"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dindar kimlikli siyasî akım ve Kemalizm

İbrahim ERSOYLU
15 Kasım 2019, Cuma
Kemalizm: İçinde demokrasiyi barındırmayan seküler, manevî değerlere kapalı, farklı fikir ve düşüncelere hayat hakkı tanımayan, baskıcı, otoriter, tek kişinin dünya görüşüne bina edilen bir rejimdir.

Demokrat iktidar süreçleri hariç, Türkiye kuruluşundan bu yana yaklaşık 80 yıldır bu ideoloji ile yönetilmektedir. Ne yazık ki bu ideoloji, Ülkemizin Demokrasi,medeniyet ve kalkınma yolunu tıkamaya devam etmektedir.

Malûm olduğu üzere hür, Demokratik Batılı ülkelerin dayatmasıyla Türkiye’de 1950’de, çok partili siyasî hayata geçildi. O zamanda ve sonraki dönemlerde, halkın desteği ile başlarında Adnan Menderes ve Süleyman Demirel’in bulunduğu Ahrar/Demokrat güçler iktidara geldiler. Bu güçler Demokrasiyi uygulamaya koyarak Türkiye’yi büyük ölçüde Kemalizm’in kayıtlarından kurtardılar.

Onların döneminde Türkiye; Demokrasi, hukuk, hürriyet ve kalkınmada şaha kalkmıştı. Hür dünya ve İslâm âlemi nezdinde sözü dinlenen saygın bir ülke konumundaydı.

Bu durumu hazmetmeyen ve devlette haksız olarak elde ettikleri konumlarını kaybeden sivil ve askerî Kemalistler, 27 Mayıs 1960, 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980 ve 28 Şubat 1997’de askerlere darbe yaptırarak seçimle iş başına gelen Demokrat güçleri iktidardan silâh zoru ile indirdiler.

Onların yerine Demokrat ve vizyon sahibi olmayan, ancak kendileriyle uyumlu çalışabilecek ve Kemalizm’i ayakta tutmaya devam edebilecek siyasîlerin önünü açarak iktidara taşıdılar.

Ne yazık ki bu siyasîler, siyasette maharet ve becerilerini gösterme yerine, dinî değerleri kullanarak, ikna kabiliyetleriyle dindar olduklarına halkın önemli bir kesimini inandırarak onların tasvibiyle de iktidara geldiler.

17 yıldır iktidarını sürdüren bu güçler, Demokrasi ve Demokratlardan haz etmezler. Demokratların siyaset sahnesine dönmelerini engellemek için baskı ve korkutma dâhil her yolu denemektedirler. Zira Demokratlar ortaya çıkıp iktidar alternatifi olurlarsa, onların işi zorlaşacak, belkide iktidarı kaybedeceklerdir.

Kemalistlerin de en büyük korkuları, Demokrasi ve Demokratlardır. Geçmişte olduğu gibi Demokrat güçler siyaset sahnesine geri dönüp iktidara gelirlerse, Demokrasinin uygulamaya konacağını ve Kemalizm’in sona ereceğini, kendilerinin de haksız olarak elde ettikleri konumlarını yitireceklerini çok iyi bilmektedirler.

Bu yüzden dindar kimlikli siyasîlerle Kemalistler, Demokrasi ve Demokratlara karşı iş birliği halindedirler. Bu iş birliği ne yazık ki Türkiye’ye içte ve dışta ağır faturalar ödetmekte, onun Demokrasi ve medeniyet yolunda ilerlemesini engellemektedir.

Son söz: Türkiye’nin, halihazırda içinde bulunduğu kötü durumdan kurtulması için Ahrar/Demokrat siyasî güçlere acilen ihtiyacı vardır. Bu güçler, 1946’da olduğu gibi dirilip toparlanarak meydana çıkmaları lâzımdır. Kemalistlerin ve mevcut başarısız siyasîlerin ürettiği krizlerden bıkan kitleler, onları kucaklamaya ve iktidara taşımaya hazır olduğunu düşünmekteyim. 

Okunma Sayısı: 1758
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Abdulkadir Turan

    15.11.2019 16:08:49

    Ülkenin özlemle beklediği,Ahrar/Demokrat grup artık tekrar siyaset sahnesine geri dönmeli.Çünkü siyasetin olmazsa olmazlarından olan,demokrasi kavramını en iyi icra eden grup yahut misyon Demokrat gruplardır.Demokrat misyon,ülkemiz adına her türlü zorluklara göğüs geren ve her türlü darbe ve fitneye siper olan yegâne siyasi akımdır dersek eğer,mübalağa etmiş olmayız.Dolayısıyla;ülkemiz,tekrar Demokrat grupların gücüne ve icraatlarına emanet edilmelidir.Başka da çaresi yahut yolu yoktur kanaatindeyim.

  • Abdullah Tunç

    15.11.2019 07:12:49

    Yalnız uzun senelerdir demokratlar iktidardan uzak oldukları ve siyasette seslerini duyuramadıkları için gerçek ahrarlığı ve demokratlığı seçmen unutmuş gibi görünüyor.Ahrarlar Adeta nisyana gömüldüler.Aynı za manda seçmenin ahrarlık omurgasını kırdılar, karakterini bozdular.Bunun tamiri için büyük gayretler ve fedakar lıklar gerekiyor.Hummalı bir çalışma lazım.Malum,tamir zor, tahrip kolay. Demokratların elinde çok değerli hiz metler ve tarihi malzemeler, döküman lar var.Yeter ki cesaretle ve şecaatle bunlar ortaya koyalım, kuvvetli edebi lelim.Değerlendirilebilirse zaman demokratların lehine işliyor. Yeter ki zamanı doğru okuyabilelim ve doğru stratejiler uygulayabilelim.Haydi de mokratlar iş başına...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı