Anlaşılan o ki yıllarca dindar nesil yetiştiriyoruz söylemleri ve bu söylemi harekete geçirmeye dair yapılan icraatlar beklendiği gibi değil aksine çok vahim sonuçlar doğurdu.
Dindar nesiller hedeflerken sözde dindarların din adını kullanarak çaldıkları, çırptıkları, haksızlık ve hukuksuzlukları , din ile yakından uzaktan alakası olmayan tavır ve davranışları, sadelik yerine şatafatı seçen hayat tarzları, din ile alakalı olmayanı din gibi dayatmaları bugün gelinen noktada maalesef dini sorgulanır hale getirdi.
Bunun en büyük göstergesi gençler arasında hızla yayılan deistlik ve ateistlik rakamlarındaki ciddi artıştır. Ve yine sözde dindar nesil yetiştirmek isteyenler yaptıkları ayrıştırıcı, kutuplaştırıcı, kucaklamaktan uzak, yumuşak ve sevecen dil yerine irite edici, ötekileştirici ve sevgisiz dil nedeni ile ciddi derecede kindar bir neslin ortaya çıkmasına neden oldular.
Ne olursan ol gel diyen H.z. Mevlana´nın şefkat dünyasını örnek diye gösterirken söylem ve eylemleri ile şefkat ve merhametten hızla uzaklaşan, kutuplaşan ve düşmanlaşan bir nesil ortaya çıkardılar maalesef.
Bir kutu beyaz boyayı kirli bir fırça ile simsiyah olarak sürdüler adeta toplum hayatına. Neden mi bunları diyorum; Oluk oluk kan dökmekle bu milletin evlatlarına tehditler savuranlar, Kavanoz dolusu mermi ile kendi gibi olmayanları alenen tehdit edenler sapkınlar, Komşularını katletmek için liste hazırlayıp tek seferde 50 kişiyi katledecek kadar hazırlık yaptığını utanıp sıkılmadan TV ekranlarında ilan edenler ve buna insanları dört aykları üstünde beklesinler diye tahkir eden FETÖ artıkları, Sokağa çıkarlarsa ölüm listelerinin hazır olduğunu, millete karınızı, çocuğunuzu bizden nasıl koruyacaksınız diyerek ağız dolusu tehditler savuracak kadar aşağılık olan üstelik bunun tarih boyunca herkesin emniyet, güven ve namusuna gözü gibi bakan bir medeniyetin savunucusu olduğunu iddia ederek yapan delikanlılıktan uzak kadınla çocukla insan tehdit eden zavallı yavşakların türemesiden dolayı diyorum.
(Affınıza sığınıyorum bu cümlelerim için) Kim bu kendinden bu kadar emin olarak millete kin ve nefret kusan asalaklar ? Bu zavallı kap yalayıcı, menfaat önünde gibi köpeği olan klavye başında pitbul gibi havlayan bu hainler bu aziz millete bu hainlikleri yapacak cesareti kimden alıyorlar ? Bu oluk, oluk kin kusan yaratıklardan daha ne kadar var ve kinlerinin boyutu vahşet sınırlarını geçen daha kaç kişi çıkıp bu aziz millete parmak sallayacaklar ? İnsanları eşleri ve çocukları ile tehdit edecek kadar alçalan bu zavallılar kimi tehdit ettiklerini ne zaman farkına varacaklar?
Şimdi bunların üzerine birde bunlara karşıt olmak savı ile hareket eden cinayeti medeniyet sayan bir kesim çıkarsa ki mutlaka çıkacaktır. İşte o zaman bunca sorumsuzca yapılanların acı sonuçlarını maalesef görmek durumunda kalmaktan ciddi şekilde endişe ediyorum. Oy hesabı ve makam koruma ve makama oturma gayreti ile yapılan sorumsuz beyan ve hezeyanlar ülkeyi geri dönüşü olmaz bir yola savurmaya başlamışken şu mübarek ramazan günüde konunun tüm taraflarına özellikle de ülkenin en tepesinde olan ve bu milletin birlik ve beraberliğinin en üst temsil makamı olan Sayın Cumhurbaşkanımıza ve tüm siyasi parti lider ve mensuplarına çağrım derhal bu kin ve kan kokan dilden uzaklaşınız ve bu ülkenin tamamını kucaklayan söylem ve eylemlere dönüş yapınız.
Bu aziz milletin bin yıllık kardeşlik bağlarını zayıflatmak ancak ve ancak Türkiye Cumhuriyetinin ve bu aziz milletin düşmanlarını sevindirecektir. Unutmayın çakalların ve sırtlanların bütün avları yara bere içerisindeki mazlumlardır. Bu milletin mazlumlarını bu çakallara yaralatmaktan derhal vazgeçin. Devletimizin yetkilerinden ricam bu kan ve kin kusan potansiyel katil adaylarının derhal yargı önünde hesap vermesini sağlayınız ve siyasetin bu kötü dilinden çok ama çok acil vazgeçiniz.
Sinan KARAÇAY Gazeteci Yazar
