24 Eylül 2020 00:40

EMO Yöneticisi İdris Benek: Bölge’de "kayıp-kaçak" oranını altyapı eskiliği artırıyor

Elektrik Mühendisleri Odası Diyarbakır Şube Yöneticisi İdris Benek, Bölge’de gerekli altyapı yatırım ve çalışmalarının yapılmamasının “kayıp-kaçak” oranlarının fazlasıyla artırdığını söyledi.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

İnanç YILDIZ
Diyarbakır

Sosyal medyada Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesinde kaçak elektrik kullanımının diğer bölgelerden yüksek olduğuna yönelik çarpıtılmış veriler paylaşıldı. Gündem olan verilere ilişkin Evrensel’e konuşan Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Diyarbakır Şube Yöneticisi İdris Benek, bu verilerin yanlış elektrik politikalarını meşrulaştırdığını söyledi. Benek, Bölge’de elektrik dağıtım şebekelerinin eski ve işlevselliğinden uzak olmasının, gerekli altyapı yatırım ve çalışmalarının yapılmamasının “kayıp-kaçak” oranlarını fazlasıyla arttığını vurguladı.

Twitter’da "@raporlar" kullanıcı isimli hesaptan 19 Eylül’de Türkiye haritası üzerinde il bazlı “kaçak elektrik” kullanma oranlarına yönelik olduğu iddia edilen yüzdelik oranlar açıklandı. Haritada, nüfusa oranla kaçak elektrik kullanımı en yüksek olduğu illerin Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesi’nde yer alan iller olduğu belirtildi. Batı illerinde ise kaçak elektrik kullanımının düşük olduğu öne sürüldü. Verilerin ne kadar doğru olduğu tartılaşadursun, “Elektriği kaçak kullanıyorlar” söylemi ile Bölge illeri bir kez daha hedef tahtasına konuldu. Sosyal medyada çokça paylaşılan mevzuyu EMO Diyarbakır Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi İdris Benek ile konuştuk.

"HALK, HIRSIZLIKLA SUÇLANMAKTA"

Paylaşılan verileri “sözde” diye niteleyen Benek, “Sosyal medyada hızla yayılan bu yalan haber, Bölge'de yaşayan vatandaşlar olarak bizi derinden üzmüştür. Toplumsal hassasiyetten yoksun bu türden temelsiz aktarımlar; sosyal, siyasal ve ekonomik olarak zaten zor koşullarda yaşayan Bölge halkını hırsızlıkla suçlamakta, aynı zamanda mevcut ülke siyasetindeki kutuplaştırıcı ve halklar arası bağları zayıflatan politikaların ekmeğine yağ sürerek halklar arasında güvensizliğe ve derin ayrılıklara neden olmaktadır” dedi.

"YANLIŞ ELEKTRİK POLİTİKALARI MEŞRULAŞTIRILIYOR"

Bu olayın iki boyutlu olduğunu düşündüklerini belirten Benek, “İlki biraz önce belirttiğimiz olayın sosyal ve siyasal boyutudur ki bizce en tehlikeli kısmı budur. Çünkü bu tarz açıklamalar bir yandan ülkedeki bölgeler arası sosyal dokuyu ve halklar arası bağları zedelerken diğer yandan mevcut bölgeler arası ekonomik uçurumu derinleştirmektedir. İkinci boyutu ise 'Bu tür yalan haberler dönem-dönem gündeme neden getirilir' ve 'Bu haberlerden kimler nemalanmaktadır' sorularını sorduğumuzda ortaya çıkmaktadır. Bizce bunun perde arkasında, enerji sektöründeki özelleştirme uygulamalarının sonucu olarak, elektrik dağıtım firmaları; kâr hırsı güderek ve sözde yüksek kaçak oranlarını gerekçe göstererek mevcut yanlış elektrik politikalarını kamuoyu gözünde meşrulaştırmaya çalışmaktadırlar” dedi.

İNDİRİM VATANDAŞA YANSITILMADI

Elektrik Üretim A.Ş. tarafından elektrik satış tarifesinden indirim yapılmasına rağmen yurttaşlara bu indirimin yansıtılmadığı gibi dağıtım şirketlerine kâr sağlandığını dile getiren Benek, bu durumu şöyle anlattı:

“Elektrik Üretim AŞ’nin (EÜAŞ) toptan satış tarifesi ekim-aralık 2019 döneminde 34.86 kr/kWh iken, ocak 2020’de 27.56 kr/kWh’e, nisan 2020’de 22.83 kr/kWh’e indirilmiş, 1 Temmuz 2020’den itibaren de 13.20 kr/kWh olarak belirlenmiştir. Sonuç olarak 2020’nin başından bu yana dağıtım şirketlerine EÜAŞ tarafından satış tarifesinde  yüzde 62 indirim yapılmışken, vatandaşın faturasına herhangi bir indirim yansıtılmamış, aksine, vatandaşa kesilen faturaya zamlar yapılarak; Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) kararlarıyla dağıtım şirketlerine kâr transferi sağlanmıştır. Tüm bu verilere rağmen mağdur aslında vatandaşın kendisi iken bu yalan haberler dayanak gösterilerek dağıtım şirketleri mağdurmuş gibi gösterilmeye çalışılmaktadır. Herhangi bir resmi kaynak ve bilgiye dayandırılmadan harita üzerinde Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi illerinde 'sözde kaçak' oranları art niyetli bir biçimde yüksek gösterilmiştir. Üstelik 'kayıp-kaçak elektrik' tabiri yerine 'kaçak elektrik' tabirinin kullanılması bu niyetin göstergesidir.”

YÜKSEK ORANLAR YALANLANMIŞTI

Yine 2019 yılı içerisinde DEDAŞ (Dicle Elektrik Dağıtım AŞ) tarafından yapıldığı iddia edilen açıklama ile bölgede kayıp-kaçak oranının yüzde 89’larda olduğuna ilişkin yazılı ve görsel medyada yer alan haberlerin yine DEDAŞ yetkililerince yalanlandığını hatırlatan Benek, “DEDAŞ yetkilileri, böyle bir oranın kendilerince paylaşılmadığı ve 2019 yılı itibariyle kendi görev alanları içinde bulunun illerde kayıp-kaçak oranının yüzde 54’lerde olduğu belirtilmiştir. Bu oranın -ki bu oran bile çok afaki ve abartılı bir rakamı ifade etmektedir- hem kaçak ve hem de mevcut elektrik tesislerindeki hat kayıplarının toplamı olduğu göz ardı edilmemelidir. Bölge'de elektrik dağıtım şebekelerinin eski ve işlevselliğinden uzak olması, gerekli altyapı yatırım ve çalışmalarının yapılmaması ise bu hat kayıplarından dolayı 'kayıp-kaçak' oranlarını fazlasıyla artırmaktadır” dedi.

"SORUNUN NEDENİ ÖZELLEŞTİRME"

Bu tür manipülatif, yalan haberlerin önüne geçebilmek için ilgili kurumların şeffaf bir şekilde ve periyodik olarak iletim hatlarındaki kayıp ve kaçak oranlarını kamuoyuna açıklaması gerektiğini söyleyen Benek, değerlendirmesine şöyle devam etti:

“Dünyanın içinde olduğu, temizlik ve hijyenin en üst düzeyde tutulması gereken bu pandemi sürecinde bile, bölgede, özellikle Mardin ilinde, son aylarda dağıtım şirketi tarafından yapılan elektrik kesintileri sonucunda -ki kaçak elektrik kullanımı bahane edilerek bu kesintiler yapılmıştır- vatandaşların en temel insani hakkı olan suya erişim hakkının bile engellenerek sağlıksız koşulların ortaya çıkarılmasına sebep olunmuştur. Sorunu, enerjinin özelleştirilmesi sonucunda yurttaşlara ağır ve ödenemeyecek miktarlarda elektrik faturalarının tahakkuk edilmesi olarak görmeyen; bu bölgelerin tüm yer altı ve yer üstü zenginliklerine rağmen bölge halklarını ekonomik olarak geri bırakarak, hane geliri bağlamında ülkenin en alt sıralarında yer almasına neden olan, sosyal devlet anlayışından uzak yaklaşımları görmeyen ve bilinçli olarak servis edilen bu türden haber ve paylaşımların ülkemizde halkları karşı karşıya getirme amacına hizmet ettiği aşikardır. Sonuç itibarıyla enerji politikalarının seyriyle ilgili paylaşımlarda bulunurken daha titiz, dikkatli ve spekülasyonlara mahal vermeyecek şekilde herkesi sorumlu davranmaya davet ediyoruz.”

ÖNCEKİ HABER

ABD'de Afro Amerikalı Taylor’ı öldüren 3 polisten 1'i suçlu bulundu, 2’si ceza almadı

SONRAKİ HABER

Başsavcılıktan Gülay Uygun açıklaması: Silahta mukayeseye uygun parmak izi bulunamadı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...