EĞER SÖZ GÜMÜŞ İSE…

   Hiç denediniz mi?

   Allah’ım o ne güzellik!

   O ne büyük güç,

   O ne büyük ihtişam,

   Dinlemeden bahsediyorum, hiçbir şey yapmadan sadece dinlemeden…

   Her insan dinlemeyi bilmeli,

   Dinlemenin sırrını çözmeli,

   Dinlemenin gücünü görmeli, fark etmeli…

   Söz gümüş ise Sükût altın derler ya,

   İnanın eksik,

   Hatta konuyu tam karşılamıyor.

   Eğer söz gümüşse sükût altın değil, elmas, elmas…

   Hiçbir şey yapmadan güç sahibi olmak,

   Efor harcamadan hükmetmek,

   Kendini yıpratmadan gücünü ortaya koymak,

   Çeşitli olumsuzluklardan kurtulmak,

   Tüm bunlar dinlemede,

   Dinlemenin özünde gizli.

   Şuna inanıyorum ki, hayatta ki başarı konuşmadan değil, dinlemeden geçiyor,

   Sadece dinlemeden.

   Dinleyen insan, konuşandan kat be kat hayat karşısında üstün görünüyor.

   Hatta insanlar sizi elde etmek, sizin desteğinizi sağlamak, sizi yanında görmek için yarışıyor, birbiri ile rekabet edebiliyorlar.

   Siz ise tüm bunlara karşılık,

   Hiçbir şey yapmıyor, sadece dinliyorsunuz.

   Sakın yanılıp ta,

   Bundan kolay ne var demeyin, yanlışa düşersiniz.

   Dinlemek göründüğü gibi değildir.

   Dinlemenin özü anlamaktır,

   Size söylenenleri anlamak,

   Anlamadan dinleme olmaz, ille anlamak gerekir,

   Anlamadığınız şeyi dinlemeyeceğinize göre,

   Anlatılanları dinlemek, değerlendirmek, takip etmek gerekir.

   Zaten sorun da buradan çıkıyor;

   Kimileri dinlemeyi kafa sallamak sanıyor,

   Hayır dinleme kafa sallamak değildir.

   Dinlemek konuşulan her şeyi takip etmek,

   Kavramak,

   Değerlendirmek ve özümsemek sürecidir.

   Bu süreci sağlıklı yürütenler,

   Başaranlar,

   Dinlemeyi de başarmış olanlardır.

   Bunlar yapılmadığı zaman dinlemeden bahsedilemez…