dünyada lider yapacak şeylere ihtiyacmız var. Elbette bilimde teknolojide ilerlemek son derece önemli ancak hiçbir zaman yeterli olmayacak. Bizim güçlü bir maneviyata ve medeniyete ihtiyacımız var” şeklinde konuştu.

     Birçok bilim adamının takip ettiği sempozyum iki gün boyunca dört oturum olarak Erciyes Üniversitesi Sabancı Kültür Sitesi Konferans Salonu’nda devam edecek.