GERRYMANDERING ?

Gerrymandering bir pop şarkıcısının adı değil. 1812 yılında ABD’nin Massachusetts Valisi E. Gerry, yaklaşan seçimlerde seçim çevrelerinin sınırlarını ayarlarken, partisine avantaj sağlamak için ‘salamander’ (sürüngen hayvan) gibi kıvrımlı çizgilerle ayırması ile siyasi literatüre geçen bir terim. Seçim çevrelerinin bir siyasi partinin yararına olacak şekilde düzenlenmesi, demek oluyor.

Tanıdık geldi mi? Mesela Denizli’nin iki yeni ilçesi, Merkezefendi ile Pamukkale’nin seçim sınırları neye göre çizildi, bilen var mı? İki ilçenin haritasını alın elinize, sınırlara bakın.

Gündemde ‘president seçimi’ varken, birden ortaya seçim sistemi değişikliğini atıverdiler. Dar bölge veya daraltılmış bölge. Hüseyin Çelik diyor ki; “Barajı kaldıralım dar bölge getirelim diyoruz. Daraltılmış bölge istiyorsanız, yüzde 5 baraj getirelim”. Anlayan var mı? Tercüme edelim.

DAR BÖLGE: Türkiye, 550 seçim çevresine bölünecek. Her seçim bölgesinden bir milletvekili seçilecek. Her parti (her genel başkan) birer aday gösterecek, o seçim çevresinde en çok oy alan parti milletvekilliğini kapacak.

DARALTILMIŞ BÖLGE: Milletvekili sayılarının çok olduğu yerlerde iller, birkaç seçim çevresine bölünecek. İller 5’er milletvekili çıkaracak şekilde seçim çevrelerine ayrılacak. Türkiye geneli seçim barajı % 5, seçim çevresi barajı fiilen % 20 olacak. Buralarda çoğunluk sistemi uygulanırsa, birinci olan parti malı götürecek, tüm milletvekillerini alacak. Nisbi temsil sistemi uygulanırsa 5’in birini ikinci parti alabilecek.

Dar veya daraltılmış bölgelerin sınırlarını kim belirleyecek? Bizim Gerry. Saf değil ya, kendi elemanlarının birinci gelmesine göre sınırları yılankavi ayarlayacak. Yani gerrymandering’in hasını yapacak.

Barajsız dar bölge veya %5 barajlı daraltılmış bölge sisteminin ikisi de aynı kapıya çıkar. Her ikisinde de iktidar partisi, milletvekillerini silip süpürecek. Güneydoğu’da BDP, Trakya’da ve Batı Anadolu’da CHP, Orta Anadolu’da MHP üçer beşer vekil çıkaracak. Ülke geneli düşünüldüğü zaman iktidar partisinin oyu düşse bile milletvekili sayısı bugünden daha çok olacak. Bunu adına demokrasi denecek.

Ağustos ayında ‘president seçimi’ halledildikten sonra, bu şekilde bir seçimle mecliste ezici çoğunluk sağlanacak. Sonrası belli. Hedef 2023, hedef 2071 durmak yok, filan derken köküne kibrit suyu ektikleri, üniter, laik, demokratik cumhuriyetin mezarına giden yolun son taşları döşenecek. Gelsin, Anadolu Federe İslam Cemahiriyesi.

Seçim sistemi, meclis, milletvekili derken içinde bulunduğumuz haftayı unutmayalım. Eskiden Ulusal Egemenlik Haftası denirdi. Her 23 Nisan günü TBMM’nin açılış yıldönümünde, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlanırdı. Ulusal egemenlik haftasının yerini, diğer İslam ülkelerinin hiçbirinin bilmediği ‘kutlu doğum haftası’ aldı. Geriye ‘milleti çocuk yerine koyma’ bayramı kaldı.

Eh, Milletçe çocuk bayramınız kutlu olsun gari…