Tecrübeli spor yazarı Faik Gürses o zamanlar yaşananları kaleme aldı.

İşte Faik Gürses’in Ali Gültiken’i anlattığı yazısı:

Beşiktaş’ın unutulmaz kadrosunda yer alan Ali Gültiken adeta bir gol makinesiydi. Bazen inanılmaz pozisyonları kaçırsa da tam bir santraforu. Adı golcüye çıktı. Onun için “bazen sokakta yürürken bile yolda ne görürse vurur” derlerdi. Beşiktaş’ta dönemin futbol okulunun üst düzey sorumluları vardı. Şimdiki Divan kurulu üyesi Atıf Keçeci ile, rahmetli Hasan Tutaş bunlardan ikisiydi. Sadece İstanbul değil Türkiye’yi tararlardı.

Bakırköy Yücespor’da oynayan bir futbolcu ismi akıllarına çalınmıştı. O vakit meşhur Zuhuratbaba turnuvaları yapılırdı. Kimler çıkmamıştı ki o turnuvalardan. 1965 doğumlu Ali Gültiken’in de hayatını değiştirdi o turnuvalardan biri. Yıl 1984 transferin son günüydü. Atıf Keçeci bastırıyor, Yücespor vermemekte diretiyordu. Sonunda saatin tam 17.00’yi gösterdiği ve transfere nokta koyulacak bir anda Ali Beşiktaşlı oldu. Ne Feyyaz’ı ne Metin’i tanıyordu.

262 maçta 91 gol

Ali Gultiken tipik bir santrafordu. İnanılmaz goller atar inanılmaz golleri de kaçırırdı. Ama Feyyaz ve Metin ile bütünleştiği zaman birbirlerini tamamlayınca iş değişti. Leblebi gibi goller atmaya başladı. Kafa, şut, frikik, karambol anları ne varsa kaleye yolluyordu. 262 kez giydiği forma ile 91 gol atma başarısı gösteren Ali o dönemi şöyle anlattı “Yücespor’da 5 yıl oynadım, Beşiktaş’a transfer olunca 1 yıl genç takımda 11 yılda A takımda forma giydim. İlk golümü 2-1 kazandığımız Delizli maçında attım. İkinci şampiyonlukta geriye düştüğümüz ve benim 2 gol attığım Galatasaray maçını unutamam”

Faik Gürses