03 Haziran 2020 03:47
Son Güncellenme Tarihi: 03 Haziran 2020 10:23

Diyarbakır’da polisin bir aileye köpeklerle işkence ettiği iddia edildi

Diyarbakır’da bir polisi öldürmekten tutuklanan M.E.C’yi ararken bir evin kapısını kırarak içeri giren polislerin, köpeklerle bir aileye işkence yaptığı iddia edildi.

Fotoğraflar ve kolaj: MA

Paylaş

Diyarbakır Bağlar ilçesinin 5 Nisan Mahallesi’nde 30 Mayıs’ta polis memuru Atakan Arslan’ın yaşamını yitirmesinin ardından başlatılan operasyonda, polisler onlarca eve baskın düzenledi. 31 Mayıs gecesi, Körhat Mahallesi’nde bulunan M.E.C.’in ninesinin kiracılarının bulunduğu bina da polisler tarafından basıldı. M.E.C.’yi arayan polislerin, binada bulunan tüm dairelere kapılarını kırarak baskın düzenlediği iddia edildi. Binada bulunan M.E.C.'nin ninesinin kiracısı Ş.Y ve eşi M. Y’nin evlerinin kapısının da polisler tarafından kırıldığı ve baskın sırasında polislerin köpeklerle evde bulunanlara işkence yaptığı iddia edildi. 

İŞKENCE RAPORU

Polislerin evden ayrılmasının ardından Selahattin Eyyubi Devlet Hastanesine giderek darp raporu alan Y. çifti, daha sonra Bağlar Polis Merkezine giderek polislerden şikayetçi oldu. Y. çiftinin 31 Mayıs gecesi Selahaddin Eyyubi Devlet Hastanesinden aldığı raporda, vücutlarının çeşitli bölgelerinde birçok köpek ısırığı olduğu tespitine yer verildi.

“KORUNMAK İÇİN ODAYA SAKLANDIM”

1 Haziran’da yapılan şikayete ilişkin Mezopotamya Ajansının ulaştığı ifadelerde M.Y, olay gecesi yaşadıklarına dair şunları anlattı: "Olayın şüphelisi olarak tutuklanan M.E.C’nin ninesinin kiracısıyız. Ninesi de bizim karşı dairemizde ikamet eder. Biz M.E.C’yi daha önce hiç görmedik ve tanımayız. 31 Mayıs günü saat 00.30 sıralarında polisler şahsın evlerimizde saklanmış olabileceğine dair karşı komşumuz ve bizim evimize baskın yaptı. Binada polislerin olduğunu gördüm. Silah patlamasına benzer iki üç el patlama sesi duyunca hemen çocukları alarak arka odaya gitmek istedim. Birkaç adım atmamla kapımız kırıldı. Kapıya baktığımda 3 köpeğin içeriye doğru bırakıldığını görünce çocukları alarak hemen odaya saklandım. Kapıyı kapatarak arkasına saklandım.

KÖPEKLERİN SALDIRMASINA GÜLDÜLER

Peşinden polislerle köpekler eve girdiler. Polisler kapı önüne gelerek kapıyı aç diye bağırdılar. Ben kendilerine ‘köpekler var bizi ısıracak, çocuklar var yanımda onları tutun kapıyı açacağım’ dedim. Polisler bağırmaya devam ederek kapıyı açmamı istediler. Kapıyı açar açmaz içeriye 2 köpek girdi. Bu esnada diğer odada uyumakta olan eşim uyandı. Odada ayakta beklerken köpeklerden bir tanesi üzerime doğru hareketler yapmaya başladı. Patileriyle karnıma doğru saldırdı. Odadaki polislere ‘köpek beni ısırıyor, geri çekin’ desem de ‘lan o seni ısırmaz’ diyerek dalga geçer gibi sözler söylediler. Ve gülüştüler. Yere doğru çöktüm, köpek beni tırmalamaya devam etti. Köpekler çocuklarıma doğru yönelince polisler köpekleri tuttu.

ÇOCUKLARIM ‘KÖPEKLER GELDİ’ DİYE UYANIYOR

Bütün bunlar yaşları 7, 9 ve 11 olan 3 çocuğumun gözleri önünde yaşandı. Çocuklarımın o günden beri psikolojileri bozuldu. Gece yatırmaya çalıştığımda ‘anne o polisler tekrar gelecek mi, köpekler gelecek mi’ diye soruyorlar. Gece rüyalarında ‘köpekler geldi’ diye bağırarak uyanıyorlar. Çocuklarım bu olay nedeniyle çok korktular. Yaşanan olaya sebep olan ve evime gelen polislerden şikayetçi ve davacıyım.”

M.E.C DİYE DARBEDİLDİ

Ş.Y. ise, eşinin “durun köpekleri çekin” şeklindeki bağırışları üzerine uyuduğu odadan çıktığını belirterek, ifadesinde şunları kaydetti: “Odadan çıkar çıkmaz ‘tutun, vurun, şahıs buradadır’ sözlerini duyar duymaz darbe alarak yüz üstü yere yığıldım. 15-20 tane özel harekat polisi tekme ve yumruklarla saldırdılar. Burnuma, dudağıma ve karın kısmına tekmeler vurdular. Uzun namlulu silahın ucuyla sağ dirseğime darbe aldım. Bu esnada bana ‘sen E.’sin, vurun’ diye kendi aralarında bağırıyorlardı. E, değilim diyerek adımı söylüyordum. 4-5 dakika boyunca, tekme, yumruk ve silahla darbedildim.

KÖPEKLERİ ‘YAKALA OĞLUM’ DİYE SALDIRDILAR

Polislerin geri çekilmesiyle 3 köpekten ikisine ‘yakala oğlum saldır’ diyerek üzerime doğru bıraktılar. Köpeklerden biri yerdeyken sağ kolumun omuz hizasını ısırdı. Diğeri sol kulağımın arka kısmını ısırdı. Can havliyle ‘Abi ben değilim. Benim adım Ş, kimliğimi getireyim, köpekleri çekin’ diye bağırdım.  Köpekler yerde yüz üstü olduğum için sırtımı ve sol arka bacağımı ısırdı. Köpeklerin saldırısı 2-3 dakika sürdü. Kimse müdahale etmedi ve tutmaya çalışmadı. Daha sonra özel harekat polisleri köpekleri alarak evimizden çıktılar. Eşim ve çocuklarımın olduğu odaya gittim hemen. Eşim ve çocuklarım korkmuş halde oturuyorlardı.”

Y. çifti, ayrıca polislerin 112 Acil servisini ve akrabalarını aramalarına izin vermediğini de kaydetti.

SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU

Y. ailesinin avukatı Selameddin Varol, müvekkillerinin emniyette ifade vermeleri ardından darp raporuyla birlikte polisler hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına işkenceye dair suç duyurusunda bulundu. Müvekkillerinin uğradığı işkenceye tepki gösteren Varol, çocukların ömürleri boyunca yaşadıkları travmadan kurtulamayacağını söyledi. Varol, çocukların yaşadığı travmaya dair ayrıntılı rapor aldırarak, suç duyurusu dosyasına ekleyeceğini kaydetti.

VALİLİKTEN İLGİNÇ SAVUNMA: KÖPEK REFLEKSLE SALDIRDI

İşkence iddiaıarına ilişkin Diyarbakır Valiliğinden yapılan açıklamada olay doğrulanırken; ilginç bir savunma getirildi. Köpeğin refleksle saldırdığı belirtilen açıklamada, şikayet üzerine soruşturma başlatıldığı belirtildi.

Diyarbakır Valiliği'nden konuya ilişkin yapılan yazılı açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Bazı internet haberlerinde, 30 Mayıs 2020 günü şehit olan polis memuru Atakan Arslan'ı şehit eden M.E.C. isimli şahsın yakalanması için yürütülen çalışmalar esnasında girilen bir ikametteki şahıslara köpeklerle işkence yapıldığı şeklinde iddiaların yer aldığı görülmüştür. Tutuklu M.E.C. isimli şahsın olaydan sonra yakalanmasına yönelik yapılan operasyonlar kapsamında Şeyhmus Yılmaz ve eşi Menice Yılmaz çiftinin ikamet ettiği adrese de gidilmiş, görevlilerimizle birlikte bulunan 1 operasyon köpeği, talimatnamesine uygun şekilde ikamet içerisine alınmış, ikamette bulunan Şeyhmus Yılmaz’ın operasyon köpeğine tekme atarak mukavemet etmesi üzerine operasyon köpeği kendiliğinden refleks göstermiş ancak eğiticisi tarafından derhal kontrol altına alınmış, haberlerde iddia edildiği şekilde ikamet içerisindeki şahıslara operasyon köpeği marifetiyle kasıtlı bir saldırı olmamıştır. İddialar ile ilgili olarak Şeyhmus Yılmaz ve eşi Menice Yılmaz’ın Bağlar Polis Merkezi Amirliği'mize avukatları ile birlikte gelerek şikayetçi olmaları üzerine Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca gerekli soruşturma başlatılmıştır.” (Diyarbakır/MA)

ÖNCEKİ HABER

Biriken sorunlardan hastanenin ilk eylemine

SONRAKİ HABER

Ferhat Tunç, Pınar Aydınlar ve Gökhan Yavuzel tehditlere karşı ortak açıklama yaptı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...