D3 tüzük devrimi CHP’ye neler kazandırır?
Bedri Baykam
Yıllardır en büyük arzum, gerçekten bütün aday seçimlerinin tam demokratik şekilde yapıldığı, ideal demokratik bir partileşme modelini, kendi partim, babamın ve Atatürk’ün partisinde içine doğduğum CHP’de yaşama geçirmekti. Öte yandan, önerdiğim bu modelin tabii ki tüm partilere örnek olmasını, her partinin buna benzer bir tüzükle doğrudan kendi temsiliyetlerini tam demokratik katılımcı bir anlayışla kendi örgütünün her üyesine devretmelerini isterim.
2003’te CHP Genel Başkan adayı olduğumda, partinin demokratik bir tüzüğü olmaması nedeniyle, son gün Kurultay’da yarışma hakkım elimden alınmıştı; hem de büyük ihtimalle kazanmak üzere olduğum bir konumdayken. “Yarışma” yani adaylık şartları, Kurultay günü apar topar değiştirilmiş ve inanılmaz şekilde Genel Başkan’ın rakip olmadan yarışması (!) sağlanmıştı. Halbuki 18 yıl önce o Kurultay’da, bugün gündemde olan “Akıllı Kart”, bilgisayar teknolojisi ile partinin aday seçimi ve önemli kararlara tüm üyeleri ortak etme gibi tüm parti içi demokrasi devrimleri yaşama geçirilmeye hazırdı. Onun ardından 2010 yılında hazırladığımız “Demokratik Devrim Tüzük Çalışması”nı o günlerde Grup Başkanvekili olan Kemal Kılıçdaroğlu ile paylaşmıştım. Fakat Kemal Bey bildiğimiz olaylar sonrası başkan olunca bu parti içi demokrasi çağrılarına ilgisi azaldı.
Geçtiğimiz yaz, parti içi demokrasi grupları adına Mustafa Pınar, güncelleştirilmiş haliyle yeniden kapsamlı bir tüzük çalışmasını benden rica etti.
Yeniden altı ay çalışarak “D3-Demokratik Dijital Devrim Tüzük Taslağı” hazırladım. Birçok değerli yol arkadaşım da bu tüzük taslağının oluşumuna katkıda bulundu: Ercan Karakaş, Fikri Sağlar, Ömer Faruk Eminağaoğlu, Av. Kemal Akkurt, Mustafa Pınar, Orhan Selim Bayraktar, Mustafa Gazalcı, Canan Sezenler, Öykü Eras’ın yanı sıra eski bakanlardan milletvekillerine, oradan sade partililere kadar uzanan bir yelpazedeki dostların desteğini aldım.
Koca bir tüzüğün ruhunu sade birkaç örneklerle size hissettirmek istiyorum. Yıllık aidatını ödeyen her üye, her türlü aday seçiminde veya parti içi tasarı kararı oylamasında kullanabileceği bir Akıllı Kart sahibi olur. Böylece yıllarca söylediğimiz gibi, Tekirdağ Milletvekili adaylarını Tekirdağ CHP üyeleri seçer, Beşiktaş CHP İlçe Başkanı’nı Beşiktaş’ta oturan CHP üyeleri seçer, Trabzon Belediye Başkan adayını Trabzon’da oturan CHP üyeleri seçer, İzmir İl Başkanı’nı İzmir’de kayıtlı tüm CHP üyeleri seçer, Cumhurbaşkanı adayını ise kayıtlı tüm CHP üyeleri seçer, aynen CHP Genel Başkanı’nı seçecekleri gibi...
Belki siyasetin doğrudan içinde değilseniz, bunları bilmeyebilirsiniz. Çoğunlukla Genel Başkan ve yakın 4-5 kurmayı büyük ölçüde yurdun her yerindeki adayları, her il ve ilçeyi sanki oralarda oturanlardan daha iyi bilecekmiş gibi kendileri seçerler. Duyumlarına, “önemli kişilerden” aldıkları tavsiyelere göre, geçmişte veya bugün yakın oldukları kişilere göre adayları oluştururlar. Sonra ister milletvekili, ister belediye başkanı, ister Parti Meclisi gibi konularda isimler açıklanınca ne olur biliyor musunuz? “Bana bu nasıl yapılır!?”, “Bu kadar emeğimin karşılığı bu mu?”, “Daha dün şu partiden gelen bu adamı benim üç sıra önüme koymuşlar!” şeklinde haykırışlar yükselir. İstifa edenler, siyaseti bırakanlar, hayata küsenler birbirini takip eder. Bu adaylıklar yapay kararlarla oluştuğu için ya seçmen küser; partinin adayına değil, kendi tercihine yönelir (Kırklareli Belediye Başkanı Mehmet Kesimoğlu örneğinde olduğu gibi) ya da parti daha ağır vakalarda Ekmeleddin İhsanoğlu örneğinde olduğu gibi tüm seçmenlerine ihanet eder, hatasını bile kabul edecek cesareti kendisinde bulamaz.
Başka yenilikler de var tabii D3 çalışmasında:
Üst üste iki genel seçim kaybeden Genel Başkan düşmüş olur ve parti Olağanüstü Kurultay’a gidecek. * Ankara’nın en büyük stadyumunda yapılacak kurultaylarda (ve kongreler de) üyeler çevrimiçi olarak bulundukları herhangi bir yerden de oy verebilecek. * CHP Milletvekilleri artık Belediye Başkanlıklarına aday olup, Milletvekili koltuklarını yakmayı göze alamayacaklar, hiçbir şekilde milletvekiliyken adaylık koyamayacaklar. * Seçimle gelen seçimle gidecek, hiçbir siyasi rekabet nedeniyle, hiçbir il veya ilçe teşkilatı görevden alınamayacak. * Gençlik ve cinsiyet kotalarında hedeflenen seçilecek yüzdeler kesinlikle tutturulacak şekilde algoritmalar kullanan listeler yapılacak. * Üç dönem Milletvekili olan üye, o noktada bir dönem aday olamayacak. * Güçlü Genel Sekreterlik, üç yardımcısı ile beraber geri dönecek.
Sayın Kılıçdaroğlu’ndan bir randevu talep ederek, kendisine bizzat projeyi izah etmek istedim. Bunu en kısa zamanda gerçekleştirmeyi temenni ediyorum. Parti bu sayede Z kuşağını ve gençleri yakalaması, siyasete bugüne kadar uzak kalmış insanlara güven aşılamayı başaracak. Bu tüzük çalışmasının zamanlaması çok önemli, örneğin CHP’den son dönemde ayrılan milletvekillerimiz, “Bu tüzük hayata geçmiş olsa ayrılmazdık” dediler ve hatta İnce de bugün siyasete CHP’de devam ederdi. CHP kendi bağrında yetiştirdiği değerleri bu kadar kolay kaybetmeyi göze almamalı.
chpd3tuzuk@gmail.com adresine e-mail gönderenlere “D3-Demokratik Dijital Devrim Tüzük Taslağı”nın PDF formatı gönderilecek, Youtube’a ve Instagram sayfama girenler ise, cuma günü yaptığımız basın toplantısını izleyebilecekler.
Unutmayın, bu projenin başarısı sizlere bağlı! Böyle bir yapı mantığınıza ve çağa uygunsa, gereken taleplerinizi partiye iletebilirsiniz.
Gelecek, özgür siyasetin olsun!
Bedri Baykam
