Merkez Bankası’nın bankaların kredi büyüme hızlarına göre zorunlu karşılık oranları belirleyen düzenlemesini eleştiren Merkez Bankası eski Başkanı Durmuş Yılmaz, “Bankalara teşvik vererek tıkanan ekonomiyi açmayı hedefliyorlar” dedi. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, 29 Kasım itibarıyla kamu bankaları yılbaşından bu yana 161 milyar 419 milyon TL, yerli ve yabancı özel bankaları ise 39 milyar 282 milyon TL kredi kullandırdı. Rakamlar,özel bankaların reel yüzde 5 kredi büyümesi yaratabilmek için TL kredilerde gaza basmaları gerektiğini gösteriyor.

KREDİ MÜŞTERİSİ DE YOK


Zorunlu karşılık politikasındaki değişikliği değerlendiren İYİ Partili Milletvekili Durmuş Yılmaz, duraksayan ekonominin tekrar krediler yoluyla canlandırılmaya çalışıldığını söyledi. Yılmaz, “Ancak bankaların kredi vermeye takati kalmadığı gibi kredi verecekleri güvenli müşteri portföyleri de kalmadı. Bankalara teşvik vererek tıkanan ekonomiyi açmayı hedefliyorlar” dedi. 2017’de Kredi Garanti Fonu yoluyla kredi genişlemesine gidildiğini hatırlatan Yılmaz, sonucunda oluşan sorunlu kredi
artışına dikkat çekerek, kredilerde batık oranının daha fazla artabileceğini belirtti.

ÖZEL BANKALARIN DAHA FAZLA BÜYÜME PERFORMANSI ORTAYA KOYMALARI GEREKECEK


Önceki gün Merkez Bankası (MB) yeni bir düzenleme ile bankaların TL cinsi zorunlu karşılığa tabi pek çok yükümlülüğünde zorunlu karşılık oranını yüzde 2’ye düşürmeleri için gereken kredi büyüme oranını yüzde 10-20 aralığından yüzde 5-15 aralığına indirdi. MB kredi büyümesinin hem enflasyondan arındırılarak hesaplanacağını, hem de bazı kredilerin büyüme hesaplamasına dahil edilmeyeceğini de açıkladı. Büyüme performanslarına bakılırsa bu düzenlemenin kamu bankaları için daha avantajlı olması beklenirken, özel bankaların bu avantajlardan yararlanması için daha fazla büyüme performansı ortaya koymaları gerekecek.

Hatırlanacağı gibi MB, ağustosta zorunlu karşılıklarda düzenleme yaparak bu karşılıklara ödenen faiz ve nema hesabını kredi büyüme hızlarına bağladı. Düzenleme bankaları ‘havuç-sopa’ yaklaşımı ile kredi genişlemesine zorladığı eleştirilerinin hedefi oldu.

BÜYÜMEYE KREDİ İVMESİ


Bankacılık analistleri zaten 29 Kasım itibarıyla yüzde 8.7’ye çıkan toplam kredi büyümesinin sene sonuna doğru yüzde 11 civarına yükselmesini, önümüzdeki sene de yüzde 15 civarında gerçekleşeceğini öngörüyor. QNB Finansbank ekonomisti Erkin Işık, bu oranlardaki kredi büyümesinin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) üzerindeki etkisini inceleyerek, net kredi kullanımının GSYH’ye oranının önümüzdeki sene yüzde 8’e kadar çıkabileceğine dikkat çekti.

Bu oranın 2018’in ilk çeyreğinden beri görülen en yüksek oran olacağını belirten Işık, “Bu durumda, GSYH büyümesinin de yüzde 5 YEP hedefinin üzerine doğru belirgin olarak ivmelenmesi beklenebilecek. Bu büyüme eğiliminin yılın tamamında sürdürülebilmesinin, artan büyüme eğiliminin cari denge ve enflasyon üzerinde ne ölçüde etkisi olacağına bağlı olacağını düşünüyoruz” açıklamasını yaptı.